~ Gölgelerin İçindeki Adam ~
Kuleye taşınmadan önceki son haftaydı. Her zaman ki gibi Morgan odasında oyun oynuyordu ama karnından gelen seslerle birlikte oyununa ara verip, oyuncaklarını topladı ve aşağı indi. " Anne -" merdivenlerden inerken annesinin kanepede uyuyor olduğunu gördü, hemen bi koşu - tabii sessizce - yukarı çıkıp battaniye alıp geri döndü. Annesinin üzerini örtüp yanağından öpüp gülümsedi.
Pepper : Tony...
Küçük kızın gülümsemesi buruklastı. Camın ordan içeriyi gözleyen adam sıkıntıyla iç çekti, onları böyle görmeye dayanamıyordu ama biliyordu ki nedenini anlayınca anlayışla karşılarlardi. Yani Pepper ' dan bir ton azar yerdi ama buna değecekti... Küçük kız, mutfağa doğru ilerleyip dolabı açtı, annesinin yaptığı çikolatalı keki ve birlikte yaptiklari meyveli pastayı çıkardı. Yani bu yaşta yemek yapacak değildi ya? Yoksa yanabilir, annesi de korkabilir ya da endişelenebilirdi ve Morgan bunu asla istemezdi. Kızının tatlı yiyeceğini anlayan adam dayanamayıp aralık camdan sessizce içeri girip kızının yanına gitti.
Küçük kızın elinden tatlıları alıp dolaba geri koydu. Morgan " Ba -" tam konuşuyordu ki Tony, onun minik dudaklarının üstüne parmağını koyup sessiz olmasını işaret etti. Morgan başını sallayınca elini çekmişti adam. Kızı onun bacağına sarılınca içtenlikle gülümseyip kızını kucağına alıp, burnunu onun kahverengi saçlarına gömdü, kokusunu bol bol içine çekti... Onu çok özlemişti, sıkı sıkı sarılıp öpücüklere boğdu onu.
Tony : Oh... Mis kokulum benim...
Morgan : Seni çok özledim baba...
Gözleri dolmaya başlamıştı, Tony hüzünle iç çekip onun dolu dolu olan gözlerini silip başını omzuna yasladı. " Bende seni çok özledim bebeğim..."
Baba - kız biraz özlem giderdikten sonra Tony, sessizce eşi ve kızı için bir şeyler hazırlamaya başladı. Yemek hazır olunca tabağa kızının en sevdiği çorbayı koyup, tabağı onun önüne koyup kaşık verdi eline. Normale olsa Pepper ' ı yukarı çıkarırdı ama her an uyuyabilir ve her şey mafolabilirdi ve bu da Tony' nin oğlunu bulmak için yaptığı kusursuz planı bozardı... Kızının yatma zamanı gelince baba - kız yukarı çıkıp küçük kızın odasına çıktılar. Tony her zamanki gibi kızının en sevdiği " Bir varmış bir yokmuş. Morguna uyumuş. Son." masalını anlatıp uyumazsa bütün oyuncaklarını satacağını söyleyip odadan çıkıp eşinin üstünü örtüp geldiği camdan dışarı çıkmış, ardından da kapatmıştı.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
~ Peter ' ın Kuleye geldiği Gün ~
Tony ailesini uzaktan izliyordu, muhtemelen şehirde gezmiş ardından da kuleye dönüceklerdi. Kısa bi an Morgan' la göz göze gelmişti.
~ Tony ' nin ağzından ~
Morgan, beni görmüştü. Yüzü kocaman gülüyordu ama olmaz karşısına bu sefer çıkamazdım... Pep varken ve oğlumu bulamamışken, o Hydra denen beladan parçamı kurtarmamışken olmazdı... Benjamin' i bulmadan olmazdı... Ara sokaklara tekrar girdim, üstümdeki gece ile uyumlu kamuflem beni saklardı. Köşeyi döndüğümde kızımın bana seslendiğini duydum... Her ne kadar ona sıkıca sarılıp kokusunu içime çekmek istesem de... Olmaz olmaz... Saklandım başka bir ara sokağa, burdan beni göremezdi...
Pepper ' ın sesini duydum korkuyla bağırmıştı ne oluyor lan?! Bakışlarımı oraya çevirdim, kalbim küt küt atıyordu... Kızım benim yüzümden - Neyse ki Pete burdaymış... Rahat bir nefes aldım ama kızımla konuşmadan rahat edemem... Peter' ın onlara gittiğini görünce önceden sakladığım motorumu olduğu yerden alıp yola koyuldum. Neyse ki sessizdi ve bu benim işime geliyordu, kimse beni fazla fark etmiyordu.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Morgan belki dışarı çıkar - ki eminim Pep buna izin vermez. - diye her ihtimale karşı ağaçların arasından kuleyi izliyordum, benim yokluğumda buraya epey değişiklik yapmışlar anlaşılan... İçerden gördüğüm siluetlerden küçük olanı - bu minik prensesim Morguna ' ydı. - odadan çıkıp bir süre sonra gelmişti elinde bir şey vardı. Keşke dürbünüm yanımda olsaydı, neyse bakalım neler oluyor? Pep ve Peter sarıldı. İlginç. Peter ona karşı hep çekingendi bu gerçekten şaşırtıcı... Lan! Pep... Ne oluyor?! Offf böyle bir ikilem olamaz... Mecburum saklanmaya... Minik bebeğimi bulmaya, onu tekrar evimize getirmeye... Gelmek ister mi, istemez mi bilmiyorum ama onu ilk bulduğum an sıkıca sarılmak, o huzur bulduğum kokusunda yine huzur bulmak istiyorum... Aynı huzur ve koku kızımda da var... Bazen onu hatırlatıyor...
Çalıların arkasına saklandım Happy gelince... İçeri girdi, paniklemisti, kesin bir şey oldu, oldu ve ben hiç bir şey yapamıyorum! Benjamin için hiç bir şey yapamadım, Peter içinde ve şimdi... Pepper ' a bir şey oldu ve ben yine elim kolum bağlı hiç bir şey yapamıyorum... Neden, neden!?
Belki de yine oraya gitmeliyim, artık nasıl gittiysem... Kalkıp ağaçların arasından motorumun olduğu yere doğru gitmeye başladım... Ne kadar süre geçti bilmiyorum ama Peter ' ın sesini duymamla öylece kalmıştım...Peter : BAY STARK! BURDASIN BİLİYORUM! O gün seni gördüm oradaydın, saklanma ortaya çık neden bunu yapıyorsunuz ?!
Yalvarircasina, çaresizce ve en kötüsü ümitle bana sesleniyordu. Shit! Kesin gördü. O gözlerden kaçmak imkansız...
Hızlanıp, haykırışını duymazlıktan gelip motoruma atladım. Bir gün beni anlicaklar, kırılsalar da her şeyi oğlum için yaptığımı anlayacaklar... Her şey Benjamin için... Seni özledim Bambinom...
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Tony yine ara ara onları izliyordu. Bir ara Peter ' ı takip etmişti onun güvende olduğundan emin olmak istiyordu. Kılık değiştirip kızının okuluna gitmiş çocuklar için özel oyuncalar vermişti ve özellikle de Morgan' a İron Man ' i verdirtmeye ikna etmişti. Bahanesi ise " Babasını hatırlatır, eminim çok mutlu olur" tarzında bir şeydi. Bu ona, Peter' la ilk tanışmalarını hatırlatmıştı...
Yine bir gün kulenin bahçesinde kızını görmüş, onun yanına gitmisti - tabii biri var mı yok mu çok dikkat etmişti -. Kızı gülümseyip onun boynuna sarılmıştı... Tony, kızına sıkıca sarılıp kokusunu içine çekti, oğluyla aynı huzur dolu kokuyu... " Özür dilerim bebeğim, benim yüzümden -" sertçe yutkundu " İyi ki o Peter oradaymış yoksa..." gözleri dolmuş, sonunda bir damla yaş akmıştı. Bir çocuğunu daha kaybedemezdi, şuan nerde olduğunu bilmese de bir yerlerde oğlunun yaşadığını biliyor ve hissediyordu.
Morgan, babasının göz yaşını silip " Ağlama baba... Sana çok güzel bir haberim var biliyor musun?!" gülümseyip heyecanla konuştu. Tony kızının heyecanına gülümsedi " Neymiş bakalım?", onu kucağına alıp saçlarıyla oynamaya başladı.
Morgan : A -
Tam bu sırada Pepper ' ın kızına seslendiğini duydular ve sesi endişeliydi, Benjamin ve Tony' den sonra kızına da bir şey olucak diye çok korkuyordu... " Pekala gitsen daha iyi olur tatlım annen merak etmesin daha fazla. " kızının yanağını uzunca bir öpücük kondurdu.
Morgan : Bir şartla
Tony : Nedir 🤨?
Morgan : Onca zamandır nerdeydin, hiç söylemedin?
Merakla sormuştu küçük kız. Demir Adam derin bir nefes aldı bunu nasıl anlatabilirdi bilmiyordu... Kısa bir sessizliğin ardından " Aynı ama aslında farklı bir yerdeydim prensesim. Zamanı gelince anlaticam..."
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Evet bölüm bitti. Yer yer gözlerim doldu 🥺özellikle de Benjamin ile ilgili yerlerde...
Ne diyorsunuz Tony ' nin duygularını iyi aktarabilmis miyim? Ve galiba bu bölümle Tony' nin kısmen şuana kadar ne yaptığını anlamış olduk. Herkese iyi günler :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Saklı Gerçekler | Irondad [ Ara Verildi]
FanficHerkes onu unutmuştu, kimsesi yoktu şimdi ve bu yalnızlığı yetmiyormuş gibi bide bulduğu mektup vardı...