2)Sadakatsiz

37 6 0
                                    

1 hafta sonra
Tam bir hafta önce bana gelen mektupla yıkılmıştım.
Ancak kendimi toparlamalıydım çünkü düşmanımı mutsuz etmek istiyordum.

Ben, abim Çınar, abimin eşi ve abimin kızı Defne ile aynı evde yaşıyorduk. O akşam mektubu aldıktan sonra yıkılmış olmama rağmen sahneye yeniden çıkmıştım. Daha sonra eve dönüp canımdan çok sevdiğim abimi umursamadan duş alıp yatmıştım.

Eğer abim ile o gece konuşsaydım tam ucunda olan göz yaşlarımı tutamaz ve ağlayarak her şeyi abime anlatırdım.

Abim ile aramda çok kuvvetli bir bağ vardı. Abimi kendimden de çok seviyordum. Bu bir hafta abimden bir şey sakladığım için kendimi suçlu hissettiğim için abimden köşe bucak kaçmıştım. Ama abim bu akşam yemekten sonra beni balkona çağırdı.

Ne kadar istemesem de balkona gittim. Abim gri berjer takımından birine oturmuş ve ayak ayak üzerine atarak sigara içiyordu.

"Gel Yağmur'um," dedi abim beni görünce sigarasını söndürerek. En nefret ettiğim şey sigara kokusuydu, ve abim bunu çok iyi biliyordu.

Abim eli ile dumanı dağıtabildiği kadar dağıttığında ben de gri berjerlerden birine oturdum.

"Evet. Ne oldu sana? Bana anlatıyorsun hemen." dedi abim şefkatle. "Bir şey yok abi," dedim salağa yatmayı tercih ederek.

"Kızım! Sen küçükken de böyleydin. Benden bir şey saklayamazdın. Ha eğer saklamak istiyorsan kaçardın benden sürekli. Şimdi de benden köşe bucak kaçıyorsun. Hadi, ben senin abinim. Bana anlatmayacaksın da kime anlatacaksın." diye ısrar etti abim.

Beni sözleri ile gaza getirmek istiyordu ama maalesef bu bende kalmalıydı.

"Ben sosyal medyada bir çocukla tanışıp âşık oldum. Ama çocuk beni reddetti. Sen de çocuğa karışma diye sana anlatmadım," diye yalan uydurdum iki dakikada.

"Emin misin?"

"Evet abi. Eminim."

"Peki, odana geç uyu o zaman. Yorgun gibisin."

"Teşekkürler canım abim," dedim ve ayağa kalkıp abimin yanağına bir öpücük bırakıp balkondan çıktım.

Hemen kendi odama geçtim ve duş alıp makyaj masama oturup aynadan kendime baktım.

Bir hafta öncesine kadar bu masaya her oturduğumda hevesle otururdum. Ama artık ne heves kalmıştı bende ne de başka bir şey. Tek bir duygu vardı bana hâkim olan; Kin.
-

Sabah uyanır uyanmaz telefonuma gelen bildirim ile telefonumu elime aldım.

Doktor Zafer kişisi size bir mesaj yolladı.

Ben de katil bana bir mesaj yolladı sandım. Korku filmlerinde falan böyle oluyordu açısından falan. Ama bu daha iyisi. En azından bir katil değil. Mesaja tıkladım ve mesaj ekranına girdim.

Doktor Zafer: İyi günler Yağmur hanım. Umarım rahatsız etmemişimdir.

Siz: İyi günler Zafer bey. Hayır rahatsız etmiyorsunuz. Buyrun, ne istemiştiniz?

Doktor Zafer: Yeğeninizin tahlil sonuçları çıktı. Bu öğleden sonra gelip sonuçlara bakabilirsiniz.

Siz: Teşekkür ederim. Ancak sonuçların çıktığına dair mesaj atan taraf doktorlar olmuyordu?

Doktor Zafer: Öğrendim ve bunu size erkenden haber vermek istedim. Hastaneye kalsa size 1 haftaya kadar mesaj gelmezdi. Rahatsız etmek istemezdim. İyi günler.

OYUN BOZANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin