4.BÖLÜM

317 43 54
                                    

Hoşgeldinizzz...
Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.
İyi okumalar...




...

Hayatımın her noktasında başımı belaya sokmuşumdur. Bir şekilde de çıkmışımdır ama.

Şimdi tekrar bir belaya bulaşmıştım ve çıkmak istemiyordum.

"Kulaklıklarla iletişim sağlanacak...birbirinizden kopmayın....şimdi herkes Deniz'i takip etsin girişi gösterecek bize" Herkes Miran'ın sesiyle peşimden gelirken yavaş ve sessiz adımlarla ormanı geziyorduk. Adamları sandığımdan da çoktu.

"Sağa" Buraya birçok kez gelip girmiştim. Bu yüzden artık ezberimdeydi. Gece bile olsa...

Gözüme gelen çalılarla gülümsedim.

"Burası" çalıya uzanacakken Miran beni geri çekti.

"Çalıları sessizce kaldırın" dediğinde adamları dediğini yaparak kaldırdılar. 5 dakika sonra tertemizdi girişin üstü. Yavaş adımlarla oraya yaklaştım. Üzerine tahta koyulmuştu ama aslında demir kapıydı. Tahtayı çekerek demir kapının kulpunu tuttum ve sürükledim. Sürgülüydü bu yüzden yan tarafa doğru çekince açılmıştı.

"Vay be....Serdar da bu akıl varmıymış lan?" Dediğinde güldüm.

"Onun değil sevgilisinin aklı" sevgilisi de bir ara Sude'ydi. Dudağımı ısırarak bu bilgi ile tünele girdim. Bir an da kafama takılan cisim ile arkamı döndüm. Adamlar önümüzde ilerlediler. Miran kısık gözlerle bana bakarken taktığı şeyi düzeltti. Daha sonra kendi kafasında da gördüğümde bir şapka olduğunu gördüm. Ama üzerinde bir fener vardı. Sırıtarak etrafa bakarken belimden tutarak yön verdi.

"Sevgilisinin aklı öyle mi?" Diye sorduğunda kafamı salladım.

"Ne varsa kadınlarda var ya" dediğimde kısık gözlerle bana baktı.

"İçimden bir ses bu işte parmağının olduğunu söylüyor" elimi yanağına dokundurttum .

"İçinde ki sesi sustur Miran" göz kırparak önüne geçtim. Poyraz'ın yanına gelmiştim.

"Korkuyor musun çaylak?" Diye sordu. Omuz silktim.

"Korkma güçlü kollarım seni koruyacak" güldüm.

"Kendimi koruyabilirim merak etme"

Miran'a neden beni korursun diyordun o zaman?

Sanane be!

Sonunda önümüze yol ayrımı çıktığında ellerimi birbirine vurdum.

"Sağ taraf depo...sol taraf ise eve giriş" dediğimde Miran yanıma geldi.

"Poyraz sana emanet" dediğinde hepimiz kaşlarımızı çattık.

" Ne oluyor?" Diye sordum. Bana döndü.

"Kapıdan giriş yapıyoruz....Ekin ve Saraç benimle gelin" demek o yüzden diğer adamları kapıda bırakmıştı.

"Saçmalıyorsunuz şuan Miran...çok tehlikeli" dedi Daren atlayarak.

"Değil...hadi gidin" birşey demelerine izin vermediği için gitmişlerdi. Bana dönmüştü

"Dikkatli ol" dediğinde kafamı salladım.

"Sen de ben diyene kadar giriş yapma...tamam mı?" O da kafasını salladığında arkamı dönerek diğerlerine yetiştim.

"Baktınız mı?" Diye  sorduğumda Daren atladı.

"Boş" kafamı sallayarak ilk çıktım. Silahımı aldım elime ve yavaş adımlarla evi gezdim.

"Poyraz sen benimle gel...diğerleri yan tarafa gitsin...olabildiğince sessiz olun çünkü Miranlar için tehlikeli" Daren ilk defa atlamadan dediğimi yaparken Poyrazla salona doğru ilerledik.

ŞAH VE MATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin