OYUN BOZAN

3) Esaret

Yağmur'un anlatımıyla

Öğle saatleriydi ve ben mutsuz bir şekilde eve dönüyordum. Yavuz amcanın bir anda her şeyi bir anda unutması beni deli etmişti.

Eve gelince kimseye görünmeden odama geçtim. Rahat bir şeyler giyinip aklımdakini yapmaya gittim. Abimin çalışma odasına gidip bir şeyler bulacaktım. İlla ki bulurdum bir şeyler. Belki katil ona da bir şey yazmıştır, kim bilir?

Önce koridoru kontrol ettim. Abim ve yengemin odasından kahkaha sesleri geliyordu. Defne, abim ve yengem odalarında şakalaşıyordular.

Bu da benim için bir fırsat oldu ve sessizce koşarak abimin çalışma odasına gittim. Ancak abim kapıyı kilitlemişti. Bunu her zaman yapıyor ve ben neden yaptığını deli gibi merak ediyorum. Ancak bir cevap alamıyorum. Biraz etrafa bakındım, ancak anahtar konulacak bir yer yoktu. Daha sonra gözüme kapının önündeki kocaman saksı çarptı. Tabiiki de burada olacaktı. Hemen saksının etrafına baktım ancak anahtara dair bir şey bulamadım. Sonra elimi saksının içindeki toprağa daldırdım ve biraz eşeleyip anahtarı buldum.

Başta ufak çaplı bir şok yaşadım. Çünkü abim bu kadar kolay bir yere anahtar saklamazdı. Ve bir ara abim odasından çıkıyordu ben de şans eseri oradan geçiyordum. Kapıyı kilitleyip anahtarını ceketinin iç cebine koymuştu. Bugün neden buradaydı ki anahtar.

Daha fazla bunları düşünerek zaman kaybetmemek için hemen anahtarla kapıyı açtım. Koşar adım masaya yöneldim. Masa da yüzlerce kağıt ve dosya vardı. Hemen elimle kağıtları karıştırdım. Belki katil abime de bir not bırakmıştır diye her yere baktım ama mektup falan bulmadım.

Daha sonra masanın çekmecelerinden birini açtım. Kalemler ile doluydu bu çekmece. Abimin değişik kolesksiyonuydu. Hemen diğer çekmeceye baktım. Ancak bu çekmece de ıvır zıvır ile doluydu.

Bir şey yoktu ve hemen gitmem gerekiyordu. Ancak tam masanın ucunda duran dosya yığını büyük bir gürültü ile yere düştü. Abim bunu mutlaka duymuştur.

Hemen yere eğildim ve dosyaları kaldıracağım sırada çöp kutusundaki buruşturulmuş kağıtları gördüm.

Neyimi kaybederim ki? Dedim ve avucumun içiyle kağıtları alıp hemen odadan çıkıp kapıyı kilitledim.

Ama o sırada merdivenden ayak sesleri geliyor diye kapıdan anahtarı almadan hemen koridorun sonundaki tuvalete koştum ve hemen kapıyı kilitledim.

A4 kağıtları elimde kalmıştı. Ama burada okumamalıydım bunları. Eşofmanımın cebine sıkıştırdım kağıtları ve koridoru kontrol edip odama geçtim. Abimin bağırma seslerini duyuyordum. Ama evin hizmetlilerine bağırıyordu. Odasına kimin girdiğini merak ediyordu haklı olarak canım abim.

Hemen sonra cebimdeki kağıtları çıkarıp yatağıma oturup okumaya başladım. Daha doğrusu kağıtlara bakmaya.

Çünkü kağıdın üstlerine bir şeyler yazılmış ama üzeri bir kaç farklı kalem ile çizilmişti. Neden odası kiliti olmasına rağmen bu kadar çizmişti? Neydi bu kadar gizli olan? Abimin şirket işleri olabilir ve yanlışlıkla farklı bir şey yazmış olabilirdi.

Kağıtları çöpe atmadım ve çekmeceye bıraktım. Biraz sonra telefonuma gelen mesaj ile uzun süredir elime alamadığım telefonumu elime alıp mesajın sahibi kim diye baktım.

Doktor Zafer kişisinden bir mesajınız var.

Son zamanlarda bir de Doktor Zafer çıkmıştı başıma.
Ama yiğidi öldür hakkını yeme, adam çok yakışıklıydı.