MİRA'DAN
Merhaba ben Mira. Bugün 28 Nisan ve abim yine salak saçma arkadaşlarını çağıracak. Bana dışarı çıkmamı söyledi ama ben çıkmayaçağım. Çünkü artık dışarıya çıkmaktan sıkıldım. Aslında bunun suçlusu abim. Abim sayesinde sosyalleşmekten bıktım. Fakat karşımda evden gitmem için 40 takla atan bir orangutan duruyordu.
"Ya Mira, abicim, gülüm, tatlım, güzelim, lütfen, ne olur dışarıya çıksan bak vallahi ne istersen alacağım ya" dedi ben ise hemen çıkıştım "Abi boşuna uğraşma ÇIK-MI-YOR-UM." Abim ise ellerini kavuşturup "lütfeen" diye yalvarıyordu.
Tabii belki merak edenleriniz olmuştur benim annem ve babam nerede? Annem ve babam ise 5 günlüğüne Amerika'ya gitti. Tabiki de bizim sempatik orangutanımız da bunu fırsat bilerek mal arkadaşlarını eve çağıracaktı ve benim yine inadım tutmuştu.
"Off Mira tamam peki çıkma ama odandan çıkmayacaksın" dedi tabii ben çok mutlu olmuştum çünkü rahat rahat evde oturabilirdim. "Tamam çıkmam da..." soru sorar gibi baktı. Kabul etmem gerekirse böyle bakınca çok... KARİZMATİK oluyordu. "Çıkarsam ne olur ve arkadaşının adı ne?" Bunu sorduğum anda asla istemediğim bir cevap aldım. "Birincisi odandan çıkarsan 1 ay boyunca odamı sen temizlersin, ikincisi arkadaşımın adı ATEŞ"
Tahmin edebileceğiniz gibi ben temizlikten NEFRET ederim "Tamam yanlız su içmeye inebilir miyim Lütfeğnnn" böyle konuşmama abim dayanamıyordu bu yüzen işim kolaydı. "Kızım neden şunu yapıyorsun yaa tamam inebilirsin" böyle bir cevabı bekliyordum hemen boynuna sarılıp yanağına bir öpücük kondurup "teşekkür ederim benim sempatik orangutanım" dedim orangutanım dememe artık alışmıştı "rica ederim benim güzelim" dedi ve oda benim yanağıma bir buse kondurdu.
***
PUSAT SARCA
Yarım saat geçti ve Ateş'in gelmesine 5 dakika vardı Mirayı ikna etmem ise 20 dakika sürdü. Neden böyle bir şey yaptığımı sorarsanız, çünkü Ateş biraz... tehlikeli biri yani bana göre öyle. Aslında bir yandan da Miranın hayatına birisinin girmesini istemiyorum. Normal olarak. O sırada kapı çaldı. kapıyı açtığımda Ateşi gördüm yorgun görünüyordu. Hoş geldin kardeşim, ya nerede kaldın" benim aklımdaki tek soru kahve isterse ne yapacağım? "Hoş bulduk kardeşim PlayStation 5 oynayacağız dedin bende geldim mutfak nerede ben bir kahve yapayım bize" Al işte mecbur Mirayı çağıracağız. "Olur mu öyle şey ben yaparım sen otur en bir lavaboya gidip geleyim" çok iyi oldu o sırada mirayı da yanıma alıp mutfağa giderim çok mantıklı Allah'ım neyim ben ya "tamam otur bir el oynayalım öyle yaparsın" oh be kurtuldum.
Arkadaşlar selam bu benim ilk kitabım mantıklı isim bulamadım yazım yanlışı varsa çok özür dilerim yorumlarınızı bekliyorum kendinize çok dikkat edin seviliyorsunuz.