dünür| Emre Belözoğlu X Volkan Demirel + İlayda Civelek X Busem Şeker

section 1: bende senden hoşlanıyorum ilayda!

  Genç kız derin bir nefes aldı. Birazdan sevdiği kıza onu sevdiğini söyleyecekti. Gereksiz yere panik olmuştu. Eli ayağı titremekten birbirine girmiş, kalbini maratona çıkarsalar şampiyon olup rekor kıracak türden atıyordu. Cebindeki Hot Wheels'ın Fast and Forious serisinden Honda s2000 model pembe arabasınıda kontrol etti. Sevdiği kızın arabalara ve Hızlı ve Öfkeli'ye olan sevgisini bildiği için çikolata çiçek yerine Hot Wheels'ın -bulana kadar canının çıktığı- nadir bulunan bir arabasını tercih etmişti. Okul çıkışı olduğundan herkes bir bir okuldan akın ediyordu. Onu kenardan bekleyen çocukluk arkadaşı Göknur'a baktı. Göknur ona aynı gururlu bir anne bakışı atıyordu ki zaten öyle hissediyordu. Sanki çocuğu o olmadan sıçıp poposunu kendi başına yıkamış bir gururlu anne gibi. Busem İlayda'nın ona öğle arasında dediği şeyi unutmamış, çıkışta yanına gelmişti. Fakat yanında sıra arkadaşı Zeynep'te vardı. İlayda Busem'i görünce gülümsemiş, fakat Zeynep'i görünce yüzündeki gülüşü solmuştu.

"Zeynep gider misin? Özel bir şey söyleyeceğim de." Dedi İlayda. Ama Busem'den alacağı cevabı hiç beklememişti.

"E ona da söyle ne olacak? Zeynep'ten sır çıkmaz."

İlayda biraz streslenmişti. Ama belli etmiyordu.

"Yok, o olmazsa daha iyi olur. Özel bir şey."

"Para ver gidim." Dedi Zeynep. İlayda ise duyduğu ile göt gibi kalmıştı.

"Ney?"

"Para ver minibüs param yok." Diye para isteme sebebini açıkladı Zeynep.

"Gel Allahın cezası gel!" Dedi ve cebinden cüzdanını çıkardı İlayda. Busem gülerek İlayda'ya baktı. Gözü İlayda'nın cüzdanına, daha doğrusu cüzdandaki vesikalık fotoğrafa çarptı. Bir kızın resmiydi. Ama o resim İlayda'nın değildi. İlayda cüzdanı hareket ettirdiği için göremiyordu.

"Ne kadar senin minibüs paran?" Diye sordu İlayda.

"30 liracık." Dedi ve gülümsedi Zeynep.

"OHA SEN NEREDEN GELİYORSUN OKULA?"

"20 lirası çiğköfte parası. Vermezsen rahat bırakmam sizi."

"Zeynep bak söz veriyorum ben ısmarlarım sana çiğköfte. Yeter ki git." Dedi Busem.

"Almayan orospu çocuğu." Dedi ve uzaklaştı Zeynep.

"Sonunda."

"Ne için çağırdın beni?" Diye sordu Busem gülümseyerek.

İlayda iki saniye düşündü. Yüzüne tak diye mi söylese yoksa öncesinde küçük bir konuşma mı yapsaydı?

"Panik oldum şu an bir saniye."

"Panik ol ana gerek yok biz bizeyiz şu an."

İlayda cebindeki küçük arabayı çıkardı ve Busem'e uzattı.

"Heteroseksüel olduğunu biliyorum. Ama duygularıma ve gururuma sahip çıkamadım. Özür dilerim."

"Ne demeye çalışıyorsun?"

"Senden uzun zamandır çok hoşlanıyorum Busem."

"Sen ciddi misin‽"

"Ciddiyim."

"Hani arkadaştık?

İlayda susup gözünü kapatmıştı. Bir şey diyememişti Busem'in dediğine karşılık.

"Bende senden hoşlanıyorum İlayda!"

İlayda gözünü açıp Busem'e baktığında Busem'in ona baktığını, gözlerinin parıldadığını ve gülümsediğini gördü. İlayda'nın kalp atışları hızlanmıştı.

"CİDDİ MİSİN?"

Busem'in ona sımsıkı sarıldığını gördüğünde İlayda derin bir nefes verdi. Busem'e sarılırken Göknur'a baktı. Göknur'da Zeynep ile "ALLAHIM GOL!" Diye bağırıp seviniyorlardı. Sevinç bahane, sevdiğine sarılmak şahane. İkiside İlayda ve Busem'i görünce 'Allah'ım nasip et diye içlerinden geçirmişlerdi.

İkiside eş zamanlı birbirlerinden ayrıldıklarında İlayda elindeki pembe arabayı Busem'e verdi,

"Şey, hani normalde çikolata çiçek gibi şeyler verirler ya, değişiklik olsun istedim."

"Ya sen nasıl tatlış bir şeysin?" Dedi sevdiğinin elindeki arabayı alırken. "Bir dakika! Sen araba sevdiğimi nereden biliyorsun? Üstüne Hızlı ve Öfkeli'deki arabayı tutturmayı nasıl becerdin?"

"İnsan sevdiğini bilmez mi sevdiğim? Arabalara olan sevgini biliyorum. En sevdiğin filmin Hızlı ve Öfkeli olduğunuda biliyorum. Ama arabayı bulmak kolay olmadı. Bulurken biraz zorlandım."

"Bir şey itiraf etmemi ister misin?" Diye sordu Busem. İlayda başı ile onayladı onu.

"Şu an beni sevdiğini söyleyerek beni çok mutlu ettin. Yani bir hediye ile veya herhangi bir şey ile zahmet etmene hiç gerek yoktu. Şu an kendimi senin sayende çok mutlu hissediyorum. Dünyanın en mutlu insanı ben olabilirim şu an."

"Busem ben bir şeyi sormadım ama."

"Neyi sormadın?"

"Ailen?"

"Babam o konuda kızar mı bilmiyorum ama şu saatten sonra senin için her şeyi karşıma almaya hazır hissediyorum."

"Annen?"

"Annem ve babam hiç evlenmemişler ki umurum dışı. Annem ölmüş mü yaşıyor mu beni hiç ilgilendirmiyor.

Ben Babam ile tek yaşamaktan gayet mutluyum. Ha birde seninle yaşarsam çok daha iyi olur." Dedikten sonra gülümsedi Busem. "Peki ya senin ailen?"

"Annem ile babam ben 7 yaşındayken boşandılar. Babam ile yaşıyorum. Ama kızabilir. Bilmiyorum."

"Sorun yok." Dedi Busem rahatlatıcı bir ses tonuyla. Akşam veya yarın konuşuruz. Olur mu?"

"Olur."

"Yavrum hadi geçin kapıları kapatacağız."

İlayda yanında sevdiği ile yürürken sevdiği bir anda koluna girmişti. Üzerlerine koşan Zeynep ve Göknur ile tırsmışlardı.

"YENGEEEEEE!"