Sabah kalktığımda Arda yanımda uyuyordu. Bir zamanlar yanlız uyandığın o yatakta, şimdi birisi daha uyanıyordu.. Çok güzel bir histi. Gülümseyip yanağından öptüm. Sonra kalkıp, banyoya girdim.
Duş alıp çıktım. Üstümü giyindim. Saçlarımı ıslak açık bıraktım. Kahvaltı hazırlamak için, aşağı indim. Allah'tan önceden alış veriş yapıp almıştık. Yarım saate güzel bir kahvaltı hazırlamıştım.
Son olarakta mutfağın tezgahında, portakal suyu sıkıyordum. Arkamdan birisi, kollarını belşme sardı, çenesini de, omzuma koydu. Bu kişiyi tahmin etmek, o kadar da zor değildi.
"Günaydın karıcım."
Bu benim kocam Arda'ydı..
"Günaydın kocacımm."
Ben suyu sıkıyordum, Arda'nın yüzüne bakamıyordum tabi. Neden diye sırarsanız, klasik Nefes utanıyor derim.
"Arda çekilir misin lütfen?"
"Niye? Ben böyle iyiyim."
"Ama elimde iş yapıyorum hayatım."
"Bana baksana sen."
Arda kollaroyla beni kendine çevirdi. Bende duvara baktım.
"B-baktım?"
"Yüzüme bak."
Yüzüne zorlukla baktım.
"Eee?"
"Neden bana bakmıyorsun?"
"B-bakıyorum ya."
"Yoksa sen benden utanıyor musun?"
Öyle deme be çocuk. Daha da utanıyorum.
"Yoo. Niye utaniyim ki??"
"Bilmeem."
Yüzüme bakıp sırıttı.
"Arda seni döverim sus."
"Tamam sustum."
Sonuncu defa gülüp, bu sefer sustu.
"Antremana gidicen mi bu gün?"
"Hayır. İzin verdiler."
"Neden?"
"Hani ben yeni evliyim ya aşkım."
"Ha anladım."
"Sen peki?"
"Banada vermişler. Yeni evlilik kuralı."
"Ne güzel, bizde evde baş başa oluruzz."
Arda sözünü bitirmeden kapı çaldı.
"Has siktir ya."
"Küfür yook."
Gülüp kapıyı açtım. Gelen İsak, Miray ve Cemre'ydi.
"Biz geldik!"
"Hoşgeldiniz!"
Hepsiyle sarılıp görüştüm. Kapıyı kapatıp, içeri geçtik.
"Günaydın bro."
"Günaydın enişte."
"Günaydın abiş."
"Hepinize günaydın."
"Kahvaltı hazırladım, oturur musunuz?"
"Olur."
Hepimiz masaya geçip, yemeğimizi yedik. Miray'la masayı toparlayıp, salona geçtik.
"Eee dün iyi uyudunuz mu?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DEJAVU/ARDA GÜLER
Teen FictionBu anı yaşadım ve buraya tekrar geldiğimi hissediyorum.