SEVMEK YÜREK İSTER

15. bölüm

Selamm

Önceki bölümü okumamış olabilirsiniz ilk kontrol edinn❤️

İyi okumalarr 🦋🤍

+++++++++

Hani dersiniz ya, rahatladım sonunda. Oradan kurtuluyorum, çilem bitiyor, sonunda mutlu olacağım. Sonra tüm duyguları karışık yaşarsınız. Aslında siz kurtulmayı planlarken aslında kurtulmaya çalıştığınız zincirinizden kurtuldunuz sansanız da kuyruk gibi size gelir ya, ben bunların olmasını istemiyordum. Sadece mutluluk istiyordum. Biraz mutluluk için nelerimi vermezdim. Keşke diyorum, keşke en başından Acar ve diğerleriyle tanışsaydım, o evden keşke daha erken kaçsaydım. Mutlu olabilecek bir şeyler bulsaydım. Bende istediğim zaman her şeyi şakaya vurabilseydim.

Bildiğiniz üzere her istediğimiz olmayabiliyor. Gerçi benim istediklerim hiç olmuyor da neyse.

Babamla konuştuktan sonra Sema'yı aramıştım. Tabi Sema telefonu açmayınca ona mesaj atmaya karar vermiştim.

Semoşum - siz
WhatsApp konuşması

Başak:

Pışt Sema! Bak ne diyeceğim.
Bize gel de dedikodu yapalım, anlatacak çok
şey var. Acele et!

Semoşum:

Ya Başak! Acar tutturdu bu ne diye. Aldı rujumu boyama kitabı boyamaya çalışıyor.
Rujum mahvoldu!

Başak:

Ya Sema boşver şimdi sen onu! Hadi hızlı gel.
Dedikodu var kızım. Ayrıca okulumuz değişecek. Neyse hadi!! Acar'a söyle örümcek getirmeyeyim ona.

Sema çevrimdışı olunca hemen buraya geleceğini biliyordum. Bu yüzden oturdum ve beklemeye başladım. Eh madem beni bekletiyor o gelince de kafeye gitmek isteyeceğim. Böylelikle ben hazırlanırken o da beni beklemiş olcak. Neyse dedikodu lafını duydu ya, net 20 dakikaya burada olurdu.

  1 saat sonra...

Evet, hala gelmediler. Ben burada tek başıma oturmuşum bekliyorum ki Sema gelecek de olanları anlatacağım.

Rüzgar ve Bade'yle aynı havayı solumak bile iğrenmeme neden oluyordu. Kapı çaldığında koşarak kapıyı açtım. Acar duruyordu.

"Lan! Senin halin ne?" diye gülmeye başladım, çünkü karşımda makyajlı bir Acar duruyordu. Ben Sema'yı beklerken Acar'la karşılaşmak beni baya şaşırmıştı.

"Valla sorma ya, nasıl bu hale geldim ben bile anlayamadım. Göz açıp kapayıncaya kadar olup bitti." dediğinde daha da sesli güldüm. Acar'ın arkasında masum rolüne bürünmüş Sema'yı görünce koşarak üstüne atladım.

"Ulan dedikodu olunca en fazla 20 dakikaya burada olurdun. Ne diye 1 saat bekledim ben!" diye çemkirdim. Üstüne atlamış saçlarını yoluyordum ki bir ses duydum.

"Ahaha salaklar ya. Şuna bak Rüzgar, sen bu kız için bana kızmıştın. Kendi hemcinsine, üstelik arkadaşı olan kıza saldırıyor. Ay uzaklaş be!" Evet, konuşan Habeş maymunu tam olarak Bade'ydi.

Sema'yla birbirimize bakıp plan kurduk. Evet gözle anlaşma yapmıştık. Sema'nın üstünden kalktığım gibi Sema da takla atarak kalkmıştı. Evet, şimdi Bade'nin ölüm fermanını yazacaktık.