"Bir Daha Yapmayalım"

3.2K 91 8
                                    

Beklentilerinizi karşılamaya çalıştım, umarım başarabilmişimdir, buyrunuz...

Alaz Asi kapıyı tekrar üzerine kapamaya çalışınca bu sefer tüm gücüyle engel oldu Alaz. Kıza bir açıklama yapması gerektiğinin farkındaydı. Asi kapıyı kapatamayınca Alaz konuşmaya başladı. "Tamam Cesur yoksa yok, sen daha önemlisin benim için" Asi hala aynı şekilde duruyordu.

"Asi cidden konuşmamız gerek" Asi kapıdan çekildi, Alaz onu içeri alacağını sanarken asılı olan gri montunu üstüne geçirip kapıyı çekip çıktı evden. Kapının önündeki koltuğa oturup Alaz'a baktı. "Buyur, konuş, dinliyorum" dedi sakince.

"Burada mı konuşacağız? İçeri almayacak mısın beni?" diye sordu Alaz.

"Hayır, almayacağım. En son aldığımda canım çok yandı, hatalarımı tekrar etmemeye çalışıyorum, şimdi sadede gelir misin? Anlat ne anlatacaksan, hadi!" Hata kısmına takılmıştı Alaz, Asi de vurgulu söylemişti çünkü.

Hata olarak görmesi canını sıktı çocuğun. Bu noktadan döndürmek de kendi elimdeydi.
Dikildiği yerden konuşmaya başladı.

"Asi, ben beni gördüğünde böyle bakmanı istemiyorum, gerçekten. Ne sormak istiyorsan cevaplayacağım"

"Tamam, sorayım. Madem fırsatım olmuş. Dün kaç hap aldın gelmeden önce?" diye sordu Asi.

Alaz biraz durup "2 sanırım ya da 3" dedi, emin olmadığı belliydi.

"Peki, kaç şişe içtin?"

"Bir tane viski sadece"

"Sadece? Peki ne kadar şey hatırlıyorsun dünden?"

"Her şeyi hatırlıyorum Asi, her saniyeyi"

Asi güldü bu sefer alayla. "Alaz siktir git, burada oturmuş dinliyorum seni. Yüzüme baka baka hala yalan söylüyorsun ya! Hâlâ hatırlıyorum diyorsun, şu yüzüne bak bir. Rengin geri gelmemiş bile daha!" diye gittikçe sesi yükseliyordu.

"Asi yemin ederim hatırlıyorum, sana isteyerek geldim, haplı olduğum için falan değil" Asi bakmıyordu bile yüzüne. Alaz koltukta önüne eğildi gözlerine bakabilmesi için.

"Her şey gerçekti Asi, hatırlıyorum. Belinden gıdıklanıyorsun mesela. Nefesin kesilmişti beline dokununca, onu hatırlıyorum. Boynundaki yıldız takımı gibi benlerinin her birini tek tek öpüşümü hatırlıyorum. Seni öpmek için bıçağının üstüne atladığımda boynumda hissettiğim küçük sızıyı hatırlıyorum. Sırtımı tırnaklarınla çizişini, bacaklarını belime dolayışını hatırlıyorum Asi." Asi oldukça tepki vermemeye çalışarak dinledi Alaz'ı, hatırladığına ikna olmuştu ama sabahki notu hatırlayınca onu bu anlattıkları arasında bir noktaya yerleştiremiyordu.

Sinirle Alaz'ı itti. Zaten yere eğilmiş olan çocuk böylelikle yere tam düşmüştü. Ceketinin cebindeki buruşturulmuş kağıdı çıkarttı. "Bu ne o zaman gerizekalı!? Niye tek başıma uyandım ben!? Niye Cesur'un laflarını yutmak zorunda kaldım ya!?" Kağıdı ona doğru fırlattı Asi.

"Senin yanlışınla da doğrunla da işim yok benim, tamam mı!?" Asi kalkmak için hamle yaptı ama Alaz kolunu tutup engel oldu hemen.

"Tamam Asi, tamam, gerçekten tamam" Asi oturmaya devam edince bıraktı kolunu. "Ne dedi Cesur idiotu sana?"

Asi ona bakmadan konuşmaya başladı. "Gerçekleri işte, senin haplı olduğunu, kendimi kemik gibi senin önüne attığımı, bunca zaman durup seni bulduğumu, hatta Yaman'ı atlatmak için seni bulduğumu falan işte, böyle gidiyor" diye saydı Asi.

Never Again - AsLazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin