1.5 Nefes

190 11 0
                                    

Barışın dediği şeyle durakladım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Barışın dediği şeyle durakladım. Ne yani Barış benim çocukluk arkadaşımmıydı?

-Hey Eftal iyimisin?

İstemsizce gülümsedim.

-Barış o fotorafdaki yanındaki kızı hatırlıyormusun?

Fotorafa baktı ve hafif tebbesüm etdi. Anlamamıştı hala.

-Ismini hatırlamıyorum ama oynadığımız oyunları hatırlıyorum mesela yağmurun altında  en fazla kim ıslanır oyununu oynamışdık.

Derin nefes alıp devam edicekken

-Ve sonra, ailelerimiz bunu görmüştü ilk başta kızıcaklar diye çok korkmuştuk ama onlarda bize katıldığında günün sonunu ilaç içmekte bulmuşduuk

Gözleri büyüdü.

-Evet Barış yanındaki o kız benim Eftalya yani

Fotorafı masya koyarak kollarını belime doladı.

-Gerçekten ben şuan çocukluk arkadaşımlamı sevgiliyim?

Dediğine gülerek kafa salladım.

-Eftal şaka gibi resmen,yani yıllar sonra yeniden farklı bir şekilde araya gelmemiz

Kıvırcık saçlarına parmaklarımı doladım.

-sadece kaderin tatlı tesadüfü.

Peki ya gerçekten tesadüfmüydü? Yoksa bilerek mi planlanmıştı.

🍻🍻🍻

Gözlerimi açtığımda kendimi odamda buldum.

Bu senaryo ikinci yaşanıyordu resmen.

Komidime baktığimda not bu seferse yanında kooarılmış bi tane sarı çicek gördüm.

-Günaydın sarışınım, eskiden esmerdin ama olsun sende benim gibi sarıyı tercih etmişsin bir birimizden uzakta bile olsak kararlarımız bize çok yakışmış her neyse fazla gevezeledim galiba, iyi günler dilerim size malesef bu gün yanına gelemiycem antreman gec başlıyor şuansa annem çaĝırdiğı için gitmek zorundayım yarın görüşelim sarı saçlarindan öptüm.

B.A.Y.



Gülerek yataktan kalktım. Babamı aradım.

-Efendim kızım bi problemmi var?

-Hayır baba şey diyorum müsaitsen gelsene birlikte kahvaltı edelim

-Eftalya

-baba bak biliyorum hala aşamadık ama o,artık yok alışmalıyız lütfen baba

-1 saate ordayım Eftalim





🥂

-Hoşgeldin baba

Diyerek babama sarıldım. Oda bana sarıldıktan sonra içeri geçtik.

İlk önce gözü o saate baktı. Doğru ya babamda yıllar sonra ilk defa ayak basıyordu bu eve.

-Hiç bir şeye dokunmadım baba, eski Eftal ve babası bu evde hala mutlu

Babam saçımı okşadıktan sonra mutfağa geçti. Elindeki  içecekleri sehpaya bıraktı.

-Ee kızım ne yaptın kahvaltı olarak

Dediğinde arkadaki bahçeyi gösterdim dışarı çıktığımızda babam hafif ıslık çaldı.

-Kimin kızısın be Eftal

Güldüm. 1 saat geçirdikten sonra babamın telefonuna arama geldi. Açip bir az uzaklaştığında, masayı topladım.

Geri geldiğinde

-Eftalya,kızım o günki not üstündemi getire bilirimisin, tanıdık bi yazı olduğunu demiştin

Hemen odama koştum ve çantamı alarak bahçeye geri çıktım.

Çantamdan notu çıkararak babama verdim.

Nota baktıkdan bir kaç saniye sonra kaşları şaşkınlıkla kalktı ve telefonu eline alarak birini aradı.

-Evet Tayfun tamda düşündüyümüz kişi

Bundan sonra telefonu cebine atarak ayağa kalktı.

-Eftal kızım tanıdık biri zaten sen merak etme hall edilicek Ölüm Timinin elinden şuana kadar kim kaça bildiki öyle değilmi ve sana söz veriyorum Cavit sondu Eftal artık kimseyi öldürmeyeceksin kızım, şimdi evine geri döne bilirsin korkulacak bir kisi değil.








Babamla son konuşmam böyleydi. Eve girdiğimde derin bi nefes aldım.

Her ne kadar eski aile evi bana bir çok anıyı hatırlatsada iyi gelmemişti işte.

Arabadan inip evin önüne geldiğimde, kapımın önünde bi kutu gördüm.

Üzerinde bi minik not vardı.

-Kutu kutu pense elmamı yerse arkadaşım Barış kardeşi gibi ölse..

Kutuyu hemen alarak eve geçtim. Fotorafı babama atdıktan sonra kutuyu açdım. İçinden çıkan şeyle nefesimin daraldığıni hiss etdim.

Bu fotoraf dünki fotorafın aynısıydı. Babam Barış Ben

Fotorafın arkasını çevirdim arkasında yazılan minik yazılar

-Bir çocuk vardı adı Portakaldı, arkadaşı Mandalina onu çok severdi, birlikte yağmurun altında ıslanmayı severlerdi, ama Mandalinanın kirli bir geçmişi vardı bu yüzden düşmanı olan Limon Portakalı yağmurlu günde öldürmüştü, onun kahrından mandalina 7-8 hisseye bölümüştü.





Portakal, Mandalina,Limon

Bu hikaye o kadar tanıdık geliyorduki , koltuğa oturdum, ellerim titremeye başlamışdı tam o an evim kurşuna dizilmeye başladı.

Mermiler yağmur misali yaĝmaya başladı.

Yağmurlu gün.













Barış Alper Yılmaz(Kumarhane)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin