Nefes nefese kalmış bir şekilde Stew ve Elsa'nın bulunduğu masaya oturdum. Stew ile kendimi bildim bileli arkadaştık. Ailelerimiz çok yakın olduğu için biz de beraber büyümüştük. Elsa ise hayatımıza lise dönemimizde katılmıştı. Kısa sürede benim en yakın arkadaşım, Stew'in de sevgilisi olmuştu.
Nefesimi düzene sokmaya çalışırken sorgulayan gözleriyle beni inceliyorlardı. Meraklarını gidermek için sıradan bir şekilde "dersten atıldım" dedim.
Stew hiç şaşırmamıştı. "Beni şaşırtmayacağını biliyordum Via" diyerek samimi bir şekilde gülümsedi. Sanki sana olan güvenimi boşa çıkarmadın evlat diyor gibiydi. Yanında oturan kız arkadaşı ise pek de aynı fikirde değildi. "Olivia bu daha ilk gün, hatta ilk ders. Tanrı aşkına bu sefer ne yaptın? Ayrıca neden yaptığından gurur duyuyormuşsun gibi sırıtıyorsun? Ya abilerinin kulağına giderse?" diyerek kaşlarını çattı. Endişelenmişe benziyordu.
Söz konusu abilerim olunca ben de tırsmıyor değildim ama olan olmuştu. "Sevgili anneciğim ve babacığım, bu sefer kesinlikle bir haylazlık yapmadım. Sadece..." duraksadım. Suçuma ortak ettiğim kişinin yüzü bir an zihnimde aydınlandı. "Sanırım aşık oldum..."
Elsa, Stew'e kaçamak bir bakış attıktan sonra bana döndü. Kaşlarını kaldırarak "Sen mi?" diye sordu. "Evet. Kesinlikle ben." diyerek sırıtmaya devam ettim.
Stew "Konuyu kesik kesik anlatarak suçunu masumlaştırmaya çalışma Olivia. Hikayenin tamamını anlatmanı istiyorum" dedikten sonra kollarını bağlayarak arkasına yaslandı.
"Pekala, mutfak kültürü dersindeydik. Geç kaldığım için arka taraflara geçmek zorunda kaldım. Ve yine geç kaldığım için gözlüklerimi de almayı unuttum-"
"Ve arabayı da gözlüksüz kullandın?" diyerek sözümü kesti Elsa. Bu kez kaşlarını çatmıştı. Bana karşı anaç (?) tavırları bazen iyi hissettirse de iş azarlama kısmına geldiğinde isyan edip odasının kapısını çarpan on iki yaşındaki ergenlere dönüşüyordum.
"Sadece on beş dakikalık bir yolculuk sakin ol" diyerek kendimi savundum ve yeni bir argüman sunmasına müsaade etmemek için konuşmamı sürdürdüm. "Profesör sunumu yansıtmış bir şeyler anlatıyordu ve hiçbir şey göremiyordum. Ben de öndeki sıraya uzanarak biraz kopya çekmeye çalıştım. Ama..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PELIGRO - Birinci Bölüm
ChickLitHer insanın hayatı trajediler barındırır. Bazıları bu tajediye sarılıp hayatı gri yaşarken bazılarıysa eline boya kalemini alıp hikayesine kendi yön verir. Bana kalsa ilk bahsettiğim personayı benimseyip hayatıma devam ederdim. Ama bir gün eline boy...