Elsa Brown

8 5 0
                                    

Bir yandan giyinme odamda gezinirken diğer yandan Olivia'nın sadece on saniye yaşamış olduğu bir anıyı saatlerdir anlatmasını dinliyordum. "Kokusu şey gibiydi..." bir süre boşluğa baktıktan sonra "ferah...? Evet evet ferah!"

Yargılayıcı bakışlarımı hemen ona çevirdim. "Böyle bir koku tanımı olmadığını söylememe gerek var mı Via?"

"Hayır gerçekten ferahtı!" diyerek karşı çıktı. "İçine çektiğinde sinüslerini açabilecek bir ferahlık hem de." Kollarını bağlayarak dik dik bana baktı. Vücudu ne kadar küçük olsa da inadıyla ters orantılıydı. Her şeye bir cevabı vardı ve haklı olduğunu kanıtlayana kadar asla konuşmayı bırakmazdı.

Pes ederek askıdan aldığım bir elbiseyi ona uzattım. "İşte bu. Partide bunu giyineceksin" dedim.

Elbiseyi almak için bir hamle yapmadı. Söz konusu kıyafetler olunca ben de inatçı birine dönüşüyordum. Uzunca bir süre bakıştıktan sonra ilk konuşan ben oldum. "Eğer bunu giyinmezsen dersten atıldığını David'e söylerim"

David Olivia'nın küçük abisiydi. Büyük abisi Paul'a göre daha katı ve kuralcıydı. Olivia "kötü bir arkadaşsın Elsa Martin," diyerek kaşlarını çattı.

"Bana bak küçük, benim tasarımlarımı giyinmek isteyen kaç kişi var haberin var mı? Nankörlük etmeyi kes ve şu elbiseyi giyin, daha saçın ve makyajın yapılacak. Seninle ilgilenmekten daha kendim için kombin yapmadım!" diye bağırarak ters bir bakış attım.

Teslim olmuşçasına ellerini kaldırdı ve elbiseyle birlikte banyoya yöneldi.

Onu beklerken stresten biraz uzaklaşmak için telefonumu alıp her gün ne giyineceğimi düşünmek için oturduğum koltuğa yerleştim. Parti düzenlediğimiz zamanlarda aşırı gergin olurdum çünkü her şeyin mükemmel olmasını isterdim. Sadece kendim için değil; Stew, Olivia ve Jamie için de kombin hazırlamayı kendime görev edinmiştim. Girdiğimiz mekanlarda gözlerin üzerimizde olması hoşuma giderdi.

PELIGRO - Birinci BölümHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin