Bölüm 3- I cant love you...

38 9 30
                                    

Seungmin yorucu okul gününün ardından duşa girmiş ve ıslak saçlarıyla yatmıştı.

Minho:seungmin saçlarını kurut, hasta olucaksın hem yarın edebiyat var.

Seungmin:okula gitmeyeceğim. Müdür Jungwon'a hasta oldu dersin

Minho:seungmin bana bak, iyi misin? Pek iyi durmuyorsun

Seungmin cevap vermeden Minho'ya arkasını dönmüştü. Minho odadan çıkmıştı, yaklaşık 5 dakika sonra geri döndü. Seungmin'in Minho'nun ne yaptığı hakkında pek fikri yoktu zaten umrunda bile değildi ona kendi derdi yetiyordu zaten.

Seungmin'in ne zaman uyudu bilmeyen Minho aşağı inip çalan kapıyı açtı. Gelen iki kişi yarım saat önce aradığı Taehyung hyung ve sevgilisi Jungkook hyung'du. Onları içeri davet edip kapıyı arkalarından kapattı, taehyung çantasını salonun girişindeki koltuğun üstüne bırakıp seungmin'in odasına gitti. Minho ise Taehyung'un sevgilisi Jungkook'a mutfaktan bişeyler ikram etti. Taehyung seungmin'i ateşine baktı, tam olarak bilmiyordu ama 40'ın üstündeydi ona emindi.

Seungmin'i uyandırmadan üstündeki dar tişörtü çıkardı. Seungmin'i kıpırdamaya başladığında abisi anladı uyanacağını yanağını okşayıp seungmin'i uyandırdı,"hımmm abi?" demekle yetindi sesi neredeyse çıkmıyordu. Taehyung seungmin'in başında durması gerektiğini anlayınca aşağı inip Minho'ya "bi kaç gün burada kalsam senin için sorun olur mu?" diye sorusunu yöneltti Minho'ya, Minho düşünmeden olur dedi sonuçta arkadaşının abisiydi.

__________________________
Gece saat 1-2 arası taehyung jungkook'u göndermişti. Kendisi seungmin'in başında Minho ise odasında biriyle konuşuyordu. Taehyung seungmin'in yanından kalkıp, Minho'nun odasına doğru yürüdü kapının önüne geldiğinde kulaklığını kapıya yaslayıp konuşamaları dinlemeye başladı

Minho:Chan hyung o senden 8 yaş küçük farkındasın dimi? Hem öğretmenisin

Chan:Sence buna ben mi karar veriyorum Minho? Seungmin'i bana ayarlarsan sana jisung'u ayarlarım yemin ederim

Minho:Bak jisung dedin vurdun beni neyse ayarlayacağım bi şekilde. Kapatıyorum hyung görüşürüz.

Chan:Görüşürüz

Taehyung duyduklarına inanamazken aklına hafta sonu Chan ile buluşacağı geldi. 2 gün beklese bişey olmazdı

Cumartesi saat 13.18

Chan arkadaşını beklerken arkadaşının arabasını park ettiğini gördü ve arabanın yanına yürümeye başladı.

Chan:Hoşgeldin Taehyung, naber?

Taehyung:tek bişey konuşucağım Chan, seungmin'den uzak dur.

Chan:ne diyorsun taehyung? Yine ne kurdun kafanda?

Taehyung:kafamda kurduğum yok, seungmin sana oyuncak olucak birisi değil. Ondan uzak dur tamam mı? Minho in arabadan.

Taehyung yanında Minho'yu da getirmişti çünkü ikisi ortaktı.

Taehyung:bu çocuğa da bulaşmayacaksın yoksa kötü olur.

Minho:Hyung... Özür dilerim

Chan: Üzme kendini, senin bi suçun yok. Jisung'u ayarladım sana

Minho Chan'a şaşırmış gözlerle baktı, cidden jisung'u ona ayarladıysa gerçekten çok mahçup olurdu...
Taehyung Minho'yu orda bırakıp gitti. Sinirden gözü dönmüş, canlı bomba gibiydi her an patlayabilirdi.

Chan, kulaklığını takıp metroya yürümeye başladı. Ağlamak istiyordu ama ağlamıyordu, herzaman ki gibi içine atıyordu. Sinirle karışık üzgünlüğü yüzünden ineceği durağı kaçırmıştı, bozuk siniri daha çok bozuldu. Eve gittiğinde çantasını kenara fırlatıp yatağa yatıp ağlamaya başlamıştı. Yarın işi olmadığı için rahattı, zaten ağlarken uyuyakalmıştı. Sabah uyandığında fark etti, ne arayı vardı ne soranı eğer istediği insan olacaksa buna katlanmalıydı Chan.

Devam edicek
Baya bişey yazdım idare edin

My teacher is my loverHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin