Sabah annemin çağırışları ile birlikte yerimden sıçrayarak uyandım. Üstüm başım ah, dün gece yan komşumuz Ash'ın evinden geliyordum. Üstümde parti kıyafetlerim vardı ve saat, saat! 07:58 Aman tanrım.. Dersimiz saat 8'de başlıyordu ve sadece 2 dakika kalmıştı. Yeni okuluma da geç kalmayı başardım ya aferin bana.
Hazırlanmak için yatağımdan kalktım saçlarımın ön kısmında pembe renginde bir kaç tutamını boyatmıştım. Üstüme mini siyah bir etek. Vans Sneaker'leri giydim gömlek olarak formamı kombinime uygun gördüm. Telefonu açıp biraz dolaştım, Tolle LeiterSchule'da Tom Kaulitz, ve ikizi Bill Kaulitz'de vardı. Bunlar kim acaba dedim hazırlanıp durağa koştum otobüse binip oturdum. 10-15 dakika sonra lüks, oldukça büyük ve geniş bahçesi olan bir Lisenin önünde durduk. İndim, evet ben Brenda tam olarak hayatımı devlet okullarında geçirdim. Diğer ucube populer kızların kafamı klozete sokması yüzünden dalga konusu olmuş biriydim. Asla yakın arkadaşım olmadı umarım bu okulda öyle olmaz.Brenda: Aman tanrım, buraya nasıl alışacağım hakkında hiç bir fikrim yok. Ama olursa da düşünürüz, gidip şu okula yerleşsem iyi olacak.
Okula birden etrafı korumalar ile sarılı 4 çocuk geldi. Limuzin ile geliyorlardı kim'ki bunlar? Aralarında 2 kişi çok tanıdıktı. Bakıcaz kim kimmiş artık ne yapabilirdim? Yanımdan geçen ve onları kameraya almak isteyen bi kız vardı, ona döndüm oda bana döndü bi süre bakıştıktan sonra ilk hamleyi attım.
Brenda: Söyler misin acaba? Kim onlar?
Lily: Nasıl tanımazsın! Tom kaulitz, Bill Kalitz Gustav Schäfer, Georg Listing işte!.
Brenda: Aa, sadece Tom ile Bill kaulitz'i tanıyorum o kadar.
Lily: Deliricem, akıllısın hemde yenisin galiba? Arkadaş olabilir miyiz lütfennnn!?
Brenda: Neden bunu bu kadar istiyorsun ki? Normal bir insanım işte bende.
Lily: Kaçıncı sınıfsın?
Brenda: 10/c sen?
Lily: bende yeniyim bu arada ve haberim var ONLARLA AYNI SINIFTAYIZ!Neden bu kadar seviliyorlardı aklım almıyordu teneffüste telefonumdan araştıracağım kesindi. Lily ile sınıfa gittikten sonra çantamı koydum ceketimi astım ve Lily ile sohbet etmeye başladım. Saçmaydı ama sarıyordu. Baya ortak yönlerimiz vardı.
Lily: bi dakika bi dakika! Sen tom kaulitz ile oturuyorsun! ŞU SIRA YERINDEKI YAZILARI OKU.
Sementha delirecek!
Brenda: Hiç kimsenin delirmesini istemiyorum amacım o değil ama kavga çıkmasa iyi olur. Sementha kim..?
Lily: Tom Kaulitz'in stalkeri, sapığı işte. Hocalara rüşvet bile verir.Bir anda sınıfa 4 çocuk girdi, Tom, Bill, Gustav, Georg hepsi birden mi? Zaten 4 boş yer vardı, iyi tutturmuşlar.
Tom: Ben burada oturuyorum di'mi?
Brenda: Oturma sırası listesinde ne varsa o.
Tom: Ciddiyiz demek?
Brenda: Her zaman böyleyim ya gerginim falan.
Tom: Benimle oturduğun için olmasın o?Kahkaha atar.
Brenda: Ha ha ha, çok komikmiş, bana müzik grubundan bahsetsene.
Tom: Ne bileyim, normal grup google ne güne duruyor?
Brenda: Google'da bakarım ben.
Lily: BREE-Lily yanına Bill'in oturduğunu fark etmemişdi bana bakıp kiminle oturduğumu farketmemişti ona işaret ettim. Arkasını döndüğünde Bill ile göz-göze gelmişti..
Bill: Bree? Kim bakalım ben çağırırım.
Lily: Aman tanrım.. AMAN TANRIM.. Tom ile oturan kişi..
Tom: Burada bir gerginliği çözmeye çalışıyorum ama işe yaramıyacak galiba..
Brenda: Sussana sen!
Georg: Hey Tom! Sementha adlı sapığın okuldan atılmış. Seninle kendini bir sex fotoğrafına shopladığı yayıldığı için.
Tom: Neden bahsediyorsun sen? Bu manyak neyin peşinde amına koyayım! Yetti ya gidip tekme tokat vuracağım onu.
Brenda: İnternette şuan yaygın durumda Tom beycim.
Bill: Aman tanrım Tom bu da ne?
Tom: Sik kırıgı Sementha işte ne yapabilirim. Babam'a dava açması konusunda konuşacağım, kendi başına iş açtı işte.
Brenda: Ow, asabiyiz ha?Nihayet ders başlamıştı ilk ders en iyi olduğum Almancaydı normalde asla konuşamam ama bi özgüven gelmişti sanki sınıftakı populer kızlardan daha iyi konuşuyordum. Hayran kaldım kendime. Öğretmen sunumları bana okutturacağını söylemişti zor iş ama değer bence. Teneffüste sınıfca toplanıp eğlencesine voleybol oynamaya başladık.
Tom: Bill, sementha götünü kıvırtarak atardı hatırlıyor musun? Ne gülerdik ama.
Bill: Unutulur mu o kıvırış bile iğrençti ben daha iyi kıvırtıyorum.
Brenda: Konuşmak yerine vursanız daha iyi olmaz mı?
Georg: e bu kız hep haklı aq
Gustav: Selam millet varlığı bilinmeyen Gustavioo.
Tom: tahmin edeyim Gustavio diye sana Pacifica sesleniyor?
Gustav: Pacifica değill, İrina sesleniyor yeni rus kız.
Brenda: Ben nereliyim sizce? Hmm?
Tom: İtalya? Rusya?
Brenda: İtalyalıyım doğru.Ders ve okuk bittikten sonra herkes evlere dağıldı Tom bana numarasını verdi ve ona yazmamı istedi. İnstagrama story attım ilk bakan kişi Tom'du hm.. garip.
● Tom Kaulitz.
Yazıyor..Hey! Bu ne demek oluyor. Heryerin meydanda sil şunu hadi.
GörüldüTom: Görüldü mü? Bana bak numaramı, instagramımı sana görüldü at diye vermedim ben. Yaz bekliyorum.
Brenda: Pardon telefon küçük kardeşimdeydi iki saattir almaya çalışıyorum.
Tom: Ee yani? Story, silermisin?
Brenda: Ama sen bana neden karışasın ki? Normal ev halim işte.
Tom: Konum at.
Brenda: İyi peki. Konum.Yarım saat sonra kapı çaldı, kapıyı açtım onu gördüğümde hiç görmemiş gibi baştan aşağı süzdüm sanki sanki sinirini dudağındaki piercing'den çıkarıyor gibiydi içeri girip koltuğa oturdu.
Tom: Ev boştu Bill Lily'e gitti bende sana geleyim dedim yani problem varsa giderim.
Brenda: Yok, sorun değil annemle kardeşim komşunun evindeler 2 saate falan dönerler.
Tom: İyi o zaman ne yapalım şimdi?
Brenda: Ben yoga yapıyordum ama, bilemedim..
Tom: Ha, yapalım diyosun yani..
Brenda: Ben yapacağım izle istersen.Tom'dan dinleyelim.
Hayatımda bu kadar mükemmel bir beden görmemiştim, adeta Afrodit gibiydi tanrıçalar onun yanında sönük kalırdı. O kadar güzeldi ki.
Brenda: Ow, kapı mı çaldı sankii?
Tom: Saklansam iyi olacak.
Brenda: Gel odaya hemen.
Tam odaya gidecekken annem anahtar ile kapıyı açıp Tom ile beni merdivenlerden çıkarken gördü.Anne: Brenda?..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mann der Liebe. (Aşkın Adamı)
FanfictionAlmanyada tolle Leiterschule okuluna gitmem ile başladı herşey.