MAYA
Mia' nın gitmeye niyeti olduğunu hiç düşünmemiştim. Kimse farkında değil ancak o ülke bizim sonumuzdu.
Kayl onun karnındaki morarmanın nedenini söylememişti. İkisi birlikte bir şey saklıyorlardı ama şuan bu çok önemli değildi.
Sabah sabah bunları düşünmekten ve odada tur atmaktan yorulmuştum. Bugün Elera' yı gömecektik. Onun için siyah gömlek , siyah pantolon ve siyah şapkamı alıp aşağı indim.Mia iyileşmişti. Biz de iyiydik. Az da olsa alışmaya başlamıştık Elera' sızlığa. Kahvaltıyı hazırladım ama bir şey yemedim. Diğerleri gelince onların da siyah giymiş olması beni sevindirmişti.
Kayl ile konuşmuyordum , ona kızgındım. Bumırt' da konuşmuyordu ama nedenini bilmiyordum.
Kahvaltıyı yaptılar ve Kayl ile Bumırt aşağı onu almaya gittiler.20 Dakika Sonra
Peter:
-Neden bu kadar geciktiler? Diye sordu.Saate bakarak :
-Bilmiyorum, ben bir bakıp geleyim . Dedim ve yukarı Kayl' ın odasına girip banyosundan aşağı indim.Morgun önüne geldiğimde kapı aralıktı ve içeride Kayl ile Bumırt bir şey konuşuyorlardı. Kendimi göstermeden baktığımda Kayl elindeki dosyaları Bumırt' a uzatıyordu. İyice dinleyince,
Kayl :
-Al bak , çekinme !Bumırt eline dosyayı eline alarak:
-Ne bu? Dedi. Az sonra Kayl Bumırt dosyayı incelerken:-Senin bana inanmadığın şeyin kanıtı! Dedi.
Bumırt' ın bir anda rengi attı:
-Hayır, böyle bir şey olamaz!-Sevinelim mi , üzülelim mi?
-Hayır, yapmaz , yapamaz Kayl...
-Keşke bana inansaydın, unuttun galiba ben yalan söylemem!
-B...Ben özür dilerim, gerçekten.
-Evdekiler bilmeyecek!
-İllaki öğrenecekler ne yapacağız?
-Siz bir zaman Etiyopya'ya gelmeyeceksiniz. Zamanı gelince hemen geleceksiniz.
-Maya kabul etmez .
-Başka çaresi yok , maalesef. Dediğini duyabildim. İçeri bakmak isterken ayağım kapıya çarptı. Hemen sihirlerimle kayboldum. Bumırt dışarı bakıp geri içeri girdikten sonra artık ikisininde ellerinde taşıdıkları bir ceset vardı.
Arabaların yanına indiklerinde bende arkalarından sanki Bumırt ve Kayl' ı ben çağırmışım gibi bir iki dakika sonra geldim. Gelince Bumırt:
-Neredeydin Maya? Dedi , şüpheleniyordu.Ben :
Lavoboya gittim. Oradan yanınıza gelmiştim ki yoktunuz sonra bir baktım buradasınız. Hadi gidelim. Dedim .Şüphe dolu bakışlara maruz kaldıktan sonra Elera' yı Kayl' ın arabasına koyup yola çıktık. Yolda bizden sakladıkları şeyleri düşünmeden edemedim.
KAYL
Yolda giderken yanımda Mia' da vardı. Hiç konuşmuyordu. Sessizliği ben bozdum:
-İlaçları içtin mi?
-Evet.
-Ağrın var mı?
-Hayır.
Hiç konuşmuyordu ama bir şey düşünüyordu. En önde ben gidiyordum. Biraz daha hızlandım. Hızlandığımı görünce endişelendi:
-Kayl , yavaş gider misin!?
-Korktun mu?
-Hayır ,
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PERİLERİN OYUNU
FantasyHerkes acısını kalbine gömerken, ben acılarımla yüzleşiyordum. #KAYL# Kaçmak yok , yüzleşmek var. Boyun eğmek yok , direnmek var. Not : ilk başta kapak ve bölümler alakasız gelebilir ancak bölümler ilerdikçe anlayacaksınız. Bir tarafta sevdiği...