LANETLİ RUH (+18)

<~Kanlı Ay Tutulması~>

Bir varmış bir yokmuş....

Bir zamanlar lanetli olarak bilinen Kanlı Ay tutulması vurmuş bir gece kasaba halkına.Kanlı Ay tutulmasında hayvanlar deliriyor ruhları vahşileşiyormuş ve köylüler sadece korkarak evlerinin camlarından bakabiliyorlarmış.Kasaba halkı evlerine kaçmaya çalışıyormuş.

Kanlı ay tutulması yine kaosla geçiyormuş kasabada.Ama bir Kanlı Ay Tutulmasında imkansız bir olay gerçekleşmiş...

Kanlı Ay gökyüzünde parlarken bir kız çocuğu dünyaya gelmiş...

Bu kız çocuğu dünyaya gelmiş gelmesine ama bebek o kadar garipmiş ki.Kanlı ay tutulmasında doğmamış gibi bir de üstüne ağlaması gereken bebek ağlamıyor sadece gözleri kapalı bir şekilde huzurlu bir uykudaymış gibi görünüyormuş.

Ve sonunda küçük bebek gözlerini açmış gözlerini gören anne ve babasının nutku tutulmuş.Küçük bebeğin gözleri gökyüzündeki kanlı ay kadar kırmızıymış.

Sanki bebek daha yeni doğumamış da 2 yaşındaki bir çocuk gibiymiş davranışları.

Ve günler geçmiş aylar geçmiş seneler geçmiş...

Küçük kız çocuğu büyümüş bu küçük kızın beyaz saçları gökyüzünün rengine karışmış gri renkli gözleri varmış.Babası huzuruna kavuşmuş sadece annesi ve kendisi yaşıyorlarmış.

Kız çocuğu etrafına neşe saçıyormuş.Hayata olan sevinci varmış yüreğinde.Heyecan ve sevinçle etrfat koşturumuş.Fakat kasaba bu kızdan hiç hoşlanmamışlardı.Kızın görünüşü,yaptıkları herkesi ürpertiyormuş.Diyarın hükümdarı ve eşi bu kızı tanımak istemiş ama geldikleri an kız onlardan hep kaçınmış ve bir yangın çıkmış kasabada.

Rahibelerde ona bir çözüm bulamamışlar kızın lanetlenmiş olduğunu öne sürüyorlarmış.Annesi gelen iddiaları umursamadan kızını sevmeye devam etmiş.

Bir gün bu kız çocuğu 3 yaşında yine dışarda oyun oynuyormuş bir grup kraliyet görevlisi gibi giyinmiş bir kaç adam kızın annesi ile konuşmak için evlerine almışlardı.Ama ne iş ki anne bağırıyormuş adamlara yakarıyormuş bir konuda adamlar annenin kolunu tutup zorla dışarı çıkartmışlar daha yaşlı olan adam kızın kolunu sertçe tutuyormuş kaçmaması için.

Annesi çığlıklar atıyormuş sonra bir başka adam annenin önüne geçmiş ve tam göğsüne bir hançer saplamış.

Küçük kızın gözleri önünde annesi yere yığılmış kanlar içinde.Yeşil çimler kana bürünmüş.Yaşlı adam kızın kolundan tutmuş ve onu zorla götürmüşler annesinden yuvasından uzak bir yere.

Kızın sesi bağırmaktan kısılmak üzermiş ama kız devam etmiş yardım istemeye ama ne kimse dönüp bakmış ne de yardım eli uzatmış.

Kız hala annesinin cansız bedenini gözlerinin önünden silemiyordu.Onu seven tek kişiyide gözleri önünde kaybetmişti...acımasızca katledilmişti...

Bu kız iyice büyümüş serpilmiş ama aklının hemen bir köşesinde annesinin ölümü katlediliş anı duruyormuş.

Ve bu kız size bu hikayeyi anlatıyormuş...