Bir...iki...üç...tekrar!
Hep aynı cümle.
Bir...iki...üç...tekrar!
Her tekme diğerlerinden daha güçlü ve savurgandı.Her vuruşum kum torbasını ileriye savuruyordu.Başımda bekleyen Malcolm'a platonik aşık olan Senka duruyordu.Gözlüklerin camındaki yansımaların altındaki sert bakışlarını üzerimde hissedebiliyordum.Gri saçlarını başının üstünde sıkı sıkı toplamıştı kuş yuvası gibi.
"Eğitimlerini sıkılaştırmalıyız Nox."
Uzunca bir iç geçirdim.Tekmelerden sıkılıp kum torbasını yumrukladım sert darbelerle.Şakaklarımdan boncuk boncuk ter akıyordu.Nefes nefese kalsamda umurumda değildi.
Başımı hafif çevirince Nevan'nın pis sırıtışı direk gözlerime çarpıyordu.Pis sırıtışı bile hırslanmama yeterdi ama daha sonra sırf bir ucube uğruna kendimi yormayacağımı fark edince soluk alarak biraz geri çekildim kum torbasından.
Banklardan birine oturup ellerimi kucağımda birleştirdim.Alnımdaki terleri silerken bana yaklaşan Nevan'ı görmezden gelmem gerekti.
Yanıma oturdu yine o pis sırıtışı ile.Şuan o kadar isterdim ki yüzünü dağıtmayı...Önüme düşmüş saçlarımı eliyle çekerken tersledim."Git başımdan Nevan."Nevan biraz kıkırdayıp iç çekerek konuştu."Kollarımda baygın daha uslu bir kızdın," kulağıma eğildi cilveli bir tonda fısıldadı. "Daha savunmasız."kulağıma fısıldaması omurgamda bir ürpertiye neden olmuştu.
"Ne yani ben baygınken benden mi faydalanacaktın?"
Biraz gülüp alayla "Ben öyle bir insan mıyım?"dedi gülümseyerek gözlerimi devirip ayağa kalkacakken Nevan'nın güçlü tutuşu bileğime sarıldı.Bileğimdeki kesikler sızladı tutuşuyla."Evet."dedim yüzümde hiç alay yoktu.Umarım cevabını almıştır."Bazen çok kırıcı bir insan olduğunu düşünüyorum Nox'cum."
Gözlerimi devirdim bana taktığı "Nox'cum."lakabıyla.Kesinlikle canı dayak istiyordu."Bende bazen benden hoşlandığını düşünüyorum Nevan'cım.Hala bileğimi tutuyorsun."Dedim onun bana verdiği pis sırıtışı ile.
Nevan bileğimi bırakıp kollarını kavuşturdu huzursuzlukla.Onu böyle görmek eğlenceli oluyor."Senden ölsem hoşlanmam."dedi hızlı ve net bir cevapla.Baktım eğlenceyle gülmemek için kendimi zor tutuyordum."Öldürelim o zaman." Dudaklarımdan bir kıkırdama kaçtı.
Onun bu hallerine katlanmak daha az zahmetli oluyordu benim için.Nevan ayağa kalkarken bir süre beni süzdü."Bu akşam Malcolm olmayacak malikane bizimdir."dedi kendine has gülümsemesiyle.Nevan kapıya ilerleyip kapıyı arkasından kapatırken odada ben ve sessiz uğultular ile baş başa kaldık.
Belli ki Malcolm yine kraliyet görüşmelerine gidip kendisini acındıracaktı.Çok şaşırtıcı değil aslında.Bu gece malikanedeki diğer çocuklarla falan geniş avluda içecektik.Gayet sıradan ve güzel bir etkinlikti ama dikkatli olmak gerekti.
Normal de herkesin içki içmesi yasaktı.Sadece özel günlerde bir bardak içebilme şansımız vardı.Bu yüzden çoğu kişi içmekten mahrum kalırdı.Bu gece çoğu kişi kusana ya da belki bayılana kadar içecekti.Bu yüzden taciz edilme gibi bir saçmalık vardı.
Ama neyseki ben taciz edilmemiştim.Zaten ilk ve son tacizleri olurdu.Ama kesinlikle bende o bayılana kadar içeceklerden olacaktım.Günlük hayatta da içerdim gizlice ama yakalanmamak ve belli etmemek için az içerdim.
Odadan çıkmak üzereyken odanın karşısındaki aynaya takıldım bir an.Aynaya bakmak benim için bir işkenceden farksızdı ama sadece küçük bir bakış.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LANETLİ RUH (+18)
Viễn tưởngNox'un aklındaki tek soru geçmişiydi...Peki bu geçmiş ne kadar karanlık olabilir ki? Kanlı Ay'ın laneti ile kutsanmış kendi öz geçmişi dışında başka bir geçmişi olan,ruhları ve gölgeleri parmağında oynatan rüyasındaki bir adam ile bağlantısı olan bi...