Challengers- Taennie

1

"Yapacağız amına koyayım başka çaresi yok!" dedi Joohyun elini omzuma koyarak, "Önümüzde son iki maç var onları da aldık mı tamam!" dedi ve bize gülümsedi. "Sakin oluyoruz, bir gözümüz koçta olacak kendimize güveniyoruz!" dedi ve sahaya doğru yöneldik.

Nedense dizlerim beni taşımıyormuş gibi hissetmiştim, sıkı at kuyruğum yüzünden başım şimdiden ağrıyordu. Köşe de duran Koça baktığımda stresli gözüküyordu, şu maça kadar ki rakiplerimiz çok da iyi değildi o yüzden onları elemiştik fakat bu gün olan rakibimize geçen sene çok kötü bir farkla kaybetmiştik.

Geçen sene ki turnuvalar da çok iyi olduğum söylenemezdi, çoğu hatayı ben yapardım. Fakat bu sene köpek gibi çalışmıştım ve hazır olduğumu  hissediyordum. "Yapacaksın sakin ol" dedi Chaeyoung omzumu sıkarak, "Yapacağım" dedim kendimi cesaretlendirmek için.

Oturanlara bakmak için yan tarafa döndüm, Jisoo'nun sevgilisi ve arkadaşları oradaydı. Bizim okuldan beş on kişi vardı, karşı takım da çok kalabalık değildi. Koça baktığımda gözlerini bana dikmişti, geçen sene kendisi ile çok atışırdık, bana sürekli yetersiz olduğumu söylerdi. Fakat bu sene çok çalışmıştım.

Bana güvendiğini gösteren bir hareket yaparken bende gülümsedim, düdük sesine on saniye falan vardı. Yerime geçtim, hazırdım. Geçen sene bize çok fena girişmişlerdi özellikle de beni çok hafife almışlardı, Lisa başlamak için yerine geçince herkes pozisyonunu aldı.

Servis ile maç başlayınca, ciddileştim. Top bir kaç saniye karşı tarafta döndü, top hemen bana gelince Nayeon'a pasladım. O da karşı tarafa yolladı, setin ilk sayısını onlar almıştı, modumuzu düşürmemek için birbirimize güzel şeyler söylesek de olmayacakmış gibime geliyordu.

"Devam!" diye bağıran koç ile daha da stres olmuştum, Lisa servisi attıktan sonra top hemen bize geldi. Chaeyoung sert bir atışla il sayımızı aldı, şuan durum 4-1'di. Joohyun stres olmamamız için bizi motive etmeye çalışıyordu, top bana gelince smaç yapıştırdım ve topu karşıya gönderdim.

Nayeon'un da Blok başarısı sayesinde bir sayı daha almıştık. Bir kaç saniye gözümüz kararmıştı, koçun bağırışlarından anladığım kadarıyla iyi gidiyorduk. Durmadan bir kaç sayı aldık, önüme gelen topa atlıyor, kendimi sürekli yere atıyordum.

"Jennie servise!" diye bir ses duyunca sıçtık dedim, geçen sene bütün hatalarım servistendi. "Tamam koç!" dedim ve karşı taraftan topu bekledim, onlar bana atmak yerine uzağa fırlattılar. Filenin dibindeki kızla bakıştık bir kaç saniye, "Bu neydi şimdi amına koyayım?" dedim kıza bakarak.

"Nasıl atacaksın göreceğiz bayan kim!" dedi ve bana aşağılayıcı bir bakış attı, Joohyun konuştuğumuzu görünce yanıma adımladı. "Sana uzasana sen" dedi ve beni yerime götürdü, topu elime alınca stresim geçti. Köşede oturan Yoongi ile göz göze geldim, bu sene ne kadar çalıştığımı biliyordu. Bana gülümsedi ve ayağa kalkıp stresime ortak oldu, yanında duran uzun boylu siyah saçlı çocukla göz göze geldim.

Daha önce fark etmediğim biriydi, Yoongi ile ayağa kalkmıştı. "Haydi Jennie!" diye bağıran koçu duyunca hazırlandım. Düdük çalınca atışımı gerçekleştirdim, topu harika bir şekilde karşıya yolladım. Top bizim sahaya gelince Jisoo aniden bana pas attı, zıplayarak vurabildiğim en sert smaç ile karşıya yolladım. Ve sayı, o an kazanacağımızı anladım.

"Ananı sikiyim!" dedim şokla Joohyun'a sarılarak, "Yapacağını biliyordum" dedi Chaeyoung bana sarılarak. O andan sonra kazanacağımızı anlayıp full odak maça odaklandım, 3-1 kazanınca koşarak duşa adımladım. Sana denilen kıza çok bilenmiştim, saçlarımı örmesi için Jisoo'nun yanına oturdum.