2. Bölüm ' An '

1K 27 10
                                    


****

Karan Keskin

Çetin'in yanından ayrılalı iki gün geçmişti.. Haftaya yapacağım özel planım olan gece için hazırlıklarım devam ediyordu. Her şeyin kusursuz olması için tüm seçenekleri bile düşünüp ona göre yol çiziyordum kafamda.. Düşmanlarım beni elbette çok özlemişlerdi, biliyordum.

' Pars, takılar ne zaman gelecek ?'

' Daha 1 hafta var, erkenden getirtmedim.'

' Davet listesinde bulanan kıymetli dostlarıma davetiyelerimiz gitti değil mi?'

' Her şey tamam Keskin. Sen neden bu kadar abartıyorsun bu durumu? Sanki ilk defa yapıyoruz bu işleri?'

' Özlemişim, hayatımda da bayadır aksiyon yoktu ondan sanırım. Modeller hazır mı bu arada?'

' Hayatında aksiyon yok? Modeller bir ay önceden hazır.'

' Tamam, bugün bizimkiler gelecek Mardin'den.'

' Evet, son bir saat! Heyecanlı mısın aileni bayadır görmüyorsun?'

'Yok be Pars, heyecan falan kalmadı. Alıştım hem küçüklükten beri ayrı takıldığım için zorlanmıyorum artık.'

' Gül hanım yemekleri ayarladı, odaları ayarlandı, korumalar ayarlandı. '

' Eyvallah koçum. Sen başka işlerin varsa hallet yarım saate havaalanına geçeriz.'

Pars baş selamı verip odadan çıkmıştı. Ailem gelecekti bugün. Mücevherlerimi tanıtacağım ve satışa çıkaracağım o özel geceden sonra gideceklerdi. Dedeme inat Mardin topraklarından gitmiştim. Kalsaydım beni ağa yapacaktı biliyorum. En çok ona karşı çıktığım için kızgındı..

Hiçbir zaman ağa olmak istemedim. Bir yere bağlı kalmak istemedim. İstediğim mesleği yapmak istedim. Mücevher tasarlamak..

Sonra çok ilerledim. İyi kötü dostlar edindim. Karanlığa bile bulaşmıştım. Sadece mücevher tasarımı ile kalmadı.. Gözü kara oluşum, başkaldırışım beni Keskin yapan en büyük özelliklerdi.. kısacası Keskin olma yolunda çok bedel ödemiştim.. Mardin'in Ağası değil yeraltının Ağa'sı olmuştum..

Odanın kapı tıklatılma sesi ile daldığım düşüncelerden çıkmıştım.

' Gel Pars.'

' Keskin araçlar hazır. Çıkalım mı?'

' Çıkalım bakalım. Misafirleri bekletmek olmaz.'

Kapısı açık olan siyah araca doğru ilerledim. Şoförüm Ömer kapıyı açıp beni bekliyordu.

' Ömer, sen diğer arabaya geç koçum ben kullanacağım.'

' Tamam abi.'

' Sen İstanbul'a geldiğinden beri araba tutkunu biri oldun bakıyorum da.'

' Çalışanlarımı yormayayım diyorum fena mı?'

' Anlaşılan arada seni de araştırmam gerekecek. Değişen huyun suyun pek normal gelmiyor.'

'Abartma lan!'

Kısık sesle müzik açarak güzel havanın da tadını çıkarmıştım. Havaalanına doğru yola çıkmıştık. Yaklaşık On beş dakika sonra gelmiştik. Misafirlerim birazdan burada olurlardı.

Oturduğum yerden yavaşça kalkıp karşıdan bana gelen topluluğa bakıyordum. Annem, babam ve kız kardeşim ellerinde valizlerle geliyorlardı. Pars hemen üç kişi yollayarak valizleri aldırmıştı.

Safir'in Keskin'i ( +18 ) (Tamamlandı)Where stories live. Discover now