Chester x Y/N

3

Basketbol sahasının olduğu çimenlik yola girdim. Yerdeki taşlar üzerinde yürüyordum. Aralarında boşluk olduğu için oraya basmamam gerekiyormuş gibi hafif zıplayarak yürüyordum. Yere baktığım için de önümü görmüyordum. Sonra birden bir şeye çarptım. Kafamı kaldırdığımda karşımda Chester duruyordu. Bir anda belimden tutup kendine yaklaştırdı.

"Vay yolun buralara düşer miydi ya"

Hâlâ bulunduğumuz pozisyonu algılamaya çalışıyordum. Cevap veremedim yüzüne salak salak baktım sanırım. O an hiçbir şey düşünemedim.

"Hey.. Şaka yaptım. HEEYY İYİ MİSİN"

"AY İYİYİM" dedim ve Chester'ın boşluktaki elinden tuttum. Arkamı döndüm ve koşmaya başladım. ÇÜNKÜ NE YAPACAĞIMI BİLEMEDİM.

"AY ANANI SİKİYİM NOLUYO"

"ŞURDAKİ BANKA KOŞMAMIZ LAZIM"

"NİYE YA DAHA YENİ ANTRENMANDAN ÇIKTIM"

Bankın önüne geldiğimizde durdum fakat o hâlâ elimi tutuyordu. Nefes nefese kaldığım için ağzımdan soluyordum.
Kıkırdamaya başladı ÇÜNKÜ YORULMAMIŞTI BİLE.

"Ayh olcem"

"Ay aman 10 metre koştuk nolcak"

"Ben her gün tazı gibi koşmuyorum benim için başarı"

"Neyse niye koştuk buraya"

Ve o anda bunu hiç düşünmediğim aklıma geldi. VE HÂLÂ ELİMDEN TUTUYORDU. Tam ananı sikiyim ne dicem bu cocuga derken banka bi kedi atladı.

"AY YERİM SENİ" dedim ve Chester'ın elini bırakıp kediyi sevmeye başladım.

"Niye geldik lan soylesene"

"Ya Chester şunun tatlılığına bak" dedim. Bankın hemen önüne çökmüş kediyi seviyodum tek elimle. Sonra bir anda Chester da bankın önünde çöktü ve kafasını banka yasladı.

"Bende çok tatlı değil miyim beni de sev"

Büyük ihtimalle kırmızıya dönmüştüm. Mandy'le ayrıldıklarından beri kendime verdiğim bir söz vardı ve şuan onu kırıyordum.

Boştaki elimi Chester'ın saçlarına daldırdım.

"Hayatımda gördüğüm en tatlısı" dedim ve saçlarını sevmeye başladım. Bu hareketimi beklemiyor olacaktı ki bir anda gözleri açıldı ve yanakları hafif kızardı. Sonra kedi birden Chester'a pati attı.

"aglama kedi o benim" dedi ve elimden tutup öptü. Büyük ihtimalle benim yanaklarım kızarmıştı bile. Kedi tıslayıp banktan atladı ve yürümeye başladı.

"Hadi gidelim artık"

"Tamam" dedi ve ayağa kalktı. Ben de kalktım ve yürümeye başladık.
Neyse ki neden geldiğimizi sormuyordu artık.

"Ee 'SANDY'LE MUHABBETİNİZ' nasıl geçti"

Göz devirdim ve cevapladım: "Tabii ki güzel geçti yani kısmen"

Yüzünde meraklı bir ifade oluştu.

"Neden noldu ki Leon'lar kazanmış bize fotoğraf attı"

"Yok ondan değil de.. boşver ya"

"Şu saatten sonra boşveremem anlat"

"Pf Mandy'le kavga ettik biliyosun zaten"

"Ben mesajda tassak geçiyosun sanmıştım" dedi ve iç çekti.
Yüzü düz bir hâl aldı. Mandy'nin onu çok etkilediğini biliyordum o yüzden daha önce birlikte hiç Mandy hakkında konuşmadık.

"Bir şey yaptı mı"

"Hayır ama sanırım Sandy'le araları kötü"

"Neden Sandy herkesle iyidir genelde"

"Bir şey hakkında konuşuyorduk Mandy'den söz açıldı ve Mandy bizi duydu. Sandy de beni korumak için biraz açık konuştu"

"Bence Mandy kafayı Sandy'e değil sana takmış"

"Bilmiyorum ama en yakın arkadaşımı kaybetmek beni çok üzüyordu. Onun bu duruma hiç üzülmediğini fark ettigimde benim için bitmişti zaten"

"Mandy seni değil gücünü seviyordu"

"Nasıl yani"

"Beni de onun için istedi zaten.. Onun birini sevmesi için o kişinin rağbet görmesi gerek"

"Yani çok arkadaşımız olduğu için mi bizimle yakındı diyorsun"

İç çekti. Bu bizim bitmiş arkadaşlığımız üzerine ilk konuşmamızdı. Biz üçümüz çok yakın arkadaştık ama nasıl buraya geldik bilmiyordum.

"Bak Mandy'yi gerçekten seviyordum hatta o da beni gerçekten seviyordu ama onun amacı bizi elinde tutmaktı"

"Chester biz 4 senedir arkadaştık kaç kere bizde kaldı.. Babamın sevdiği tek arkadaşımdı ya"

"Sana bir şey diyim mi onun benle sevgili olmasının tek nedeni sendin. Bizim yakın olmamızı kıskandı çünkü"

"Hayır Mandy onu çok sevdiğimi bilirdi"

"Fakat benim seni daha çok sevdiğimin de farkındaydı. O bizim favorimiz en sevdiğimiz olmak istiyordu, o en sevilen olmak istiyordu. Şuan okulda sadece görünüşleri için sevilen kızlarla neden takılıyor sanıyorsun"

"Of bilmiyorum Chester"

Elimden tuttu ve gülümsedi.

"Kimse bizi ayıramaz"

Gülümsedim. Kalbimin ısındığını hissettim.