Tesadüf

12. BÖLÜM

Ali: Sonunda konuşmayı kabul ettiğin için o kadar mutluyum ki Beste.

Doğukan'ı uyuz edicem diye şu halde olduğuma inanamıyorum. Camdan dışarıyı gördüğümde sağanak yağmur yağıyordu.

Beste: Bu seni affettiğim anlamına gelmez. Sadece dinliyeceğim. Günlerdir peşimde dolaşıyorsun.

Bahçeye indik.

Beste: Şu yağmura bak!

Ali: Şurda çardak var. Koşabiliriz?

Beste: Başka çaremiz de yok sanki?

Sırıttı. Hızlı adımlarla çardağa gittik ve oturduk.

Beste: Konuşalım bakalım.

Ali: Ben senden çok kez özür diledim biliyorsun. Beni asla affetmeyeceğini biliyorum.

Kafamı salladım.

Ali: Beste ben böyle olsun istemezdim gerçekten.

Beste: Neden yaptın?

Ali: Anlamadım?

Beste: Sana inanmıştım. Benim ailem oldun. Seninle birlikte olmam için aylarca peşimden koştun. Sonunda beni kendine aşık ettin. Bu kadar güzel bir ilişkimiz varken, sonunuzun böyle olacağını bildiğin o kıza neden koştun?

Ali: Ben.. Hataydı. Hataydı Beste. Ben hep seni sevdim. Hala seni seviyorum.

Beste: Seviyordun ama cinsel bir ilişkiye hazır olmamam seni sıktı dimi? Bu yüzden ona gittin.

Ali: Çok pişmanım Beste. Ben sensizliği geç anladım biliyorum. Sonradan anladım ki aşk sadece cinsellikten ibaret değil.

Sahi, aşk sadece cinsellikten ibaret değil. Cinsellik 10 dakikalık bir zevk için olmamalı, aşk için olmalı. Sadece sevişmemeliydi insanlar. Sevişirken birbirlerini sevmeliydi, ruhuna dokunmalıydı. Bunu da sadece birbirini seven insanlar yapabilirdi. Doğukan'ın beni sevmediğini burdan anlamalıydım. Ne yazık ki, acemiydim.

Beste: Ama çok geç farkettin Ali. Ben seni o kızla gördüğüm an senden vazgeçtim. Bence sende benden vazgeçmelisin artık.

Ali: En azından affet beni. Nefret etme.

Sanki karşımda eski Ali'yi görüyordum.

Ali: Seni asla sevmemiş olsaydım, tek derdim seks olsaydı, sana nasıl öyle yaklaşırdım? Nasıl rol yapabilirdim Beste? Niyetim belli olurdu.

Doğukan'ın niyeti belli miydi, ben mi kördüm?

Beste: Anladım. Derdin buysa eğer, affediyorum. Ama sadece sınıf arkadaşıyız.

Kafasını salladı buruk bir yüz ifadesiyle. Belki bir çoğunuz bana kızacak ama, ona olan sinirimi yanımda taşımamın bir anlamı yoktu. Onun beni uykusuz bıraktığı gecelerin intikamını onu affetmediğim günlerde almıştım zaten. Şimdi ben kendi hayatıma bakıyorsam, onun da kendi hayatını yaşaması için gereken şey, vicdanını benim onu affetmemle rahatlatmasaydı. Önündeki tek engel de kalkmıştı. Şimdi vicdanı rahattı. Ali'yi tanıyordum. Gerçek Ali'yi. Kafasındakileri toparlayamadan uyku uyuyamaz, hayatını yaşayamazdı. Doğru olanı yapmıştım.

Ali: Teşekkür ederim.

Sırıttım. Hava kararmaya başlamıştı.

Beste: Artık kalksak iyi olur.

Ali: Nasıl istersen.

Ayaklandık. Dışarda hala yağmur yağıyordu. Gidecekken kolumdan tuttu.