Hudutsuz sevda HALZEY sahneleri

Ölümle yaşam arasında

Umarım beğenirsiniz okuduktan sonra yorumlarınızı bekliyorum keyifli okumalar. Halil Nihatın elindeydi.Yavuz eve geldiğinde olanları anlattı.Leyla Halilin Nihata teslim olduğunu öğrenip hemen Zeynebi arayıp her şeyi anlattı. Zeynep Halilin Nihatın elinde olduğunu duyup ağlamaya başladı. Hemen odasından salona gelip abisiyle annesine olanları anlatıp hızlıca çıkıb Halilin evine geldi. Sema,Turan,Osman ve Eda kış bahçesinde oturup sohbet ediyorlardı. Olanlardan kimsenin haberi yoktu. Derviş dayıyla Oğuz gizli odada konuşuyorlardı. Osman araba ışıklarını görüp hemen kapıya doğru kalktı,diğerleride onun peşinden. Gelenin Zeyneple abisi olduğunu gördüler. Onları karşılamaya çıktılar.Zeynep ağlayarak arabadan inip yanlarına geldi. Her kes Zeynebin geldiğine önce sevinmişti. Ağladığını gördüklerinde ne olduğunu sordular. Bu sırada Oğuzla Derviş dayı sesleri duyup yanlarına geldi. Zeynep Halilin Nihatın elinde olduğunu söyledi. Oğuz hemen Mecnun binbaşıya haber verdi. Semalar Zeynebi sakinleştirmek için içeri götürdüler. Sema Zeynebe su içirtti. Neler olduğunu sordular Zeynebe. "Bende tam bilmiyorum Leyla aradı Nihat Dursunu almış karşılığında Halil İbrahimi istemiş Yavuza söylemişki Halil İbrahimi yanıma getir Halil İbrahimle konuşmuş Yavuz sonrada birlikte gitmişler Yavuz babasını almış Halil İbrahimde teslim olmuş benim bildiğim bu Allahım lütfen Halil İbrahime bir şey olmasın" dedi Zeynep. Semayla Eda "amin"dedi. Derviş dayıyla Oğuz jandarmaya geçti Mecnun Binbaşıyla konuşmaya. Olanları ona anlattılar. Plan kuruyorlardı. Fikrette Dursunlara gitti olanları Yavuzdan öğrenmek için. O sırada Nihat Halilin boynuna zinciri takmış,işkenceye başlamıştı bile. Ondan kime çalıştığını,kim olduğunu soruyordu. Ama Halil cevap vermiyordu. Halil konuşmayınca Nihat adamlarına işkenceye devam etmelerini,konuştuğunda onu çağırmalarını ve ondan dikkatli olmalarını kaçmasına müsaade etmemeleeini söyleyip çıktı. İçeride 10-15 kişi vardı. Halil ordan nasıl kurtula bileceğini düşünüyordu. Sonra bir ses geldi.Her kes sese taraf dönünce Halil ayağa kalkıp zinciri eline dolayıp adamları dövmeye başladı. Derviş dayı,Mecnun binbaşı ve Oğuz Halili kurtarmaya gelmişti. Adamları öldürdüler. Derviş dayıyla Oğuz Halili alıp eve doğru yola çıktı.Mecnun binbaşı da evdekilerin haberi olmasın diye onlarla gitmedi. Yoldayken Derviş dayı Turanı aradı. Halili bulup eve geldiklerini ve pansuman malzemeleri almalarını söyledi. Turan gelip Zeyneplere Halilin kurtulduğunu söyledi. Kızlar bir birine sarıldı. Turan eczaneye gitti,Osmanı da kızların yanında bıraktı. Derviş dayılar geldi. Arabanın sesini duyar duymaz bahçeye çıktılar. Zeynep koşarak arabanın yanına geldi. Oğuz Halile arabadan inmesine yardım etti. Zeynep Halil arabadan iner inmez ona sarıldı. Ağlayarak "çok korktum sana bir şey oldu diye özür dilerim özür dilerim seni bıraktığım için bi daha seni asla bırakmicam"dedi Zeynep daha sarılarak. Halilde ona sarılıp"iyiyim ben merak etme"dedi. İçeri geçtiler. Halili salona götürüp kanepeye oturttular. Zeynep yanına oturup elini tuttu. "Sema bi Turanı arasana,nerde kaldı"dedi Zeynep."Tamam canım arıyorum"dedi Sema ve hemen Turanı arayıp konuştu. Kapattıktan sonra "kapıya yaklaşıyorum dedi " dedi Sema. "Halil İbrahim yüzünü yıkamamız gerek,pansuman yapmalıyız,yaran mikrop kapar lavaboya kadar yürüye bilirmisin"dedi Zeynep."Zeynep su getirelim bezle burda temizlesek?"dedi Sema."Gerek yok yürürüm ben Zeynep"dedi Halil. Zeynep Halile yardım etti kalkması için.Kalktıktan sonra elini omzuna atıp odalarına çıktılar. Zeynep Halili lavaboya götürüp yüzünü yıkadı. Sonra getirip yatağa oturttu.Yüzünü kuruttuktan sonra yanına oturdu."İyi misin?Canın çok acıyormu?"dedi Zeynep. Halil Zeynebin onun için endişelendiğini görüp elini tutup"İyiyim Zeynep gerçekten sen nerden duydun?"dedi Halil. Zeynep "Leyla söyledi Dursun amcayı kurtarmak için dayıma teslim olmuşsun çok korktum Halil İbrahim dayım seni aldıysa yaşatmazdı bunu düşünmek bile benim için nasıl bir şey tahmin edemezsin"dedi. Halil elini Zeynebin elinden çekip"niye korktun benim için yani istemediğin adam için niye bu kadar endişeleniyorsun ki?"dedi. Halil aslında Zeynebin onu hala sevdiğini biliyordu ama ondan bunu duymak için zorluyordu onu. "Özür dilerim Halil İbrahim çok özür dilerim seni terkettiğim için sana yaşattıklarım için her kesin içinde boşanmak istiyorum dedim sana haber vermeden yine gelip bana seni istiyorum dedin ben yine seni incittim boşanma kağıtlarını imzalattım çok özür dilerim Halil İbrahim ama bilki ben seni çok seviyorum ve hayatım boyunca bu değişmeyecek"dedi Zeynep. Halil istediği cevabı almış gülümsemeye başladı ve "iyi"dedi sadece. Zeynep şaşırmış suratla "bu kadar mı?"dedi "Ne bu kadar mı?"diye Halil sordu. "O kadar şey söyledim özür dilerim dedim seni seviyorum dedim karşılığında sadece bu kelimemi (iyi)?"dedi Zeynep.Halil neyi kastettiğini biliyordu ama onu sinir etmek böyle davranıyordu. Sonra dayanamayıp güldü. Zeynebin saçını okşayarak "bende seni seviyorum Zeynebim niye böyle yaptığını biliyorum o gün söylediğim gibi ben sadece seni istiyorum seninle bir ömür istiyorum ama bir şeyi çok merak ediyorum"dedi Halil."Neyi?"diye sordu Zeynep. "Kocana kız bulmak nedir Zeynep ya?Nasıl böyle bir şeyi yaparsın?"dedi Halil. "Ne yapayım hayatına devam et istedim"dedi Zetnep."Sensiz benim bi hayatım ola bilir mi Zeynep?"dedi Halil."Didemle yemek yerken gülüp eğlenirken hiç öyle durmuyordun ama iyi hatırlattın"dedi Zeynep."Ne yapayım o gün çok sinirliydim sen boşanma kağıtlarını önüme koydun eve geldim Semayla Edanura söylediklerini anlattım onlarda Didem mevzusunu anlattı birazda sinirlenip gidip Dideme yemek teklifi ettim inadımı biliyorsun"dedi Halil. "O da dünden razıymış seninle yemek yemeğe"dedi Zeynep biraz kıskanç biraz da sinirli bir ses tonuyla. Halil gülümseyerek "sen kendi bulduğun klzdan mı kıskandın beni"dedi. "Kapatalımmı artık bu konuyu?"dedi Zeynep. Halilin ağrıları vardı. Zeynep zor ayakta durduğunu görüp"üstünü değiştirelim rahat rahat dinlen"dedi.Kalkıp dolaptan Halile kıyafet getirdi giydirip yatağa yatırdı."Ben bakıyım Turan gelmişmi pansuman yapmamız gerek yaran mikrop kapıcak"dedi Zeynep ve aşağı indi. "Ha Zeynep nasıl oldu Halil İbrahim?"diye Sema hemen sordu. Her kes meraklı bir şekilde Zeynebin cevabını bekliyordu. "İyi iyi Turan ala bildinmi pansuman malzemelerini?"diye sordu Zeynep "Aldım aldım buyur Zeynep"dedi Turan ve elindeki poşeti Zeynebe uzattı.Zeynep poşeti alıp teşekkür etti. Odaya çıkarken "yardım edelimmi Zeynep ?"diye Edanur sordu "Evet Zeynep yardım lazımsa gelelim bizde"diye Sema ekledi."Sağolun kızlar ama ben hallederim"dedi Zeynep ve odaya çıktı. Gelip Halilin yanına oturup önce yüzündeki yaralara pansuman yaptı.Sonra tişörtünü kaldırıp vücudundakı kızarıklara krem sürdü hem kızarıklığı geçicek hem de ağrılarını azaltıcaktı. Kremi sürdükten sonra tişörtünü tekrar giydirip yatırdı. "İyi misin çok acıtmadım canını değil mi ?"diye kendi canı yanmış şekilde sordu Zeynep. "Sen benim canımı acıta bilir misin acıtmadın"dedi Halil."Aslında acıttım da neyse ben elimi yıkayıp geliyorum hemen"dedi Zeynep ve lavaboya gitti. Geldiğinde Halilin uyuduğunu gördü. Üstünü örtüp alnından öptü. Aşağıya indi kahve almak için. Sema,Edanur,Turan,Osman ve Oğuz oturmuş kahve içiyordu. "Zeynep nasıl Halil İbrahim"diye sordu Osman "iyi Osmanım iyi uyudu"dedi Zeynep ve gelip yanlarına oturdu."Ee siz nasıl oldunuz barıştınız mı?" diye Sema sordu.Zeynep gülümseyerek "barıştık"dedi. Her kes bu habere sevinmiş Zeynebe hoş geldin evine tekrar diye sarılıyorlardı. "Ben bi kahve alıyım kendime"dedi Zeynep "sen otur ben yaparım "dedi Sema. Zeynep ona teşekkür etti. Sema mutfağa gitti.Kahve yapıp getirdi Zeynebe verdi. "Eline sağlık canım "dedi Zeynep "Afiyet olsun"dedi Sema."E Zeynep Halil İbrahim bir şeyler anlattı mı sana?'diye Oğuz sordu "hayır anlatmadı sabah konuşuruz dedi sadece"dedi Zeynep "Eee siz ne konuştunuz peki?"dedi Sema meraklı meraklı "ay ne konuştularsa konuştular Sema barışmışlar işte her şeyi merak et "dedi Eda ve hepsi güldü. Zeynep kahvesini bitirip "e ben Halil İbrahime bakıyım size iyi geceler"dedi."Hadi koş koş uyandığında seni görmese endişelenir"dedi Sema gülerek "Semaa!"dedi Zeynep "iyi geceler Zeynep"dedi Eda. Zeynep odaya çıktı. Gelip Halilin yanına yattı. Sabah oldu Eve mahkemeden bi belge geldi Halil İbrahim adına. Sema alıp kağıdı imzaladı. Her kes kış bahçesinde oturmuş kahvaltı yapıyordu. Sema gelip belgeyi Halil İbrahime verdi. Zeynep ne olduğunu biliyordu ve bunu yaptığına çok üzgündü. Halil kağıdı açtığında mahkeme celbi olduğunu gördü.Boşanma davasını açmıştı Zeynep. Kağıdı okur okumaz Zeynebe baktı. "Halil İbrahim ben o gün sen imzaladıktan sonra davayı açtım çok özür dilerim"dedi Zeynep "tamam canım önemli değil artık "dedi Halil "barıştığınıza göre bir problem yok mahkemede düşer değil mi?"diye sordu Sema "yani düşmesine düşerde yine de mahkemeye gitmemiz gerekicek"dedi Zeynep "tamam gideriz biz boşanmaktan vazgeçtik deriz olur biter"dedi Halil.
1hafta geçti. Mahkeme günüydü. Tüm gençler toplanmış mahkemeden sonra restoranda kutlama yapmayı planlamıştılar.Bu yüzden Fikret,Yavuz,Leyla,Elif,Şota,Osman,Turan,Sema,Edanur,Oğuzda mahkemeye gelmişlerdi. Duruşma salonuna geçtiler. Hakim geldikten sonra boşanmak istemediklerini söylediler.Mahkeme bittikten sonra salondan çıktılar Her kes gülüp eğleniyordu. Halil ve Zeynebe şaka yapıyorlardı. Sonra Zeynep Fikrete sarıldı. Karşıdan biri gelip Halile ateş etti. Sesi duyar duymaz Fikret Zeynebin önüne geçti.Adam bir kurşun daha sıktı Halile. Zeynep ağlayarak Halilin yanına gelip başını dizinin üstünün yatırdı yarasını bastırıyordu.Her kes Halilin etrafına oturmuştu.Zeynep ağlıyarak "Halil İbrahim"diye bağırdı.

İlk bölüm burda biter keyifli okumalar.