16.Bölüm🧚🏻‍♀️

21.7K 1.4K 691
                                    

"Galiba çenem çıktı. O ne biçim tokat lan ?" Çenesini tutup bana kötü kötü bakan kişiye göz devirdim. Ömer abi ile yaşıt gibiydi. Tokat atınca aniden ayağı kayıp yere düşmüştü. Hani o küçücük tokat ile nasıl yere düşersin? Ayrıca adam dev gibi. Benim üç katım falan. Ben ondan uzaklaşınca Ömer abi direkt aşağıya inmişti ve elinde silah vardı.

Silahı gördüğüm an gözlerim şokla açılıp ellerimi kaldırdım. Ömer abi ise uykulu gözlerle silahı bir bana bir yerdeki kişiye doğrultuyordu. Ardından evin diğer üyeleri de indi. Batu'nun elinde yastık Bartu'nun elinde kalın bir kitap ve Özgür'ün elinde sopa vardı.

"Ne oluyor burada? Oğlum indir o silahı. Çocuklar o elinizdeki ne ? Kızım niye bağırdın?" Doğan Bey'in peş peşe sorması ile ona döndüm.Ömer abi silahı indirdi ama kısık gözlerle bize bakıyordu. Her an uyuyacak gibi...

"Baba Peri bağırınca Anna Karanina kitabını aldım. Lazım olur diye." Bartu'nun konuşması ile yerdeki kişi "Onu benim kafama mı atacaktın köpek?" diye bağırdı. Serpil Hanım şokla ona bakıp "Oğlum." demişti.

"A-abi." Batu şaşkınlıkla elindeki yastığı yere düşürdü.

"Akın. Oğlum . Gelmişsin.

Akın denilen kişi uzandığı yerden kalktı. "Biri olayı düzgünce anlatabilir mi ?" dedim. "Bu bücür bana vurdu. Yalnız eli bayağı sertmiş. Aklınızda bulunsun. Sakın kızdırmayın. " deyince Bartu ve Batu güldü.

Ben anlamsızca onlara bakarken Barış "Peri ellerini indirsene." dedi. Ellerimin havada olduğunu unutmuştum bile. Hızlıca indirdim. Serpil Hanım dolu gözlerle merdivenden indi. Yavaş adımlarla onun karşısına geçti. Onunda gözleri dolmuştu. "Annem."

Tamam. Anladığım kadarıyla yeni bir abi ama niye önceden söylemediler ki ? Serpil Hanım direkt ona sarılmıştı. O da sıkıca sarılıp saçından öptü. Biri omzuma dokununca irkilip ona döndüm. "Peri daldın." Ömer abi gelmişti.

Doğan Bey'de onun yanına gidince Ömer abiye "Bu adam..." cümlemi bitiremeden "En büyük abin." dedi. Kırgın gözlerle ona baktım. "Niye daha önce söylemediniz ?" dedim. "Oturalım. Her şeyi anlatacağız. " dedi.

"Abi." Batu koşarak ona sarılmıştı. Bartu'da peşinden gitti. İkisi ondan ayrılınca onun kafasına aniden yastık geldi. "Madem geliyordun niye sabah gelmedin? Rüyamın içine ettin." Özgür yastık atmıştı.

Barış da ona sarılınca kolunu açıp Özgür'ü çağırdı. Onunla da sarılıp bu sefer Ömer abi yanına gitti. Yüzünde buruk bir tebessümle karşındaki adama sıkıca sarıldı. "Abim çok özledim."

Ben bir köşede öylece dururken onlar sarılıyordu. Niye daha önce söylemediler ki ? Ben düşüncelere dalmışken Serpil Hanım "Kızım salona geçelim. Her şeyi anlatacağız." dedi. Onu başım ile onayladım. Kimseyle göz teması kurmayıp salona geçtim. Tekli koltuğa oturunca diğerleri de oturmuştu. "Kızım biliyorum şaşkınsın. Ne desen haklısın. Be-" Doğan Bey'in sözünü bölüp "Baba ben anlatsam daha iyi." dedi.

Ona dönünce yanağının hafif kızardığını gördüm. Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım.

"Ben senin en büyük abin Akın. Geçen sene tedavi için yurt dışına gittim. Ne tedavisi diyecek olursan beynimde tümör vardı. Buradaki doktorlar yaşama şansımın az olduğunu söylemişti. Bende yurt dışına çıktım. Ameliyat oldum. Riskli bir ameliyattı. Zaten ameliyattan sonra iki ay boyunca yürüyemedim ya da çoğu fiziksel hareketi yapamadım. İki ay boyunca annem ve babam yanımdaydı. Yürümeye başlayınca Türkiye'ye dönmelerini istedim. Tabi itiraz ettiler ama bir şekil ikna ettim." Derin bir nefes alıp sözlerine devam etti." Onlar geri döndüler ama ben orada kaldım. Tamamen iyi olunca geri dönecektim. Birkaç ay kaldım. Kendimi tamamen toparlamıştım. Geri dönecektim. Sonra Burcu'nun karıştığını öğrendim. Gelmek istemedim. Yanlış anlama senin yüzünden değil. Sadece kötü bir ruh halindeydim. Annemlereden de ben istedim benden bahsetmeyin diye. Gelmeyecektim ve bahsetse senin benim yüzümden gelmiyor diye düşünmenden korktum. Tamamen iyi olunca kendim kardeşim ile tanışmak istedim. Lütfen onlara kızma." dedi.

Üçüz Derken | Tamamlandı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin