" nasıl yani sen beni takip mi ediyorsun"
Hayır hayır olamaz diye geçirdim içimden olamazz." Evet prenses ediyorum sonuçta müstakbel eşim sin değil mi"
" Aa tamam bunu kimseye söyleme yoksa fena olur""söylemek isteseydim söylerdim zaten prenses korkma"" "tamam beliki bir şey istiyorsun soyle" "akıllı kızsın sevdim bu yönünü"
Sen sevsen nolur sevmesen nolur sanki"neyse soyliyim benle birlikte sarkız tavernasina geliceksin"
Sarkız tavernasina sapıklar geliyordu bu yüzden istemiyorum ama sanırım mecburum"orayı biliyorum ve sapikkların olduğu bir yere beni kullanmak için götüreceğini tahmin ediyorum yoksa niye oraya gelmemi isteyesin ki""doğru bu yüzden istiyorum senin karşılığında.. bunu bilmene gerek yok"
"Söylesene!"
"Maalesef pirenses söyleyemem"
Bu çocuk beni delirtmek için mi gelmişti buaraya
"Tamam.Geliyorum ne zaman"
" Bugün akşam saat 00.00' da sarkız tavernasinda ol"
" Tamam"
Arkamızda ki kardeşi zein herşeyden habersiz sadece bizim kralliğimizda bulunan sinis adlı mor çiçeklere bakıyordu zein nin yanina gittim ve"galiba bitkilerle ilgileniyosun" dedim kız ise"Evet bitkiler ilgimi çekiyor onlarla birlikte kendimi huzur da hissediyorum" zein abisinin zıttiydi çok güzel ve nazik bir kızdı"bu çiçekler sadece bizim kralliğimizda yetişiyor daha önce gördün mü?""evet ismi sinis 3 yaşındayken opaliyus krallığına gittiğimizde gördüm hiç birşeyi unutmam bu çiçeği çok sevmiştim bu yüzden her yerde aradım ama bulamadım bu yüzden şaşırdım biraz" opaliyus krallığında olduğunu bilmiyordum aslında, zein için sinis çiçeğinin bir tanesini kopardım"Al burda çok zaten bunlardan başka ilgini çeken bir çiçek olursa gönül rahatlığıyla koparabilirsin""çok teşekkür ederim""bişey değil" o anda babam bizi çağırdı yanına gittiğimizde gittiklerini gördük kaius bana göz kırptı ve oda babasının arkasından çıktı zeinde bana el salladi tekrardan teşekkür edip çıktı
Babama yorgun olduğumu ve akşam yemeğine gelemeyeciğimi söyledim ve odama çıktım bir plan yapmalısın Mierra diye düşündüm kendi kendime bunu kimseye soyleyemezdim en yakın yardımcım sin'e bile soyleyemezdim her gece odama gelirdi yatmadan önce gelmemesi için tembihlemem lazımdı bu yüzden sin'i çağırdım sin odaya geldiğinde nefes nefeseydi "beni çağırmış siniz efendim"sin iyi misin nefes nefese kalmişsin" iyim efendim kardeşim hearlod vion krallığının prensi en yakın arkadaşınız dissian'nin geri dönucegini soyledi bu yuzden hazırlık lar başladı da""Neeeee" diye bağırdım "diss geri dönüyorr" benim en yakınim bebekligimden beri herşeyimi bilen dostum kardeşim diss geri dönüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kılıçların Efendisi
Fantasy6 yaşında küçücük bir kız çoğunun gerçek lerle yüzleşmeyi öğrenmesi ve hayatina suikastçı olarak devam etmesi ile aşk denilen duyguyla tanışması ve hayatında kaldığı en zor mucadelenin icinden çıkmaya çalışmasi