Ya remsen beni bu bar köşelerindeki, odalarından birine götürücekti ya. Ben nasıl bi işe düşdüm? Bu adam geeçekten manyaktı. Ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. Eyer ağlaram dalga geçicek, alay edicekti. Ona istediğini veremezdim. "Evet! Geldik odamızaa" diye söylediğinde yüzüne tokat atdım. "Sen salakmısın? Ha bu nasıl bi terbiyessizlik?" Söyleyince " bebeyim merak etme bizdan olucaklardan sende zevk alıcaksınn." Söyleyince napıcağını anlamıştım. "Asla, asla bana dokunamazsın" dediğimde sırıtarak "ne yo biraz önce beni izlerken , gülümserken öyle gözükmüyordun? Şimdi ne ara bana düşman kesildin bebeyim?" Söyleyince resmen içim karardı.Ve bana yaklaşmaya çalışıyordu. Üzerimde olan kısa elbisenin atkılarına tutunduğumda, duramayıp, çığlık atdım. " Ya canm yapma böyle seni kimse kurtaramaz" dediğinde dahada yaklaşmaya başlıyordu. Dudakları boynuma taraf gitdiğinde , nefes alış verişini hiss ediyordum. Kalın erkeksi bi kokusu vardı. Kokusu cidden çok güzeldi. Bi insanın her şeyi nasıl bu kadar mükemmel ola bilirki? Bir an kendimi anın lezzetine brakmak isterken, kendine gel Mavi olamaz böyle bisey, bu adam resmen sapık ya , senden sadece kullanıcak diye kendimi uyardım. Bu kendime geldiğimde yine bu adamdan korkmaya başladım. "İsmin ne?" Diye sordu. "Sana ne?" Diye cevaplayınca "soruma cevap ver! İsmin ne?" Diye ikinci kes sorduğunda, "Mavi" diye cevap verdim. "Çok hoş ismin var. Benimkide Davi" söyleyince "Biliyorum" demiştim. Hay cidden salakım ya nasıl biliyorum diye bilirdimki,? "Nereden?" Sorduğunda biraz elim ayağım dolaştı. Haa " biraz önce dedin ya Davi silva santos" dedim. İyki biraz önce ismini söylemişti yoksa cidden napardım ya ben? "Haa unutmuşum" dedi. "Tamam bu kadar oyun yeter" diye söylediğinde şaşırdım. "Ne oyunu?" Sordum. "Kimsin? Kimin adamısın?" Sordu. Nasıl yani? Kimin adamısın ne? Hiç bir şey anlamamış yüzüne bakıyordum. "Davi sen kimsin? İşin ne ya? Ben biç bir şey anlamıyorum? Ben neden kimsenin adamı olucakmışımki?" Sorduğumda "Sanki bilmiyorsun Mafyayım ben. Mafya Davi silva Santosum" söylediğinde hayal kırıklığına uğramıştım. Nasıl mafya ola bilir? Ben kime bulaşmışım? Tanrım napıcam ben? "Neyse güzelim, şu cezanı vereyimde senin sonra senin kim olduğunla uğraşırım" söyleyip bana dokunmaya başladığında, kızların sesini duydum "Mavi nerdesin? Bizi duyuyormusun?" Seslerini duyunca umutlanarak "Burdayım" die bağırdım. Bacağımı kapıya vurarak çılık atmaya başladım. "Yardım edin" bağırmaya başlayınca davi ağzımı tuttu. Ama buna ramen kızlar burada olduğumu fark etdiler. "Mavi burdamısın?" Diye seslendiler. Sonra kapıyı açtılar. Galiba Davi kapıyı kapatmayı unutmuşdu salak. Ece hemen Daviyi itip "salakmıdır nedir ya? Kim bu sapık?" Diye bağırınca, serenay " ece gel maviyide alıp buradan uzaklaşalım, belliki tehlikeli biri" söyleyip, oradan hemen koşarak ayrıldık. Yolam bi taksı bulup, arabaya oturduğumuzda Ece "Kızım sen salakmısın? Bu adam kim ? Odasında ne işin var ya senin?" Söyleyince kendimi tutamayıp ağlamaya başladım. Ardından serenay "tamam ya ece biz bile anlamadık durum ne ? Neden kızın üzerine hemen gidiyorsun ya?" Devam etdirdi. "Kızlar tamam kavga etmeyin, iyi değilim eve gidelim konuşuruz." Göz yaşlarımı silerek söyledim. Eve geldiğimizde Serenay kapıyı açıp, işaretle eve geçmemi gösterdi. Ben içeri geçtikten sonra ardından kendileri girip, kapıyı kapatdılar. Sonra ardından ece "Hayatım üzülme lütfen, ama sana kızmakta haklıyım. Ya sana bisey olsaydı biz napardık ha? Hiç düşündünmü bunu? Bak şimdi sen git banyo yap, üzerini değiştir gel. Rahat-rahat konuşalım, bu adam kimmiş? Seninle ne işi varmış? Bi çözmeye çalışalım ha? Hadi git sen kendine gel bi, bede sana sıcak bi kahve yapayım." Söylediğinde onaylayıp yanlarından ayrıldım. Sonra kapıyı kapatıp, kapıya yaslanarak ağlamaya başladım. Neden ya neden hep ben? Bi insana karşı hoş duygularımın olması olmazmı? Olsa neden hep kötü bi belayla işle hep karşılaşıyorum ya ben? Hayatımda ilk kez bi erkeye bu kadar ilgi duydum, duyudumda sonu kötü oldu. Of Tanrım ya. Söylendikden sonra duş aldım. Sonra kızların yanına gittim. Kızlar beni salonda oturmuş bekliyorladı. Serenay "nasılsın hayatım? Daha iyi ola bildinmi" diye sorular sormaya başladığında ecede merakla cevablarımı bekiliyordu. "Evet iyiyim kızlar merak etmeyin. Sadece dinlenmek istiyorum o kadar." Diye söylediğimde ece "tamam sorun yok biraz dinlen yarın bu konuyu konuruz diye konuyu kapatdı. Serenay "iyi geceler bebeyim" söylediğinde "sizede canlarım" söyleyip odaya gitdim. Uyuyamıyordum. Gerçi bugün olanlardan sonra nasıl uyuya bilirsem? Hayatımda bu kadar beni şaşırtıp, yanıltıcak, kalbimi kırıcak bisey yaşamamıştım. Tabii, her şeyinde bir ilki oluyo ve ilkler hiç bir zaman unutulmuyor. Hep düşüncelerimizde yer alır. Ama bu farklı ola biliyo, bazıları kötü akılda kalır, bazılarıysa iyi akılda kalır. Benimkiyse Kötü olandı tabii. Bu düşünceleri düşünerekten gözümden bir damla yaş aktığını fark etdim. Göz yaşımı sildiğim gibi bu düşünceleride aklımdan silmek istiyordum. Bunları düşüne - düşüne uykuya dalmıştım.
Davi Silva Santos :
Seni bulucam Mavi. Merak etme. Kimsin? Neden önüme çıktın, her şeyi öyrenicem. Kaanı arayımda, telefonum nerde? Ha buldum. "Alo kaan şu kız hakkında bilgileri daha çabuk öyrenmel istoyorum nerdeyse yarına masamda olsun bilgiler." Söylediğimde "Abi yarına tüm detayları yetişdirme şansım az" dediğinde sinirlenip "kaan ne dediysem onu yap, sinirimi bozma benim" söyleyip kapatdım. Çok sinirliydim. Mavi nedense aklımdan çıkmıyordu. Ama neden? Sıradan bi kızdı zaten. Hayatımdaki olan kadınlardan farkı olmayan, ürkek bi kızdı. Onu neden bu kadar düşünüyordumki,? Onu bulmam gerek, onu bulduktan sonra karar vericektim bu kıza ne yapacağımı. Bunun içinde hemen işe koyulmam lazımdı. İlk önce nerde olduğunu bulmam gerekiyordu. Sonradan taşlar yerine oturacaktı zaten.