Kayıp Çınar ve Jewel İksiri (Umudumuzun Anahtarı-1)

Giriş

Bayan Nature, savaşın ortasında evinde Önemli bir şey arıyordu, Bir yandan yanındaki sepette olan bebeğine bakıyordu, bebeği ise annesinin ne yaptığını anlamaya çalışıyordu ama çok sıkılmıştı annesi Nature ise bunu fark etmişti 
"biliyorum Fevelle her şey çok anlamsız oldu yaptığım şeyi anlamıyorsun ve sıkılıyorsun ama inan bana hepsi senin için şimdilik uslu dur"
bebek annesinin önüne gelen uzun yeşil saçlarından birazını tuttu ve güldü
Bayan Nature gülümsedi tam o sırada Evinin yakınlarından patlama sesleri ve bazı kişilerin koşma sesi duyuldu
Nature hızla bebeğinin olduğu sepeti aldı ve evin arkasında bulunan ormana doğru koştu 
arkasından gelen kişilerin koşma sesleri azalınca Bayan Nature önüne çıkan ilk derin olmayan mağaraya girdi ve bebeği oraya bıraktı boynundaki özel taşı çıkarıp bebeğin boynuna taktı ve arkasındaki kanatlarından bir tüy koparıp bebeğin kucağına koydu.
Son kez ona.. güzel bebeğine baktı ve onun anlını öptü, dolu gözlerini sakladı 
"iyi olacaksın Fevelle çünkü senin annen Nature ve baban da..."
dışarıda yaklaşan sesler Bayan Nature'nin cümlesini yarıda bıraktı
hızlı adımlar ile mağaradan çıktı ve belki de geri dönemeyeceğini bilerek çıktı.

olayların ve büyük savaşın bitmesinin ardından iki gün geçer...
Gardiyanlar duydukları ağlama sesi ile bir mağarayı inceliyordu yanlarında ise Kraliçe Ayina vardı.
"Kraliçem burada bir bebek var!"
kraliçe hızlı adımlar ile gardiyana doğru yürüdü bebeği görünce ise gözleri yaşardı
"Bayan Nature...gerçekten ölmüş olmalı, minik fevelle'yi ne olursa olsun bırakmazdı"
gardiyanlardan birisi Kraliçeye yaklaşır
"öleceğini biliyordu.. fevelleye zarar gelmesin diye onu buraya koymuş olmalı, onu bulacağımızı tahmin etmiş olmalı"
Kraliçe Ayina bebeği kucağına aldı
"aynı annesi.." dedi gardiyan bebeğe bakarken
"ama merak ettiğim bir şey var.. babası kim? Bayan Nature hiç bir erkeğe şans vermezdi"
Kraliçe sadece bebeğe bakıyordu
"ya şimdi ne olacak kraliçem?" dedi gardiyan
kraliçenin göz yaşları akmaya başlamıştı
"O benim dostumdu...öğretmenimdi.. annemdi.. kardeşimdi.."
kraliçe sakince göz yaşlarını sildi
"o beni hep korudu bu sefer onun en değerlisini ben koruyacağım"
gardiyan hemen konuşmaya başlar
"ama kraliçem.. Kral Onie be diyecek, yani izin verecek mi sizce?"
kraliçe derin nefes alır
"Evet izin verecektir sonuçta çocuğumuz olmuyor eminim Fevelle'ye babalık yapar. .hadi gidelim bebeği güvenlice krallığa götürelim"

Gardiyanlar ve Kraliçe hızlı adımlar ile krallığa doğru giderler

Kraliçe Ayina, kralın karşısında saygı ile eğildi kısaca olayı anlattı ama kralın tepkisi umut edici değildi
"benden, benim olmayan bir çocuğa bakmamı isteme Ayina, bunu ne cüretle istersin?!" 
kralın sinirli sesi taht odasında yankılanıyordu 
"ama bu çocuk farklı!" Kraliçe bu çocuk için umutluydu 
"umrumda mı? kim ki bu çocuk"
Kralın sinirli sesi hala oda içinde yankılanıyordu
"Bayan Nature'nin kızı.. Fevelle"
kral sessizleşti
"yani.. dedikodular doğru Bayan Nature öldü"
Kralın sesindeki sinir azalmıştı
"Bayan Nature öldü.. bunu görmesek te anlıyoruz"
kraliçe kafasını salladı
kral iyice çökmüş gibiydi
"tamam bu işte beraberiz Bayan Nature bana çok yardımcı oldu. bende bunun borcu olarak fevelleyi koruyucağım.. ama merakıma yenik düştüğüm bir konu var"
Kraliçe sırıttı 
"aynı şeyi düşünüyoruz .." dedi kraliçe 
ikisi aynı anda "fevelle'nin annesi Bayan Nature ise babası kim?"
kraliçe ise konuşmaya devam etti
"bana fevelle'den bahsetti ama babasından bahsetmedi "
Kral derin nefes verir
"kız nerde?"
Kraliçe arkasındaki gardiyana bakar
"bebeği getir"
gardiyan bebeği yavaşça krala doğru getirdi kral sessizce bebeği inceledi
"acaba bebeği tek başına yapmış olabilir mi? kopyası gibi... ama yüzündeki ve vücudundaki  sarı semboller var"
Kraliçe Ayina gülümsedi 
"şimdi ne yapacağız Onie"
"başka bir çocuk olsaydı seni dinlemezdim.. ama konu Bayan Nature ise onun için bunu yaparım sonuçta o benim halkımı ve krallığımı kurtardı ve ben karşılık olarak en değerli şeyini koruyacağım"
Kraliçe Ayina gülümser "onun bir aileye ihtiyacı var Onie.." kral Onie derin bir nefes aldı
"ona  baba olmamı istiyorsun... ama bilmiyorum Ayina" 
Kralın üzülme sebebi kendi rahatsızlığından dolayı asla çocuk sahip olma şansları olmamıştı
"başkasının çocuğuna kendi çocuğum gibi davranmak beni yırpalar Ayina" 
Kral arkasındaki camdan dışarı baktı Ayina yavaşça arkadan krala sarılır
"hazır çocuk meselesinden bahsediyoruz.."
Kral Onie anlamamış bir ifade ile Ayina'ya bakar
"ne demek istiyorsun?"
"belki her şey için geç değildir doktor ufak bir umuttan bahsetmişti.."
Onie gülümsedi
"Özür dilerim.. ama bu çok düşük bir ihtimaldi.."
"Umurumda değil Onie.. ben sevdiğim adam ile evlendim ve mutluyum"
Onie, Ayinaya sarıldı
"tamam beni ikna ettin minik Utenayım, Fevelleye babalık yapıcağım.."
Ayina kıkırdadı
"öyle miyim cidden"
Onie gülümsedi
O sırada bebek uyanmış ve gözlerini etrafta gezdirmeye başlamıştı Kral bebeğe baktı
"baksana Ayina.. Bir bebek için fazla uzun saçlı ve güzel değil mi.."
"Bayan Nature'nin kopyası.. babası kim merak etmeden duramıyorum"
Onie bebeği nazikçe eline alır ve bebeği inceler
"güzel.. hey dur bir saniye bak Bayan Nature kolyesini ve kanatlarından bir tüyü bebeğe bırakmış"
Ayina ve Onie tüyü incelediler "güzel, parlak ve şeffaf.." diye mırıldandı Ayina
"evet.. ölüceğini biliyordu ve en önemli şeyi kızına bıraktı ama dur sanki bir şey daha  var.."
Arkadan yaklaşan gardiyan hemen cevap verir
"Jewel iksiri.. olabilir mi? majesteleri"
Onie'nin gözleri fal taşı gibi açıldı
"Evet.. iksiri yanında götürdü kimsenin eline geçmemesi için"
Ayina anlamıyor gibiydi
"Melody miğferini çıkar burda yabancı yok ve Jewel iksiri nedir?"
Gardiyan miğferini çıkardı 
Onie biraz bekledi ve konuşmaya başladı
"jewel iksiri yıllar önce, 4 önemli tanrıça'nın göz yaşları ile yapılmış.. rivayete göre bu iksiri için kişi 4 tanrıçanın gücüne sahip olur ve tanrı yada tanrıça rütbesine yükselirmiş.."
"ama bu imkansız değil mi?" diye sorar Ayina
"hayır.. eğer kendini kanıtlamışsan asla imkansız değil.."
Onie anlatmaya devam eder
"ama bu iksir az önce dediğim gibi sadece kendini kanıtlamış kişilere verilir. Bayan Nature seçilmiş birisiydi ama o iksiri sakladı. Çünkü tanrıça olmak istemedi, bunun onun için bir bedeli vardı"
"Ailesini, arkadaşlarını ve kızını göremeyecekti o yüzden sakladı.. Bu zamanlar savaş patlak verince onun seçilmiş birisi olduğunu anlayan kişiler arkasına düştü. Ben o iksir ile Bayan Nature'nin kayıp olduğunu ve her şeyi kızını korumak için yaptığını düşünüyorum"
diye tamamladı Melody
"gerçekten öldüğüne emin miyiz yani?" Melody merakla ve hüzünle sordu 
Kral Onie önce melody sonra diğer gardiyanlara baktı
"Bayan Nature ön görüşlü bir kadındı.. yaşadığı tüm olaylarda sağlam çıkacağına biliyordu ama bu işin sonunda sağlam çıkacağını düşünmemiş olmalı"
derin bir sessizlik odayı doldurdu 
"sonuç olarak.. savaş bitti ve Bayan Nature kayıp.. bunu kabul etmekten başka çaremiz yok"
herkes sessizce birbirine baktı

"MELODY! BEN GÖRDÜM!" herkes gelen sese baktı 
Maria koşarak melody'e doğru koşuyordu ama hızını alamayıp Melody'e çarptı
"maria sakin ol! neler oluyor?" maria soluklanıyor
"Bayan Nature Öldü! onu öldürdüler gözlerim ile gördüm"
sessizlik tekrar odada esti
"ama o zaman Fevelleye ne olucak?" dedi maria
Kraliçe odadaki herkese göz gezdirdi
"Ona ben bakacağım.. Onie de yardım edicek"
"ama hanım efendi Ayina... Bayan Nature'nin kızına kendi kızınız gibi bakmanıza halk izin vericek mi?" Karanlık bir odadan çıkıp onlara yaklaşan Cream sakince sordu
"Çocuğu kime vereyim? Bayan Nature hepimizin yuvasını, ailesini ve arkadaşlarınızı kurtardı, o çocuğu hepimiz bir olup korumalıyız"
herkes tekrar derin bir sessizliğe kapıldı
bebeğin kahkahaları tüm odada yankılanıyordu
bebeğin yüzündeki ve vücudundaki semboller parlamaya başlamıştı
herkes dönüp bebeğe baktı
Snow elindeki pamuklu çıngarağı bebeğe gösteriyordu
"o çok güzel" dedi snow arkasına dönerken
Kraliçe Ayina gülümsedi

Belki de bu bebek özeldi
belki de bu bebek onlara umut olucaktı
belki de.. bu bebek her şeyi değiştiricekti 
belki de...  belki de...

 _________________________________________________
1038 kelime