GİRİŞ: GECENİN SESİZLİĞİNİ YIRTAN ÇIĞLIKLAR

11 4 4
                                    

"Deniz kızının suda  boğulma hikayesine hoş geldiniz...
Oysa deniz kızları suda boğulur mu ki? diyorsunuz. Ya kuyruğunu çaldılarsa..."

Gecenin sessizliğini yırtan çığlıklar vardı, yedi yaşındaki Bade'nin uykusundan uyanmasına neden oldu. Kızıl saçları yastığa dağılmış, yeşil gözleri korku ve şaşkınlıkla genişlemişti. Annesi ve babasının tartışmaları, onun için yeni bir şey değildi, ancak bu geceki kavga çok daha yoğun ve ürkütücüydü. Sesler giderek yükseliyor, her bir kelime Badenin minik yüreğinde derin yaralar açıyordu.

Yatağında doğrulup kulak kesildiğinde, anne ve babasının öfkeli seslerini net bir şekilde duydu. Baba, her zamanki gibi sert ve emir verici bir tondaydı, ama bu sefer bir şeyler farklıydı. Annesinin sesi titriyordu, sanki her an kırılacakmış gibi. Bade, annesinin mutfaktan gelen hıçkırıklarını duyabiliyordu. Korkuyla, yüreği ağzında kalktı yataktan ve ayak parmaklarının ucuna basarak, yavaşça kapıya yöneldi.

Kapıyı araladığında, karşısındaki manzara gözlerini dehşetle doldurdu. Salonda, annesi ve babası birbirlerine bağırarak karşı karşıya duruyorlardı. Annesi, kızıl saçları dağılmış, gözyaşları içinde titriyordu. Babası, öfkeyle yumruğunu sıkmış, yere bakıyordu. Bade, kapının ardında titreyerek durdu, her kelimeyi zihnine kazımaya çalışıyordu.

"Bunu daha fazla sürdüremem, Adem!" diye bağırdı annesi. Gözleri öfke ve acıyla doluydu. "Onu hiç istememiştim! Sende istememiştin o zaman niye duruyoruz! Niye ısrar ediyorsun anlamıyorum, okul okutmak gibi bir bok yapmak için mi? Delireceğim artık!"

Babası, gözlerinde karanlık bir parıltıyla, "Bu çocuk başımıza bela oldu. Onun yüzünden hayatımız mahvoldu farkındayım, ama benimde bir itibarım var. Ne yapacağız çocuğu yetimhaneye verip, Sıkıldık biz bundan başımıza bela mı diyeceğiz!" diye karşılık verdi.

Bu sözler, Bade'nin küçük yüreğinde derin yaralar açıyordu. Kendini çaresiz ve istenmeyen hissediyordu. Anne ve babasının birbirlerine doğru attığı adımların, sözcüklerin yerini alarak daha da tehlikeli hale geldiğini gördü. Kavga bir anda fiziksel bir mücadeleye dönüşmüştü. Babasının annesine doğru fırlattığı lamba yere çarptığında, Bade'nin içindeki korku zirveye ulaştı. Kırılan camların sesi, kulaklarında yankılanırken, annesi yere yığıldı .

Bade, her şeyin nasıl bu kadar hızlı bir şekilde kontrolden çıktığını anlamaya çalışıyordu. Annesi ve babası sık sık kavga ederlerdi, ama bu seferki farklıydı. Bu sefer, kavga onları geri dönülmez bir yola sokmuştu. Bade, kapının aralığından babasının annesine doğru yürüdüğünü gördü. Annesi ise yerde geriye gitmeye çalışıyordu, gözlerinde korku ve çaresizlik vardı. Bade, annesinin yüzündeki ifadeyi hiç unutmayacaktı.

Sonra bir an geldi, sanki zaman durdu. Bir sessizlik anıydı, sadece bir anlık. Bade'nin zihninde o an, sonsuzluğa uzanmış gibi hissettirdi. Babasının ellerinde bir bıçak belirdi. Bade, annesinin yere yığılmasını ve babasının kanlı bıçağı düşürmesini izlerken nefesi kesildi. Babasının gözleri boşluğa bakarken, annesi son bir nefesle yere yığıldı. Korku ve şok içinde, Bade'nin dünyası karardı. Küçük bedeni titreyerek, yere çöktü. Gözyaşları yanaklarından süzülürken, zihninde annesinin ve babasının yüzleri belirdi. Onları kaybettiğini ve bu trajedinin tam ortasında yalnız kaldığını biliyordu.

Gözlerini kapatıp açtığında, her şey değişmişti. Salonda, kırık camların ve dağılmış eşyaların arasında, annesinin hareketsiz bedeni yatıyordu. Babası ise dizlerinin üzerine çökmüş, elleriyle yüzünü kapamıştı. Bade, donmuş bir halde onları izliyordu. Sesler yavaş yavaş yeniden duyulmaya başladı; babasının hıçkırıkları ve annesinin sessizliği. Bade, babasının bir anda ayağa kalkıp bıçağı tekrar eline aldığını gördü. Gözlerinde delilik vardı.

"Bunun sonu yok, Bade," diye mırıldandı. "Bunun sonu yok..."

Babası, bıçağı kendi göğsüne sapladığında Bade'nin bağırışı bütün evi inletti. Zaman bir kez daha durdu. Elara, olanları anlamaya çalışırken, gözyaşları durmaksızın akıyordu. Annesi ve babası artık yoktu. Her şey bir anlık delilikte son bulmuştu. Bade'nin küçücük dünyası, korkunç bir trajediyle yıkılmıştı. Aklında binlerce soru vardı. Bu kadar mı sevmiyorlardı? diye geçirdi içinden, kendilerini yok edecek kadar mı? Annesine çok aşıktı neden onu öldürmek yerine kendi canlarına son vermişlerdi?

Polisler ve komşular olay yerine geldiklerinde, küçük Bade, sessizce oturuyordu. Gözlerinde bir boşluk, yüreğinde ise sonsuz bir acı vardı. Etrafındaki kaos ve kargaşa, onun için anlamını yitirmişti. Hayatı bir gecede değişmişti. Artık kimsesizdi, sadece düşüncelerle tek başına bırakmışlardı onu

O gece, Bade'nin ruhunda derin yaralar açılmıştı. Kızıl saçları ve yeşil gözleriyle annesine benziyordu, ama artık içindeki masumiyet kaybolmuştu. Olayın ardından geçen yıllarda, Bade'nin zihninde o gecenin anıları hep taze kaldı. Ne zaman gözlerini kapatsa, annesi ve babasının yüzleri canlanıyordu. Annesi ve babası ile beraber kalbini de toprağa vermişti... Boğulmuştu. Her şey o kadar gerçek, o kadar acı vericiydi ki. Gerçek olamayacak kadar gerçekti, ancak böyle açıklanabilirdi.

Heluu, giriş bölümümüzü nasıl buldunuz?⏩

(Eleştirileriniz benim için çok önemli, beğenmediğiniz bir yer olursa söylemekten çekinmeyin.)

Bol bol yorum, beğenme puanlama hikayede paylaşım ne varsa sdedjchfj Yaparsanız çok sevinirim.🤍

Yorumlarınızın hepsini okuyup döneceğim.🥹

Bu bölüm geçmişti ilerleyen zamanlarda yine geçmiş sahneleri gelecek ama 1. puan ki zamanı anlatacak planlarıma göre. Sosyal medya hesaplarıma yazabilirsiniz sorunuz v.b olursa.

Instagram: @breakin_reading

TikTok: @breaking_reading

Youtube: @Breaking_reading

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 10 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

MÜBREM: "Boğulmak"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin