Bölüm 11

446 20 1
                                    

Gecenin dördüne yemin olsun, birdaha korkak hiçbir kalbi sevda diye taşımayacağım göğüsümde
(Alıntıdır)

Berfinden
-----------------------------------------------------
Düğün başlamış, imzalar atılmıştı. Herkes çok mutluydu gözüm dalıp gitti topluluğa, bende istemiştim çok mutlu olmayı

Baran geldi yanıma "güzelim sen katılmıyor musun halaya?" Diye sordu. Kafamı olumsuz şekilde salladım. "Sen durgun gibisin noldu?" Diye sordu

"Birşeyim yok sadece yorgunum" dedim. Kafasını sallayıp gitti. Kenarda oturan kadınlar beni eleştiriyorlardı duyabiliyordum ama takmıyordum. İçimde kötü bir his vardı nedenini asla bilmiyordum

Abimin bana yaşattığı onca şey geldi gözümün önüne, nefesim daralmaya başladı ve yerimde duramayacağımı anladığımda hızla dışarı çıktım. Nefes alamıyor gibi hissediyordum, sanki birisi beni boğuyordu

İçeri girip çıkanlar vardı ve beni görenler garip birini görmüşler gibi bakıyorlardı sonra da yanındakilerle konuşuyorlardı açıkçası çok da umrumda değildi

İçeri full siyah giyinmiş esmer bir adam girdi, bir yerden tanıdık gelmişti ama o zamanki can havliyle çıkaramadım

Duvara tutundum derin nefesler alıp vermeye başladım sakinleşmek için. Keşke ilaçlarımı alsaydım

Yavaş yavaş kendime gelmeye başlayınca tam içeri giriyordum ki içerden gelen silah sesi durmama neden oldu, çığlıklar koptu ve ben ne olduğunu anlayamadan insanlar koşarak çıktı

Hızla içeri girdim, başım dönmeye başlamıştı ama şuan krizin zamanı değildi ondan çok da üstünde durmadım

İçeri girdiğimde abim Dilan'ın kucağında yerde yatıyor Dilan ise çığlık çığlığa ağlıyordu. Baran ve diğer adamlar da silahlarını çıkartmış adama tutuyorlardı

Hemen abimin yanına koştum "BERFİN YALVARIRIM YARDIM ET! NOLUR KURTAR" Diye bağırdı Dilan

Yarasına baktığımda karnını sıyırmıştı, ölümcül bir risk yoktu ama daha fazla kan kaybederse bu risk oluşabilirdi

Hızla ayağa kalktım kesici birşeyler aradım ve mutfakta bulduğum bıçak ve havluyu alıp geldim

Hızla kanayan bölgeyi kestim ve havluyu üstüne bastırdım "Dilan tut bunu böyle, bak sıyırmış kurşun tamam mı korkma şimdi duracak kanaması birşey olmayacak" dedim

Ona rağmen sakinleşmemiş delicesine ağlıyordu, ben elimi havludan çekince o bastırmaya başladı

Arkama baktığımda Baran adama bağırıyordu "ULAN SEN KİMSİN BENİM KARDEŞİMİN DÜĞÜNÜNÜ BASIYORSUN LAN!"

"O ŞEREFSİZ BETER OLSUN! IRZ DÜŞMANI KUMAR BORCUNU ÖDEMEMİŞ BİRDE GELMİŞ BURDA DÜĞÜN YAPIYOR!" diyince adam, herkes şok olmuştu.

Sonrasında adam bu tarafa dönünce göz göze geldik ve sanki üstüme 100 tonluk tuğla atılmış gibi sarsıldığımı hissettim

Bu Fuattı, zaten silah sesinden dolayı kesilen nefesim onu görmemle daha çok arttı.

Beni görmesiyle dudağının kenarının kısa süreliğine kıvrıldığını gördüm ama sonrasında koşarak dışarı gitti "GİDİN PEŞİNDEN, YAKALAYIN O ŞEREFSİZİ"

Dengemin bozulmasıyla tam düşecektim ki beni tutan kollar düşmemi engellemişti "İyi misin!" Dedi hemen

Zar zor nefes alıyordum "a-abimi g-götür" ağlamıyordum daha doğrusu ağlayamıyordum sadece nefesim kesiliyordu

Mardin Güzeli Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin