3. İNTİKAM ATEŞİ

37 6 18
                                    

Bölüm şarkısı: Ayfer Vardar-Turnam Gidersen Mardin'e

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm şarkısı: Ayfer Vardar-Turnam Gidersen Mardin'e

"Seni sinir etmek hoşuma gidiyor." Sonrasında ise biraz bekledi ve ondan şu ana kadar duyduğum en zarif kelime çıktı. "Turna."

Bana turna diyordu. Turna kuşunun onun için önemli bir yeri olmalıydı. "Neden bana turna diyorsun?" Bir süre yüzüme baktı. Bakışına anlam veremedim.

Bakışlarını duvara çevirerek konuştu. "Zarif ve güzel bir kuş." Bana döndü tekrardan ve bir süre süzdü beni. "Zarif ve güzel." diye mırıldandığında sadece o kuşu zarif ve güzel bulduğundan ötürü bana turna dediğini düşünmüyordum.

Ya da dolaylı yoldan bana zarif ve güzel demek istiyordu.

Ama pek ihtimal vermedim, bugün tanışmıştık ve birbirimizin hakkında pek bir şey bilmiyorduk.

Gözlerim bir süre onun üzerinde gezindiğinde askeri üniformasının diz kısmının kanla kaplandığını fark ettim. Benim kanımla kaplıydı ve değiştirmemişti.

Gözlerim hâlâ onun dizindeyken söze girdim. "Neden değiştirmiyorsun?" Gözlerim yavaş yavaş ona döndüğünde suratında bir sırıtış peyda oldu.

Tamam, yanlış anlaşılmaya müsait bir cümle kurmuş olabilirdim.

Çehresini kaplayan sırıtış katbekat artarken yanaklarımın içini ısırmaya başladım. "Burada mı değiştireyim?" İlk önce duraksadım sonrasında ise yanaklarıma doğru ilerleyen kanları hissettim, yanaklarım yanıyordu ve utanmıştım.

Ne yazık ki yanaklarım kızarmıştı.

Utanmam ona keyif vermiş olacak ki daha fazla ileriye gitti. "Sen mi kıyafetimi değiştirmek istiyorsun yoksa?" Her ne kadar yutkunmak istesemde boğazımda utancımdan dolayı oluşan yumru buna engel oldu.

Pekâlâ, yanlış anlaşılacak bir cümle kurmuş olabilirdim ama bu kadar da değildi.

En sonunda yutkunamadığımdan dolayı boğazımı temizledim, sahte bir öksürük ile konuyu kapatmaya çalıştım. O da bunu anlamış olacak ki yüzündeki hınzırca olan ifadeyi sildi ve yerine otoriter bir ifadeye büründü. "Değiştirmedim, böyle rahatım. Rahatsız etmedi beni."

Başka birisi olsa rahatsız olurdu belki ama o olmamıştı ya da ben fazla anlam yüklüyordum bu tavırlarına.

Bir süre sesini bile çıkartmadan öylece durdu. Sonrasında ise ayaklandı. Uzandığım yerde doğrulmaya çalıştığımda sırtımdaki ağrı tekrardan nüksetti. Elim sırtıma doğru gittiğinde göz ucuyla bana baktı.

"İyi misin?" Adımlarını durdurarak bana doğru yaklaştığında elimi sırtımdan çektim ve arkaya doğru yaslanmaya çalıştım ama sadece çalışmakla kaldım.

CAN FEDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin