Gene sıkıcı bir sabahtı. Uyku sersemi bir şekilde gözümü açmaya çalışıyordum. Gece saat 4'e kadar Berenlerle takılıp gece eve gelip 6'da yatarsam erken kalkamazdım zaten. Yanımda duran telefonuma uzandım. Saat 12:43'tü! Okula yetişmem için 17 dakikam vardı! Yatağımdan kalktığım gibi aynanın karşısına geçip dağılmış saçlarıma baktım. Bir sabah güzel kalksam ölür müydüm?
Duş almaya vaktim yoktu. Banyoya girip elimi yüzümü yıkadım. Bugün kahvaltı yapmadan çıkmak zorundaydım sanırım.Üstüme üniformamı çekip saçımı yaptım. Tam kapıya doğru gidiyordum ki mutfaktan gelen seslerle bakışlarımı oraya çevirdim Annem yemek hazırlıyordu.Ona sarılmadan çıkarsam gelince trip atardı.
Yanına gidip yanağına kocaman bir öpücük bıraktım ve kollarımla sımsıkı sardım anneciğimi. Annem "Kızım kahvaltı yapmadan çıkma" dedi ama vaktim yoktu. "Anne hiç vaktim kalmadı,okulda bişeyler atıştırım" dedim. Ayakkabılarımı aldıktan sonra kapıyı açtım. Annem her zaman ki gibi çıkmadan önce dikkatli ol dedikten sonra uzaktan öpücük adıp çıktım. Normal de Berenle gidicektim fakat dün gece üşüttüğü için gelemiyeceğini söylemişti. Yaklasık 5 dakika yürüdükten sonra okula yetişebilmiştim.
Okulun bahçesinde Tolga'yı gördüm. Tolgayla aynı sınıftaydık ve aynı arkadaş grubundaydık. Tolga yakışıklı ve karizmatik bir öğrenciydi. 1.80 boylarında yapılı bir çocuktu.Okulda ki çoğu kızı peşine düşürebilecek kadar çekiciydi. Tolga burada olduğuna göre ders daha başlamamıştı. Tek Tolga değil nerdeyse bütün öğrenciler kafeterya ve bahçedeydi! Ben erken mi gelmiştim? Tolga'nın yanına gittim. Nefes nefese kaldığımı görünce gülmeye başladı ve
"Kızım bu halin ne?"diye sordu. Benimle dalga mı geçiyordu? Kaşlarımı çatıp saatin kaç olduğunu sordum. Gülmesi durmuyordu bu adamın! Biraz sakinleşince "12:41" diye cevap verdi. Kaşlarımı çatık görünce gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdı.
"Tolga benimle dalga geçme" dediğimde ilerden gelen Kaan'ı gördüm.Tolga benim baktığım tarafa baktığında Kaanı gördü ve yüzünü tekrar bana çevirdi. "Kızım sen okul saatini mi şaşırdın? Okula girmemize daha 17 dakika var." diye cevap verdi.
Allahım! Ben geç kalcam diye kahvaltı yapmadan çıkmıştım!
Kaana baktığım da bir arkadaşıyla konuşuyordu.Kaan da bizim gruptandı. Uzun boylu, sarışın , kahverengi gözlü yakışıklı bir öğrenciydi.
Tolga duymasın ama Kaan'ın bende yeri ayrı.
Beren bugün gelmiyecekti ve o yüzden çok sıkıcı geçicekti. Ben etrafa dalmışken Kaan'ın sesiyle kendime geldim "Asyaaa!" diye bağırmıştı
Evladım,ben sağır değilim. Ne bağırıyorsun?
Daha ben cevap vermeden kocaman kollarıyla beni sardı. Nefessiz kaldığımı anlayınca kolları gevşedi ve benden ayrıldı. Ben şaşkın şaşkın Kaan'a bakarken gözüm Tolga'ya kaydı. Sinirli duruyordu.
Ya sanki tanımadığı biri bana sarılmış arkadaş!
Tekrardan Kaan'a dönüp "Sabah sabah nereden geldi bu sarılma isteği?" diye sordum.
Sarılmayı çok seviyordum hatta ne yalan söyleyeyim böyle bir soru sormama rağmen sarılması çok mutlu etmişti. Kaan'ın kollarının arasında çok güvende hissediyordum. Kaan benim için arkadaştan öte kardeşimdi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Başkasının Yıldızı Olma
Teen Fiction"Tek sen değil bütün okul bilicek senden hoşlandığımı"