13.Bölüm İtiraf Edilemeyenler

9 0 0
                                    

Ne ölmek nefessiz kalmaktır; ne de yaşamak nefes almaktır. Yaşamak; sevilmeyi hak eden birine yaşamını harcamaktır. ( Oğuz Atay )
_________________________________________
19.06.2024 🤍

_________________________________________
İtiraf Edilemeyenler

2 Ay sonra...

Uykumu talan eden telefon sesine daha fazla kayıtsız kalamayarak yataktan kalktım ve telefonun yanına ilerledim.

Kocam Bey Arıyor...

Açıp kulağıma koydum.Uykulu sesimle cevap verdim.

"Efendim Aydın?"

"Ooo sabah şerifleriniz hayr olsun efendim.Güzellik uykunuzdan mı uyandırdım?"

"Yok canım,kapattıktan sonra güzellik uykuma geri dönüş yapacağım ve evet uyandırdın."

Gülme sesiyle içim bir hoş olmuş,karnımda kelebekler ucuşmaya başlamıştı.Boğazını temizledi ve bir anda ciddiyet büründü kendisine.

"Lal,ben bir şey buldum."

"Ne buldun Deniz?"

"Ahmet'in nerede olduğunu." Dedi lafı dolandırmadan tek nefeste ve gözlerimi açmaya yetti.

"Ne?" Diye bir mırıltı çıktı iki dudağımın arasından.

"Hollanda'ya kaçmış it.Eslem bile bilmiyormuş kendi babasının nerede olduğunu.Ona haber vermeli miyim bilmiyorum o yüzden sana sormak istedim."

"Deniz,ııı..." dedim ve sustum.Cümleleri toparlayamıyor,mantıklı düşünemiyordum."Neredesin sen?"

"Şirketten çıktım,eve geliyorum."

"Evde konuşalım mantıklı düşünemiyorum."

"Tamam,görüşürüz."

"Dikkatli ol."

Az öncesine kadar olan uykum,tamamıyla yok olmuş gibiydi.Uzun zamandır aradığımız insanı tek bir nefes ve iki saniyede bana bulduğumuzu söylemişti.Gerekirse uykusuz kalmıştık,gerekirse omzunda ağlamama izin vermişti ama asla of demeden benimle arayıp,katabildiği kadar istihbarat katmıştı konuya.

Sorunsuz geçen evliliğimiz ve birbirimize alışmamız ile iki ayı kaşla göz arasında aşmıştık.Birbirimizin davranış ve tepkilerini yavaş yavaş kavrıyor,ona göre hareket etmeye çalışıyorduk daima.Ama itiraf etmeliyim ki gerçekten geçen bu iki ay da Deniz'in bana karşı,benim Deniz'e karşı olan tutumumda büyük büyük gelişmeler vardı.Sürekli bir yakınlaşma çizgisinin içinde yaşıyor ama o çizgiden de bir adım ileriye atamıyorduk.Gerçi her yakınlaşmamızda kasılan karnım ve hızlanan kalp ritimlerim ile daha ilerisi olsa nasıl yaşardım orası muamma.Bu 2 aylık süreçte de Deniz'le ilgili birçok şeyi daha aklıma not almıştım.

Deniz sade kahve içiyor.

Tek başına kahve içmiyor.

Uykuya dalmadan önce yüz üstü yatıp bir kolunu yastığının altına koyuyor.

Sabah kahvaltısını yapması için uyandıktan sonra yarım saat geçmesi gerekiyor.

Kız çocuklarına ayrı bir zaafı var.

Telefon konuşmasındayken başka bir işe odaklanamıyor.

MASKELERİN ARDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin