Saklı Fanteziler

Büyük Bir Arkadaşlığın Başlangıcı

Ece'nin en büyük hayali, Los Angeles'i ziyaret etmekti ve bunu gerçekleştirmek için büyük çaba gösterdi.

+Bu gün çok fazla yoruldum hemen bir otel bulup oraya yerleşmek istiyorum.

Ece Los Angeles'teki en güzel 5 yıldızlı bir otel bulup hemen oraya yerleşti. Valizlerini ve kıyafetlerini odasındaki dolaplara yerleştirip soğuk bir duşa girdi. Duştan çıktıktan sonra aynanın buharını eliyle silerek kendine bir göz gezdirdi. Islak sarı saçları ve güzel vücuduyla mükemmel görünüyordu. Sonrasında bornozunu giyip kendine bir kahve hazırladı ve balkona geçip otelin 12. katından gözüken güzel manzarayı izlerken kendini kaptırmıştı. Bir anda bir kapı sesi duyarak irkildi ve hemen kapıya koşup "kim o?" dedi.
Kapının ardından bir kız sesi duyuluyordu.

- Merhaba buraya Türkiye'den yeni geldim ve çok yabancı kaldım tanıdığım kimse yok bi mahsuru olmazsa tanışabilir miyiz?

+ Ah gerçekten mi! Bende buraya Türkiye'den geldim ve kimseyi tanımıyorum.

- Vay be! sanırım şanslı günümdeyim.

+ İçeri geçebilirsin ve bende hemen üstümü giyip geleceğim.

Ece bir kaç dakika sonra üstünü giydikten sonra içeri geçip koltuğa oturdu. Yarım saat sohbetten sonra birbirlerine isim sormayı unuttuklarını farkettiler.

+ Adın ne?

- Benim adım Duru

+ Bende Ece, tanıştığıma çok memnun oldum.

Ece ile Duru'nun kafaları neredeyse tamamen uyuşuyordu mükemmel bir arkadaşlık kuracakları çok belliydi. Akşam olduğunda herkes odalarına dağıldı. Ve Ece tüm günün yorgunluğunu yatağa bayılıp güzel bir uykuyla telafi etti...

Sabah Saat 9
SABAH SABAH KİM VURUYOR KAPIMA BE

Ece sinirle kapıyı açar ve kapıda Duru'yu gördüğünde yüzü gülümser.

- GÜNAYDINNN BU GÜN NEREYE GİDECEĞİZ!

+ Günaydınnnn ama bence ilk önce yüzümüzü yıkayıp kahvaltı etmeliyiz Duru.

- TAMAM O ZAMAN SENİ YEMEK KATINDA BEKLİYOR OLACAĞIM!!!

Ece banyoya gidip yüzünü yıkar, saçlarını ve makyajını yapıp üstüne beyaz omuzları düşük tatlı bir crop giyer altınada o cropun takımı olan beyaz bir mini etek giyer. Yemek katına indikten sonra Duru ile manzaranın karşısında güzel bir kahvaltı yaparlar.
Ardından Los Angeles'i daha iyi tanımak için gezmeye çıkarlar. Bol bol alışveriş ve gezi sonrası akşam olduğunda otele dönmeye karar verirler.

Akşam saat 7.30
- Bu akşam bir restorana gitmeye ne dersin güzel bir şehirde biraz kafa dağıtmaya ihtiyacım var.

+ OLUR biraz dinlendikten sonra hazırlanabiliriz.

Ece ve Duru bir kaç şey atıştırdıktan sonra hazırlanmaya koyuldular. Ece üstüne Siyah dekolteli dar mini bir elbise giymişti altına siyah parlak ve ince topuklu bir ayakkabı giymişti.
Duru ise üstüne mavi aynı şekilde dar mini ve dekolteli bir elbise giymişti ikisininde elbiseleri gökyüzündeki yıldızlar gibi parlıyordu. Maşa ile yapılan dalgalı saçlarıyla, göğüslerini ve vücut hatlarını mükemmel gösteren elbiseleriyle herkesin gözü onlarda olacaktı. Hazırlandıktan sonra aşağı inip bir şöför ile restorana gittiler. Restoran o kadar lüks bir restorandı ki girişte bile kırmızı halılar seriliydi. Denildiği gibi restoranda herkesin gözü Ece ve Duru'da kalmıştı.. Restoranın barında bir koltuğa oturdular güzel bir şarkı eşliğinde içmeye başladılar içtikçe birbirlerini daha çok tanıyıp dertleştiler.

2 saat sonra
+ SANA BU KADAR İÇMEMENİ SÖYLEMİŞTİM DURU

- ağma bağrğdağkği çğocuğk çğok tğatlğıydğı kğankğa

+ Kapa çeneni otelimize dönmemiz gerekiyor geç oldu.

Duru içmeyi çok seven bir insandı Ece'de içmeyi severdi ama tadını beğenmediği için Duru kadar içemezdi.
Ece Duru'yu zor da olsa zaptetmeyi başarıyordu. Tam kapıdan çıkacakken Duru'nun ayağı kapının kenarına takıldı ve Duru düştü Ece Duru'yu yerden kaldırmaya çalışırken arkasında korumaları olan big boy kaslı mavi gözlü ve belalı tipli bir adam Ece'ye çarptı ve Ece'de Duru'nun yanında yere yapıştı. Adam Ece'nin elinden tutup Ece'yi yerden kaldırdı. O sırada diğer kaslı ve yeşil gözlü bir adam Duru'yu kaldırdı.

Ece- NE YAPTIĞINI SANIYORSUN ARKADAŞIMI KALDIRMAYA ÇALIŞTIĞIMI GÖRMÜYOR MUSUN?

***- Özür dilerim Hanımefendi ama birazcık sesinizi alçaltırsanız güzel olacak.

Ece- Neyse ne

O sırada Ece adama fazla yakındı ve adamın eli hala Ece'nin ellerindeydi.
Ece adamın yüzüne baktığında adamın mavi gözlerinden kendini alamadı.

***- İyi misin?

Ece- AHH ÇOK ÖZÜR DİLERİM

***- Sorun değil bende gözlerimi güzelliğinden alamadım. İsminizi öğrenebilir miyim?

Ece- Güzel olduğumu biliyorum yinede sağol ismim Ece.

Batuhan- Benim adımda Batuhan tanıştığıma memnun oldum.

Ece- Ben olmadım.

Batuhan- Sanırım biraz egoist bir insansınız sizi eve bırakmamı ister misiniz? Saat geç oldu.

Ece- Hayır taksiyle gidebiliriz organlarımızın çalınıp satılmasını istemiyoruz.

Batuhan- Peki nasıl isterseniz ama sanırım sağınıza bakmanız gerekebilir Ece hanım.

Ece sağına bakar. Batuhan'ın arkadaşı olan belalı tipli Görkem ve Duru'nun birbirini vakumladığını görür.

+ NE YAPIYORSUNUZ SİZ
AMINAKOYAYYIM

Duru halinden çok mutlu görünüyor fakat Ece sinirlenip Duru'nun kolundan tutarak Batuhan'ın süper zengin lüks arabasına bindirir.

+ Sanırım taksiyi bekleyecek durumda değiliz. Bizi bırakır mısınız Batuhan bey??

- Tabiiki şöförüme nereye gideceğinizi söylerseniz sizi bırakabilir sanırım bana hala güvenmiyorsunuz.

+Sağol size iyi eğlenceler.

Ece şöföre gideceği oteli söyler ve yola çıkarlar. Batuhan Arabanın arkasına 2 koruma takar.
( Bu adam koruması olacak kadar neden bu kadar önemli ki.. )
diye düşünür Ece.
Bir kaç dakika sonra otele ulaşırlar.

**- Görkem bey otel odasına kadar Duru hanıma yardımcı olmamı söyledi Ece hanım.

+ Gerek yok ben arkadaşımı kendim götürebilirim. Ayrıca Görkem'de kim?

**- Görkem biraz önceki Duru hanım ile yakın olan Beyefendi.

+ Pek beyefendi olduğu söylenemez ama neyse siz gidebilisiniz.

Ece Duru'yu kendi odasına götürüp üstünü çıkardıktan sonra bir duşa sokar. Duştan sonra Duru'yu yatırır ve kendiside Duru'nun yanına bayılır...