çikolata

110 11 7
                                    

Çeviri harici hikayede hiç bir şekilde emeğim yoktur saygılarımla...
Harry odasının duvarına boş boş baktı.

Önceki gece yaşananlar, gerçekleştiklerinden beri peşini bırakmıyordu.

("Sensin velet. Ben. İstiyorum. Seni.")

Bu sözlerin düşüncesi Harry'nin nabzının yeniden hızlanmasına neden oldu.

Her şeyi berbat ettim, değil mi?

O gece, Voldemort Harry'ye olan aşkını itiraf ettiğinde, çocuk büyüğünü cüppesinin önünden yakalayıp öpmekte tereddüt etmedi.

adam nefessiz kaldı.

Arkasında biraz şaşkın, muhtemelen kızgın bir karanlık lord bırakarak

Harry hızla uzaklaşmış ve kendini odasına kilitlemişti.

Harry'nin duygularla arası iyi değildi.

Bütün bu aşk saçmalıklarıyla arası iyi değildi.

Öyle sanmasına rağmen Tom da öyle değildi.

Adamın aşk yeteneğine sahip olmadığı söyleniyordu.

Harry ona güvenebilir miydi?

Harry, çok yaklaştığında Harry'yi yakmayacağı konusunda adama gerçekten güvenebilir miydi?

Ne zaman.

Değilse.

Ne zaman.

Harry, duvarlarının yıkılmasının ve Voldemort'un zihnini işgal etmesinin an meselesi olduğunu biliyordu.

Harry'nin her zaman yüksek duvarları vardı, koruması her zaman tetikteydi ve savunmasına saldırmaya hazırdı.

Harry'nin bu tür konularda fazla tecrübesi yoktu.

Aslında kendisi dışında pek bir şey yapmamıştı ve daha önce hiç kimseyle bu kadar ilgilenmemişti.

Harry en azından bunu biliyordu.

Voldemort, sık sık Harry'nin ilgisini çekiyordu ve onun daha fazlasını öğrenmek istemesine neden oluyordu.

Harry bu adama her zaman hayran kalmıştı.

Onunla biraz flört ettiğine emindi ama Harry onu ne kadar sevse de Voldemort'u seviyor muydu?

Harry bilmiyordu.

Bütün gün konuşmamış ya da odasından çıkmamıştı, Harry ertesi geceye kadar odasında kilitli kaldığını fark ettiğinde artık gece gökyüzü belirginleşiyordu.

Harry derin bir iç çekerken sinirlendi. Bu ne anlama geliyordu?Şimdi ne olacak?

Ne kadardır?

Bu onun bilmek istediği bir şeydi.

Voldemort onu ne zamandır seviyordu?

Günler, aylar, yıllar mı?

Harry bilmek istiyordu ama gryffindor cesaretine rağmen gidip sorma cesaretini gösteremedi.

Harry bir şeyleri kırmak istedi.

Tom'u seviyordu, neden bu kadar sorun oldu?

Dürüst olmak gerekirse, Harry hayatında ilk kez bundan sonra ne yapacağını bilmiyordu.

Olanlarla ilgili tam bir planı yoktu, bunu da beklemiyordu.

Harry bundan sonra ne yapacağını bilmekten başka bir şey istemiyordu.

Dağınık saçlarının arasından geçirirken eli hafifçe titriyordu.

Harry artık pek bir şey bilmiyordu ama bilmek istiyordu.

Kafasının düzenli olması gerekiyordu.

Voldemort'u sevdi mi?

Harry oturdu ve bir an düşündü.

Evet, adamın toplum içinde eğlendiğini saklamaya çalışması hoşuna gidiyordu ama Harry'yle birlikte özgürce gülüyordu.

Evet, Harry sık sık Voldemort'a bakıyordu, derin düşüncelere dalmıştı ve adama her zaman hayranlık duyuyordu.

Evet, adam etraftayken büyük bir tatmin hissediyordu.

Harry ondan hoşlanıyor muydu?

Evet, Harry kararını vermişti.

Harry adamdan hoşlandı.

En azından bunu biliyordu. Peki başka ne biliyordu?

Harry eliyle yüzünü ovuşturdu, düşündüğü her şeyi düşündü

son birkaç saattir.

Voldemort'un koyu kırmızı gözlerini ve 'Seni istiyorum' sözlerinin kulağa ne kadar erotik geldiğini düşündü. Adamın dudaklarından çıktı.

Nasıl koktuğunu düşündü; garip bir şekilde tereyağlı bira, viski, çikolata ve vanilya kokusu.

Harry bütün gün o kokuyu alabiliyordu.

Birbirine mükemmel bir şekilde karışıyordu ve Harry, Voldemort'un yanındayken, o lanet kokunun sadece bir kokusunu almak için kendisini sık sık bilinçaltında adama doğru eğilirken buluyordu.

Sonra Harry istemediği şeyi düşündü.

Adamın tadı nasıldı?

Ah, Voldemort'un tadı nasıldı, adamın dudakları Harry'nin dudaklarına değiyordu.

Adamın tadı muhteşemdi!Adamın tadı muhteşemdi!

Özellikle kimsenin görmediğini düşündüğü zamanlarda yemeyi sevdiği bitter çikolata gibi.

Harry daha önce adamın dudaklarındaki çikolatanın tadına bakmak istediğini gördü.

Evet, Harry bunu daha önce düşünmüştü.

Adama yapmak istediği her şeyin bir listesini yapmıştı.

Harry, gösterdiği ani arzu karşısında adamın ağzından çıkan hafif inlemeyi düşündü.

Bu sadece Harry'nin adamı daha sert öpmesine neden oldu.

Harry adamın başka bir kısmının tadının nasıl olacağını merak etti. Tuzlu?

Tatlı?

Harry dilini adamın tüm vücudunda gezdirip ona tapınmak istedi.

Kendini elle uyarmaya bile gerek duymadan orgazma ulaşan Harry pantolonunun serbest kalmasıyla inledi.

Harry içini çekti.

Biraz acıklıydı.

Tekrar ediyorum, Harry hala pek bir şey bilmiyordu ama bir şeyi biliyordu.

Tekrar.

Adamı bir kez daha öpmek istedi.
( bu bölümde Harry birazcık azmış gibi ama Bilemedim )

Deal -çeviri Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin