Patron (+18)

1.Bölüm / Erotik Shop

Dikkat! Bu kitapta hoşlanmayacağınız davranışlar olabilir, öyle bir durumda saçma sapan hakaret içerikli (gerek şahsıma gerek karakterlere) yorumlarınızı kendinize saklayıp kitabı okumayı bırakın
Saygılar.
•••

Gözlerim beyaz tahtada asılı duran çizimlere kaydı. Genellikle çoğu firmanın sattığı fakat ufak tefek değişikliklerle bizim de sattığımız seks oyuncaklarıydı. Kadir masanın ucunda ayağa kalkmış masadaki diğer adamlara bakıyordu. İçlerinden biri elini kaldırıp söz hakkı aldı. "İyi de bunların çoğu, hatta ürettiklerinizin çoğu zaten piyasada olan şeyler, bize bunların daha farklısı lazım." Diyerek fikrini belirtti. Kadir anında geri cevap vererek asıl amacını açıkladı. "Evet, ürünlerimizin çogu piyasada olan şeyler olsa da bir farklılık yapıp ahşaptan yapacağız bu sefer," dediğinde ben bile şaşırmıştım. Ahşap ne alakaydı? "Çoğu insan seks aletlerini plastikten olduğu için almıyor, bunun hakkında bir anket yaptık, anket ahşap ürün isteğinin diğerlerinden daha fazla olduğunu gösteriyor." Dedi. İçlerinden kır saçlı, kırklı yaşlarının sonunda olan göbekli adam konuşmaya daldı. "İyi de ahşaptan yaparsak çoğu titreşimli ürünleri yapamayız, bu müşteri kaybına sebep olmaz mı?" Gözleri Kadir'den çok bana kayıyordu. Gözlerinin dekoltemde gezmesi ve iğrenç bakışlarını üzerimden çekmemesi sinirimi bozsa bile sorun çıkartıp işten kovulmak istemiyordum.

Düşüncelere dalmışken Kadir'in imalı sesi kulaklarıma doldu. "Gözlerin asistanımda değil bende olsun Karahanlı. Muhattabın benim." İfadesiz suratım şaşkınlığımı belli etmese de gözlerim ona çevrildi. Beni mi korumuştu? Kalp atışlarım hızlandığında yerimde kıpırdandım. Sevinçten ağlamıyorsam toplantıda olduğumdan. İşe gireli iki buçuk sene oluyordu ve görüşme için geldiğim ilk gün tabiri caizde Kadir'e vurulmuştum. Evli olduğu için duygularımı kendime bile itiraf edemezken iki ay önce boşanması tüm duygularımı gün yüzüne çıkarmıştı. Ben Kadir'e deli gibi aşıktım ve Kadir bunun farkındaydı. Kendi ağzımla söylemiştim büyük bir aptallık yaparak. Boşandığını öğrendiğimde deli gibi sarhoş olup onu aramış ve kendisine ne kadar aşık olduğumu söylemiştim. O ise sarhoş olduğumu, sabah bunları hatırlamayacağımı ve kendisinin de unutacağını söyleyerek telefonu kapamıştı. O unutmuşmuydu bilmiyordum fakat ben unutmamıştım. Neden bana red bile olsa bir cevabı çok görmüştü?

Bir buçuk saat sonra toplantı bittiğinde odada sadece Kadir ile ben kalmıştık. Kadir tüm toplantılarda olduğu gibi bu toplantıda da fikrini mantıklı açıklamalar ile kabul ettirmişti. Kalçasını masaya yaslamış düşünüyordu. Elimdeki tabletten programı kontrol ettiğimde Selen hanım ile akşam yemeğine gideceğini gördüm. "Kadir bey," dedim dikkatini çekmek için. "Bir saat sonraya Selen hanım ile akşam yemeği randevunuz var. Nereyi ayarlamamı istersiniz?" Sorum ile düşündü daha sonra da cevapladı. "Yeri Selen ayarlasın, haber et." Dedi. Kafamı sallayıp toplantı odasından çıktım. Yanyana duran ofislerden sağdakine girip masama oturdum. Diğer taraftaki oda Kadir beyindi fakat tek kapısı sadece dışarıda değil, benim odamda da vardı. Sonradan eklenmişti ve dışarıdaki çalışanların sürekli kapı açılıp kapanmasından rahatsız olmaması içindi. Selen hanımı arayıp durumu bildirdim ve masamdaki diğer dosyalar ile ilgilenmeye başladım. Kadir beyin tarafından açılan kapı dikkatimi dağıttığında kafamı kaldırdım. Sarı saçları ve mükemmel vücudu ile Derya karşımda duruyordu. Kadir beyin eski karısı Derya...

"Buyrun hanımefendi?" Dedim bozulduğumu belli etmemeye çalışarak. Neden Kadir'in odasından çıkmıştı ki? Yüzünde alaycı bir ifade oluştu. "Derya Hanım'a ne oldu?," dedi. "Neyse uğraşamayacağım seninle. Kadir'e geldiğimi haber verirsin." Dedi ve odadan çıktı. Sinirle derin bir nefes vererek tuvalete gitmek için masadan kalktım fakat çalan telefon çıkmamı engelledi. Telefonu elime aldığımda kulağımı Kadir'in sesi doldurdu. "Selen ile olan yemeğimi iptal et ve Sunrise'a gel." Dedi. "Tabii efendim fakat neden?"

"Konuşmamız gerekiyor." Dedi ve telefonu kapadı. İnsan bi veda eder öküz. Selen hanım ile olan randevuyu iptal ettirip lavaboya gittikten sonra Sunrise'a gittim. Kadir, üst kattaki açık alanda beni bekliyordu. Masaya oturduğumda direkt konuya girdi.

"Bak Açelya, konuyu evirip çevirmeyeceğim. Zor bir istek olabilir fakat karşılığında ne istersen veririm." Dedi. Anlamayarak yüzüne baktım. "Ne istiyorsunuz?"

"Çocuğumu doğurmanı."

•••
Ne diyorsunuz siz Kadir bey?!?!?!
Gelecek bölümler için oy ve yorum yapmayı lütfen unutmayınızz