Minsung ve duz yazi denicem
"Ya giderseniz? Ben ne yaparım?"
"Sen benim oğlumsun. Askerler ölmez!"
Sahilin kayalıklarında oturuyordu. Dalgalar kayalıklara çarpıp geri gidiyordu. Etrafta korkunç bir sessizlik vardı. Sadece dalga sesi vardı. İşte bu korkunçtu. Ağlamak istersin ama geçmiş seni susturur. Dudaklarından sigarasını çekip külünü kayaya bastı. Minho dalgalara bakarken rüzgar saçlarını arkaya tarıyordu.
Burnuna hafif ve tatlı bir koku gelince arkasına bile dönmeden cevapladı. "Bay Han, sizi buralarda görmek ne şeref..."
Jisung dikatli adımlarla kayaların üstünde yürüyüp Minho'nun yanına oturdu. Jisung göz ucuyla izmarite baktı ve kollarını kavuşturup yanaklarını şişirdi. Sonra kızgın sesiyle Minho'ya baktı. "Gecenin saatinde burda ne işin var senin? Hava soğuk. Bir de sen ne zamandan beri sigara içiyorsun?!"
"Şu an kimseye hesap verecek havamda değilim. İster misin diye soracağım ama sen prensestin. Prensesler sigara içemez değil mi?"
Jisung hemen kaşlarını çattı. Minho o sırada bir tane daha sigara çıkarıp yaktı. Bir nefes alıp tatlı oğlanın suratına üflerken ağzının içinde geveleyerek "Prenses" dedi ve Jisung buna öfkelendi. Minho'nun ağzındaki sigarayı alıp kendi ağzına götürdü.
"Tek depresif siz misiniz, Bay Lee?"
Minho, Jisung'un bu cesur hareketine güldü. Kendisi için yeni sigara çıkardı. Sigaranın ucunu Jisung'un dudaklarındaki sigara değdirdi. Kendi sigarası da yanıyordu artık. "Sigara sadece depresyon için mi? Yorulanlar da içemez mi?"
"Benim tanıdığım Lee Minho kolay kolay yorulmaz."
"O zaman iyi tanıyamamışsın Lee Minho'yu çünkü o çok yorgun."
Jisung ona hak veriyordu ve onu yorgun görmeyi sevmedi. Minho yine korkunç sessizliğe dalıp dalgaları izlemey başladı. Jisung'un gözleri de dalgalara kaydı. Bu sessizliği yine bozan Minho'ydu.
"Annelikten yoruldum, babalıktan yoruldum. Abilikten yoruldum... Aşık olmaktan yoruldum... Şeytan olmaktan yoruldum-"
"Öyle söyleme. Sen şeytan değilsin."
Jisung, Minho'yu susturdu. Minho sigarayı denize atıp başka tarafa bakmaya çalıştı. Jisung onun yanaklarından tuutup kendine çevirmeye çalıştı ama Minho onun ellerini itmeye çalıştı. Jisung görmemeliydi. Minho'nun ağladığını kimse görmemeliydi. Minho güçlü durmalı.
Yorgun olsanda güçlü olmalısın. Yorgunken zayıf olmak Minho'ya göre çöküştü. Ama yorgunken zayıf olmak insana bazı şeyler öğretir. Eğer yorgunluktan kurtulursan güçlenirsin.
"Minho bana bak. Minho bana bakar mısın?"
"Jisung dokunma."
Minho oğlanın ellerini sertçe itmeye çalışsada Jisung pes etmedi. Hala Minho'ya dokunuyordu ama en sonda Minho gözleri kızarmış bir şekilde baktı. Ağlamak kalbin ağızdan çıkaramadığı bazı tatlı ve acı sözleri gözlerden akan yaşlarla çıkarması. Minho ne ağzından çıkardı ne de gözlerinden. Hep içeride kaldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Twins |Hyunlix/Minsung✓
FanfictionPlatonik olarak Felix'e aşık olan Hyunjin yaptığı post yorumunda Felix'in psikopat abisine yakalanır. Bu sayede Hyunjin'in oda arkadaşı Jisung'da Felix'in psikopat abisine aşık olur. Tamamlandı ✓