3. Hogwarts

335 34 168
                                    

1 Eylül 1972
İngiltere, Londra, Peron 9¾ / İngiltere-İskoçya, Hogwarts Express

Duvarın içinden geçip karşımda duran treni görmek beni çok heyecanlandırdı. İlk başta o kadar heyecanlı değildim ama artık kalbim hızla çarpmaya başlamıştı. Aslında bu çok normaldi. Sonuçta ailemden ve evimden uzakta bir yerde olacaktım. En önemlisi Hogwarts'a gidiyordum. İnanılmazdı. Hep hayal ettiğim bir şeydi. Nasıl sakin kalabilirdim?

Çevremi incelemeye devam ettim. Çok kalabalıktı. Büyük sınıflar rahatlıkla trene binerken, benim gibi ilk yolculuğuna çıkanlar ise heyecanlıydı. Heyecandan midemde kramplar, mide bulantısı ve avuç içlerimin terlediğini hissettim. Peki dışarıdan nasıl görünüyordum? Soğuk ve suratsız bir kız. Peki bundan memnun muydum? Evet.

Saçma sapan konuşmaya devam edersen seni boğarım Nora!

Kendini de boğmuş olursun Capella!

O halde ikiniz de çenenizi kapatın!Tanrım, heyecanlandığımda neden saçmalıyorum!? Sakin kalmam ve iç sesimi susturmam gerekiyor. Pardon, iç seslerimi.

Gözlerim annemi ve ablam Narcissa'yı buldu. Narcissa kayıtsızca etrafına bakıyordu. Annem gözleriyle Walburga teyzemi arıyordu. Bellatrix ve babamla evden çıkmadan önce vedalaştım. Bellatrix bize katılacaktı ama son anda bir işi çıktı. Muhtemelen Ölüm Yiyenler hakkındaydı. Babam bakanlığa gitmek zorunda kaldı. Bu yüzden bize katılamadı.

Düşüncelerime dalmışken teyzemlerin bize doğru geldiğini fark ettim. Sirius sırıtıyor ve etrafına bakıyordu, Regulus bana gülümsüyordu. Karşılığında gülümsedim. Diagon Yolu'na gittiğimiz günden beri onları görmemiştim. Sadece mektuplaşıyorduk. Sonunda bize geldiklerinde teyzeme gülümsedim ve ardından Sirius ve Regulus'un yanına gittim.

"Heyecandan bayılmak üzereyim bir şey yapın!" Sirius ve Regulus söylediklerime güldüler. Hainler.

"Ama oldukça sakin görünüyorsun sarışın." ben Sirius'a ters ters bakarken Sirius gülümsedi.

"Ben de heyecanlıyım, yalnız değilsin Nora." Regulus'un destekleyici olmaya çalışması beni gülümsetti.

"İlk yılınızda gergin olmanız normal. O yüzden endişelenmeyin, her şey yoluna girecek." Sirius'un alaycı olmaktan uzak sözleri biraz rahatlatıcıydı.

"Capella, konuşmamız lazım yıldızım." artık vedalaşma vakti gelmiş gibi görünüyordu. Anneme doğru ilerledim ve onun önünde durdum. Annemden beklenmedik bir hareket geldi ve diz çöktü. Yüzümü ellerinin arasına alıp gülümsedi.

"Benim tatlı küçük yıldızım, bal küpüm." annemin kederli ses tonuyla söyledikleri istemsizce üzülmeme sebep oldu. Onu bırakmak istemedim. "Evden uzakta olacaksın. Ailemize layık ol, neleri yapıp, neleri yapmaman gerektiğini bildiğini biliyorum. O yüzden uzatmayacağım. Kendine iyi bak ve sık sık yaz, tamam mı?"

"Söz veriyorum ailemize layık olacağım. Sık sık yazacağım ve seni özleyeceğim anne." annem gülümsedi ve bana sarıldıktan sonra ayağa kalktı.

Narcissa ve Sirius önde yürürken anneme son kez baktım, ardından Regulus ve ben trene doğru yürüdük. Trene bindiğimizde Sirius bizi arkadaşlarının olduğu kompartımana davet etti. Ancak Regulus reddettikten sonra başka bir kompartıman aramaya başladık. Regulus'u yalnız bırakamazdım, elbette onunla gittim. Açıkçası Sirius pek umursamadı.

 𝑰𝒏𝒗𝒊𝒕𝒆 𝑰𝒏𝒂𝒕𝒕𝒆𝒏𝒅𝒖 || 𝑅𝑒𝑔𝑢𝑙𝑢𝑠 𝐵𝑙𝑎𝑐𝑘 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin