#8

206 20 9
                                    


Sukuna'nın antremanı bittiğinde son hareketi olan koşu bandına geçmişti. Megumi bunun üzerine pek düşünmedi. Havlusunu ve suyunu alarak çocuğun yanına geçti.

"Selam." Dedi makinesini çalıştırırken. Sukuna ile aynı yüksekliğe ve hıza ayarlayarak onunla eşit şartlarda tempolu yürüyüşe başladı.

"Selam." Diye mırıldandı Sukuna.

"Bugün hava çok güzel, değil mi?" Sohbet açmaya çalışan Megumi'nin çabası karşılıksız kalmadı ama tam istediği tepkiyi de almadı. "Evet, öyle." Dedi sadece, pembe saçlı çocuk.

"Satoru da Suguru ile iyi anlaşıyor gibi." Kafasını çevirerek arkasında birlikte barfiks sırası bekleyerek muhabbet eden ikiliyi izledi. Satoru yine yapışkanlığını konuşturmuş ve Suguru'yu hiç salmamıştı. Suguru'nun arkadaşı Shoko ile de iyi anlaşmıştı ama kör sultan bile Satoru'nun Suguru ile flörtleştiğini anlardı.

Anlaşılan Sukuna kör sultandan bile beterdi. "Kıskanmıyor musun?" Diye sordu.

"Kimi? Satoru'yu mu?" Megumi kendi kendine güldü. "Asla. Neyi kıskanacakmışım?"

"Anlaşılan bu ilişki işlerinde fazla rahatsın." Sukuna dalga geçercesine sırıtarak kafasını salladı. "Ya da ben fazla geri kafalıyım."

"Satoru Suguru'dan hoşlanıyor. Aracılık yaptığım için bana borçlandı." Megumi kendisine yapılan ima yüzünden suratını buruşturdu. "Çıkmıyoruz. Satoru ile asla çıkmam."

"Tabi, eski sevgilini unutamadan yeni birisiyle çıkmamalısın. Ayıp olur." Megumi sinirlenerek sertçe yumruğunu koşu bandının durdurma tuşuna bastırdı. "Derdin ne Sukuna? Hiçbir şey yokmuş gibi seninle konuşmaya çalışıyorum ama tek yaptığın bana laf sokmak!"

"Yalan mı Megumi? Yaşadığın apartmandan o çocuğu çıkarken görüyorum. Belki de hala ev arkadaşısınızdır? Kapının önünde öpüşüyorsunuz ve sonra kavga ediyorsunuz. Neden ayrıldığını bile söylemiyorsun. Neden söylemiyorsun, yoksa öpüştükten hemen sonra mı ayrıldınız?"

"Ben o evde yaşamıyorum. Hiç yaşamadım." Megumi cümlesini bitirdiği gibi havlusunu ve suyunu alarak hızlıca koşu bantlarının olduğu makineden ayrıldı. Kendisine sinirliydi. Sukuna'nın kışkırtmalarına kanmış ve söylememesi gereken bir şey söylemişti. İşte şimdi ya Sukuna'ya yalan söylemesi ya da gerçekleri anlatması gerekiyordu.

Megumi soyunma odasına girdiğinde aceleci adımlar peşinden odaya girdi ve Sukuna soyunma odasının kapısını kitledi. Onlar dışında kimse soyunma odasında değildi. Sadece ikisi vardı. Megumi bunu fark ettiğinde sakinleşmek için derin bir nefes aldı. "Ne istiyorsun Sukuna?"

"Ne demek istiyorsun Megumi? Nasıl o evde yaşamıyorsun?" Sukuna havlusunu ve suyunu koltuğun üstüne atarak Megumi'ye yaklaştı. "Bana yalan mı söyledin?"

"Evet. Çünkü gerçekleri söylemek istemedim." Sukuna yalandan fazla nefret ediyor olmalı ki Megumi'nin yanına geniş bir adımda gelerek sertçe bileğini tuttu. "Gerçek ne, Megumi?" Dedi çocuğun ismini vurgulayarak.

"Sana söylemek zorunda değilim." Megumi bileğini kurtarmak istese bile bu çabası sadece Sukuna'nın bileğini daha sert tutmasına sebep oldu. "Değilsin. Ama söyleyeceksin."

"Ben orada yaşamıyorum. Tekinsiz, izbe ve şehrin en sorunlu mahallelerinden birinde yaşıyorum. Bunu mu duymak istiyorsun?!"

"Evet." Sukuna çocuğun bileğini bıraktı ve hafif kızarıklığı gidermek için tuttuğu yeri baş parmağıyla ovuşturdu. "Neden yalan söyledin?"

"Her şeyi merak edip durma. Kendimce sebeplerim vardı." Megumi sertçe bileğini kurtarıp kendi bileğini kendi ovdu. "Ne de olsa artık görüşmüyoruz, değil mi? Sana söylediğim yalanlar da umurunda olmamalı. Gerçekleri de merak etmemelisin. Belki bir şansımız daha olur, ya da arkadaş kalırız diye yanına gelmiştim ama..." Yargılayıcı bir şekilde Sukuna'yı baştan aşağı süzdü. "Olmaz gibi. Lütfen aramızdaki ilişki spor salonu görevlisi ve sporcu olarak devam etsin."

Megumi yanından geçip giderken Sukuna ağzını açmadı. Hareket bile etmedi. Sadece Megumi kilitli kapıyı açıp dışarı çıkarken az önce durduğu yerde durmaya devam etti.

Megumi dışarı çıktığında ne olduğunu bile anlamadan kolundan tutularak tekrar içeri çekildi. Kapı saniyeler içinde kapandı ve sırtı kapıya yaslandı. Kapı kilitlendi ve pembe dudaklar kendi dudaklarının üstüne kapandı.

Sukuna ısrarcı davranmadı. Sadece dudaklarını Megumi'nin dudaklarına bastırdı ve geri çekildi.

"Ne... Yapıyorsun..?" Diye mırıldanabildi Megumi, afalladığı için.

"Bana her şeyi anlat. Çünkü söylediğin yalanlar umurumda ve gerçeği merak ediyorum. Sonra da... Tekrar görüşmeye başlayalım." Sukuna alnını Megumi'nin alnına yaslamış bir şekilde konuşunca Megumi sinirlenemedi.

"Bazı insanların bazı sırları vardır. Zararsız ama... Kendisine saklaması gereken sırlar. Bunları sana anlatamam." Sukuna sırdan nefret ediyor olabilirdi ama Megumi'nin de sahip olduğu tek şey sırlarıydı. Eğer sırları olmazda Megumi tamamen savunmasız kalırdı ve kendi ayakları üzerinde durmak için yaptığı her şey boşa giderdi.

"Peki." Sukuna alnını Megumi'nin alnından ayırarak gözlerini araladı ve Megumi bir kaç saniye kısıkça bakan kehribarlardan odağını çekemedi. "Yine de görüşmek istiyorum. Seni ne zaman evinden alabilirim? Gerçek evinden."

Megumi yutkundu ve odağı, dolayısıyla dikkati de dağıldığı için kabul etti. "Pazar akşamı yedide. Sana konum atarım."

"Teşekkürler." Sukuna hiçbir şey yokmuş gibi uzanarak veda etmek için Megumi'ye son bir öpücük daha verdi. "Pazar günü-" lafı Megumi tarafından sertçe kendisine çekilmesiyle yarıda kesildi. Megumi kollarını geniş omuzlara dolayarak pembe saçlı çocuğun boynuna sarıldı ve ellerini terli sırtta hareket ettirdi. Sukuna'nın geniş ve nasırlı elleri de kendi yerini bularak Megumi'nin bel çukurlarına yerleşmişti.

Öpücüğü kesen Megumi oldu ve hızlıca saçmaladı. "Pazar günü. Yedide. Anlaştık. Konum atacağım." Pembe saçlı çocuğun afallamasından faydalanarak kolunun altından çıktı ve kilitli kapıyı açarak hızlıca soyunma odasından fırladı.

Kayıt masasına oturduğunda bir kaç saniye kızarmasını durdurmak için kafasını kollarına gömdü ama kafasını kaldırdığında soyunma odasından çıkan Sukuna ile karşılaştığında tekrar kafasını kollarına gömmek zorunda kalmıştı.

Bir öpücük ile duvarlarının çatladığına Fushiguro Megumi inanamıyordu.

Naber

Beklenmedik zamanlarda beklenmedik kitaplara bolum atiyom dimi

Bayram hediyesi asklarim... Bayram hediyesi KURBAN OLURUM SİZE ASKLARİMMMMMM

Gymrat / sukufushiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin