Villain Deku (My Hero Academia)

Yirmi Sekizinci Bölüm: Final

(Uyarı: ölüm ve savaş)

İzuku'nun bakış açısı:

All Might'i kandırdıktan sonra All For One'nin yerini bulmaya kendimi adamıştım. Ama All For One'nin yerini doğru düzgün bilmediğim için bu oldukça zordu.

Dabi ile All For One sık sık telefonda konuşuyordu bu yüzden Dabi'nin yanına gittim ve odadaki koltuklardan birine oturdum.

"Sence All For One nerededir?" Diye sordum. Konuşmayı hiç uzatmadım.

Dabi bana sen aptalsın der gibi bakıp, "Pazarda ya da sivil halkın içinde değil." Dedi

"O kadarını biliyorum." Diye sinirlendim.

Kurogiri, "All For One'yi bırak şimdi gel yemek ye."

"Aç değilim."

Kurogiri, "Yemek ye dedim!"

Bazen cidden benim annem gibi davranıyor ama daha korkutucu bir şekilde. Bu yüzden "Peki peki!" Dedim ve ayağa kalkıp bir tabak çorba aldım. Yemek yerken telefonuma bir mesaj geldi. Mesaja baktım. Bu mesaj All Might'ten gelmişti.

All Might, 'Annen İnko daha iyi bir hastaneye nakledilmiş.'

All For One verdiği bir sözü tutuyor gibi duruyor ama bu benim umurunda değil. Annem İnko güvenden All For One ile endişelenmeden savaşabilirdim.

'Peki.' diye cevap yazdıktan sonra tabağı masaya koydum ve  "Benim gitmem gerekiyor." Diyerek ayağa kalktım.

Kurogiri, "Nereye daha karpuz yiyecektik." Dedi ama onu görmezden gelip gittiğim için "Her neyse." Diyip benden vazgeçti.

Bende dışarıda yürümeye başladım. All For One'nin nerede olduğunu merak ediyordum. Onu en kısa sürede bulup ortadan kaldırmayı planlıyordum tabi bunu yapabilmek için onu bulmam gerekliydi.

Telefonum tekrar titreştiğinde telefonu açıp mesajlara baktım.

Shigaraki, 'İzuku telefona bak.'

'Aradığım şeyi buldunuzmu?'

Shigaraki, 'Bulduk ama sana söylemem.'

'Niye lan?'

Shigaraki, 'Hiç öyle canım istemiyor.'

'Naz yapmıyorsun değil mi?'

Shigaraki, 'Ben naz yapmam.'

'Peki peki. Bu bilgi karşılığında ne istiyorsun?'

Shigaraki, 'All For One ölünce villainlerin başına ben geçeceğim. Üstelik Toga seninle randevuya çıkmak istiyor. Toga ile randevuya çıkarsan dikkatli ol. Pek tekin bir kız değil.'

'Tamam kabul ediyorum. Sen bilgiyi ver'

Shigaraki, 'Bekle konum atıyorum.'

Shigaraki'nin konumu atmasını bekledim. Shigaraki konumu attığı zaman haritadan konuma baktım. Aslında gayet yakın bir yerdi. Bu yüzden hızlıca koşmaya başladım.

Kısa süre sonra bir ormanın içindeydim önümdeki sarmaşıkları etrafa çekiştirip şu tuhaf sıvıyı içtikten sonra oluşan pençelerimle keserek ilerledim.

Ormanın ortasındaki boş alana gelinde etrafa bakındım. Bir sopa alıp yerlere vurdum. Demir kapının sesini duyduğumda yere eğilip toprağı elim ile kazdım. İnce toprak tabakasını demir kapıdan ayırıp kapıyı açtım.

Kapının altındaki merdivenlerden aşağı inip deneylerin yapıldığı bir tesise indim. Etrafta bir sürü yeşil tüp vardı. Aynı zamanda kendime enjekte ettiğim sıvının farklı versyonları bu tesisin içindeydi.