İyi okumlar... :)
1999
Kulağımda elmas küpe, üzerimde ayıcıklı pijama çok şık bir şekilde sofra da oturuyordum. Babamla Alkım sohbetlerine devam ediyordu. Artık yavaş yavaş yemeklerimizi bitirmiştik. Babam kendi yerine Alkım kendine yerine oturmuştu yeniden. Cenk olsa şuan da annemin yerine çoktan oturmuştu, ama Alkım öyle değildi artık ona da ait bir köşe vardı ve babamın yanı onunda yanı olmuştu.
Sofrayı kaldırıp çayları getirmiştik. Annemde sohbetlerine dahil olurken Selin onları dinliyor bende aklımdan geçirmediğim şeyi bırakmıyordum. En çok sorulardı, cevaplanamayan bir çok soru. Elimde çay bardağı halının üzerine dalmış gözlerimle bir anda saate döndüm. Çok geç olmuştu artık hem de fazlasıyla geç, peki Cenk neredeydi? Neden gelememişti?
Gözlerimi saatten alıp Alkım'a baktım. Çayının son yudumunu alıyordu, annem bana izin vermediği için kendisi boş bardakları tamamlıyordu. Bir anda uzanırken bardağın üzerini tuttu Alkım.
"Çok teşekkür ederim. Ben kalksam daha iyi olacak sanırım saat çok geç oldu."
Hepsi birden saate bakarken oda bana bakıyordu. Az önce saate baktığımı görmüş müydü, ama ben onun gitmesi için bakmamıştım.
"Ah evet, çok geç olmuş yarın işte var. İkiniz de uyuması gerekiyor." dedi anlamsız bir şekilde.
"Evet, peki o zaman biz sana eşlik edelim." babam ayağı kalkarken.
"Hayır, lütfen rahatsız olmayın gerçekten."
Alkım ne kadar ısrar etse de babam bu ısrarını kabul etmedi. Annem önden babam arkasından Alkım'da onun arkasından giderken Selin bir anda beni öne attı. Bunu ne kadar onun arkasında olmam için yapsana ben dengemi kaybedip Alkım'ın sırtına başımı çarptım. Yaramın derin sızladığını sandım. Ama bunu onun telaşlanmaması için söylemeyecektim en azından gözlerim kararmamıştı. Bir anda babamla konuşurken arkasına döndü. Şaşkınlıkla o bana ben ona bakarken ağzımı bile açamadım. Şu an ne başımı tutabiliyordum acısını azda olsa azaltmak için nede Alkım'a daha net bakabiliyordum.
Babam hala bir şeyler anlatırken ben arkamı dönüp Selin'e kızdım ama tabi ki de o bu durumdan çok eğlenmişti. Alkım arada bir dönüp bana bakıyordu. Tabi bunu babamdan gizlemeye çalışarak. Annem kapı eşiğinin yanında durmuş babam onun yanında sonradan ben ve Selin onu yolcu etmek için orada bekliyorduk. Ayakkabılarını giyinip bize yeniden baktı.
"Yeniden her şey için teşekkür ederim. Her şey çok güzeldi."
"Ne demek oğlum bir daha bekleriz. Ama bir dahakine anne ve babanı da bekleriz haberin olsun."
Hiçbir şey diyemeden yalnızca ceketini tutarken başını öne eğdi. Hala neden söylememişti bilmiyorum ama söylemeye pek niyeti yok gibiydi.
"Çok isterdim ama," dedi başını kaldırıp bana bakarken. "sizlere ömür."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaz Çiçeği
Teen FictionAklı hala ondaydı ama verdiği kararlar onu başka sonuçlara yönlendirdi. Zaman geldi hiç ummadığı anda karşılaştı hayatının en büyük aşkıyla . Hiç çıkarmadı kalbinden onu vazgeçemedi ondan ama emindi gün gelecekti her hayat hak ettiği anı yaşayacaktı...