"Hadi revire gidelim. Taehyung"
~~~
Elimde tuttuğum pamuğa biraz batikon sürdükten sonra karşımdaki sedyede oturan Taehyunga ilerledim. Yaklaşık beş dakikadır revirdeydik ve geldiğimizden beri sinirini üzerinden atamayan Taehyungla uğraşıyordum.
Elimdeki pamukla Taehyungun karşısına geçmiş, hafif hareketlerle dudağının kenarındaki kabuk tutmaya başlayan yarayı temizlerken bakışlarını gayet net bir şekilde üzerimde hissediyordum.
"Niye kavga ettiniz Taehyung?" Güzelce temizlediğim yaraya elimdeki küçük bantı yapıştırırken konuşmuştum.
"Manyak ne olacak. Deli bu Jungkook. Yaklaşma ona." Arkadan gelen Soojunun sesiyle Taehyungun üzerimde olan bakışları hızla ona dönmüş, sinirden seğiren çenesiyle öldürücü bakışlarını atmaya başlamıştı.
Hızla başımı çevirip hemşirenin ilgilendiği Soojuna baktım. Dudağı patlamış, muhtemelen burnunada yediği yumruktan dolayı kanayan burnundaki kan, çenesinden boynuna doğru süzülmeye başlamış, çenesinde ve gözünde oluşmaya başlayan morluksa Taehyungtan iyi bir dayak yediğini gösteriyordu.
"Soojun sus! Yoksa bu sefer Taehyunga kalmadan bide benden dayak yiyeceksin." Yoonginin sinirle çıkan sesiyle Soojun, dahada sinirlendirmek istercesine gülmüş Yoongide olan bakışları bana dönmüştü.
"Görüyorsun dimi Jungkook. Cani bunlar psikopat. Sanada zarar verecekler diye korkuyorum bak."
Siktir! Cidden Taehyungu çıldırtmaya çalışıyordu. Yoksa Taehyung asla bana zarar vermezdi. Manipüle edip sinirlenmesini sağlıyordu işte.
Kapıdan içeri giren bir çocuk şöyle bir içerde göz gezdirdikten sonra "Kim Taehyung ve Jun Soojun! Müdür sizi odasına çağırıyor." Demiş, girdiği kapıdan tekrar çıkmıştı.
~~~
Ya Jungkook! Niye tutuyosun Taehyungu? Bıraksaydında az daha yumruklasaydı o piçi!" Dersin bitmesiyle çıkardığım kitapları tekrar çantama koyarken gitmek için beni bekleyen Jimine dönmüş, içtenlikle göz devirmiştim.
"Saçmalama Jimin. Bıraksaydımda başı belayamı girseydi?!" Çantama koyduğum kitaplarla fermuarı çekip çantayı sırtıma atarken hâla söylenmeye devam eden Jimini dinliyordum.
"Ya bu okul zaten Taehyungun babasının değilmi?! Bak. Hiçbir şey olmadı. Müdür korkudan biraz uyardı sadece."
"Biliyorum zaten aptal! Sadece ikiside zarar görmesin istedim."
Jiminle beraber okulun koridorundan çıkışa doğru yürürken tıpkı onun gibi söylenmiştim. Koridordan geçerken bakışlarım etrafa kaymış, herkesin gruplar halinde toplanmış, bugünkü kavgayı konuştuğunu anlamıştım. Hatta çoğu kızlar Taehyungun ne kadar havalı olduğunu falan söylüyordu.
Sonunda büyük kapıdan çıkıp bahçede Jiminle beraber yürümeye başlamıştık.
"Selam Jungkookie!"
Biranda önümüze çıkan Soojunla Jimin ufak çaplı kalp krizi geçirirken gülüşümü bastıramamıştım. "Ya aptal mısın sen! Ne diye biranda önümüze çıkıyorsun?!" Eli kalbinde, söylenen Jiminle Soojuna döndüm. Zaten bende olan bakışlarıyla sorgularcasına yüzüne baktım.
"Bugün çıkışta birşeyler yapıyorduk Jungkook." Hassiktir! Bugün buluşacağımızı olan olaylardan sonra tamamen unutmuştum. Hem zaten ağzı yüzü dağılmıştı, eve gidip dinlenmek yerine birde yanıma gelip buluşacağımızı söylemişti! Benmi yanlış anlamıştım?!
Derin nefes alıp yüzüme ufak bir tebessüm yerleştirirken karşımda umutla dikilmeye devam eden Soojuna baktım. Kesinlikle kimseyi kırmak istemiyordum. Ama bugünde buluşamazdık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Just You And Me Baby |Taekook
FanfictionJungkook ve kuzeni Taehyung iki eski sevgiliydi.. Semetae Ukekook