6.Bölüm#

476 22 8
                                    

MİRAN'DAN:

Rojin nede güzel ismi vardı bu kızın tıpkı kendisi gibi. Onu ilk gördüğüm zaman yani Evinin kaçtığını fark ettiğimizde onların konağını basmaya gittiğimizde

Avlunun ortasında bize korku dolu gözlerle bakıyordu. Kucağındaki çocuğun sarılış şeklinden anlaşıldığı üzere çocuklarla arasının iyi olduğunu hemen anlamıştım. Fırsatını bulup tam yukarı çıkacağı zaman havaya iki el ateş ettim. Korkuyla yerinde sabit kaldı.

-HİÇ KİMSE  BİR YERE GİDEMEZ! diyip kükredim.

Kucağındaki çocuğun yerinden sıçramasıyla sinirle bana dönü.

-ÇOCUKLAR KORKUYORLAR GÖRMEZ MİSİNİZ? GİDİN İŞİNİZİ BAŞKA YERDE HALLEDİN!dedi sinirle hiçte sakın olmayan bir ses tonuyla.

Nedense bu çıkışı hoşuma gitmişti. Dik başlılığı ile beni kendine hayran etmişti. Zaten güzelliğiyle bu denli etkilemiş bir kızın diğer özelliklerinin beni şaşırtması beklenmezdi.

Kucağındaki çocuğa daha sıkı sarılıp hızla merdivenlerden yukarı çıktı. Gözden kaybolurken onu bir daha ne zaman görürüm acaba diye düşünmeye başlamıştım.

Bir süre sonra bütün aşiret ağaları toplanıp karar vermek adına konuşuyorlardı. Yukarı kesimde merdivenlerin başından yavaşça aşağı inen kıza kaydı gözlerim ben onu gözlerimle takip ederken o sanki yemin içmiş gibi inatla başını kaldırmıyordu.

Aşağı kısma gelince seslerin dahada yoğunlaşmasından kaynaklı kulaklarına dolan sesler ile kafasını kaldırıp avluda oturan adamlara kaydı gözleri ardından tekrar kafasını eyip hızla ordan uzaklaştı.

Oturmaya devam ederken elindeki çayları sırayla başı eğik bir şekilde dağıtan kıza kaydı gözlerim elindeki tepsiyi bana doğru uzatırken yüzüme bakmıyordu. Bana bakması için tepsiyi tutan eline dokunup çayımı aldım sinirli gözlerle ona bakarken o anlamaz gözlerle bana bakıyordu farkında değil miydi

-Eğilmeden dağıt şu çayları diye tısladım sessizce yüzüne ürkmüştü galiba hemen kendini toparlayıp çayları dağıtmaya devam etti.

Verilen hükümden sonra herkes dağılmış evlerinin yolunu tutmuştu. Yolda kuzenimle beraber benim arabamla gidiyorduk kuzenim birden

-Miran o avludaki kızı tanıyor muydun?

-Hayır niye sordun?

-Ne bilim pısmam(amca oğlu) daldın gittin kıza

-Ne alaka olm yok öyle bişey nerden çıkardın?

-Hiç boşa nefesini tüketme Miran ağa kendi gözlerimle gördüm kıza bakıyordun.

-Lan öyle bı anlatıyonki sanki gevatlık yaptık ne ima ediyon sen?

-Estafurullah kuzen ben öyle bişey mi dedim?

-Ne dedin o zaman

-Beğenmiş gibisin kızı

-Yok lan ne alaka saçmalama yok öyle bişey

-Güzel kız ama

-Sanane lan güzelmiş değilmiş

-Ooooo hayırlı olsun Miran ağa

-Ne zırvalıyon Devran gene ne hayırından bahsediyon HIYAR!(salatalık)

-Ayıp oluyo ama

-Sus lan

-Olm sen bildiğin sevdalanmışsın

-Yok daha neler

-Valla lan

ROJİN(Berdel)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin