clash | taekook

twenty-three

keyifli okumalar...

"Tarçınlı kek nereden çıktı?"

"O gün canın istemişti yiyememiştin, belki oradaki kadar güzel değildir ama sen yine de tadına bak."

Taehyung düşünülmenin verdiği hisle gülümsedi. Önündeki keki zarif parmaklarıyla küçücük böldü ve ağzına attı.

Jungkook tüm dikkatini vermiş omegasını izlerken, Taehyung beğendiğini ifade eden mimikler yapıyordu.

"Çok lezzetli, Busan'ın da yapabildiği bir şeyler varmış demek ki."

Şakasına söylediğini belli eden sesine karşılık Jungkook da gülmüştü.

"Ya Taehyungie!"

Omega yeniden minik bir parça bölüp alfasına uzattı. Jungkook önce omegasının elinde duran keke sonra ise gözlerine baktı. Sevmediği aromayı hiç düşünmeden omegasının elinden yerken, Taehyung elini usulca çekti.

Hızlanan kalbini ise görmezden gelmeye çalıştı.

Onlar öpüşmüşlerdi, hem de tüm hafta boyunca bazen minik kelebek öpücükleri bazen ise karşı gelemedikleri arzuyla, kendini kaybettikleri derin öpücüklerdi bunlar.

Öpücükten ilerisi hiç olmamıştı, zaten ikiside birbirini arzulayan kurtlarına rağmen her şeyin daha sakin ilerlemesini istiyordu.

Bu arzulu öpücüklere rağmen, böyle ufacık temaslar Taehyung'u çok heyecanlandırıyordu.

Fakat heyecanınu bir kenara bırakıp, fark ettiği şeyle kaşları havalanırken, konuştu omega.

"Sen tarçın sevmiyor musun Jungkook?"

Jungkook ağzındaki lokmayı yutarak, gülümsedi ve başını olumsuz anlamda iki yana salladı.

"Pek hoşlanmıyorum."

"E neden söylemedin sana uzattığımda?"

"Omegam elleriyle bana bir şey yedirmek isterken nasıl reddedebilirim ki?"

"Zibidisin Jungkook."

"Sen diyorsan öyleyimdir."

Taehyung alıştığı şeye göz devirirken, fark ettiği şeyle yeniden alfasının gözlerine baktı.

"Tarçın sevmiyorsun ama tarçın kokuyorsun... Feromonların... Buram buram tarçın kokuyor..."

"Öyle maalesef ama kokum beni rahatsız etmiyor, sadece tarçınlı şeyler yemeyi sevmiyorum."

Taehyung, dirseğini karşılıklı oturdukları rahat, geniş kanepenin baş kısmına yaslamıştı. Başını da yasladığı eline koydu.

Jungkook'un gözlerine bakarak konuştu.

"Ben senin kokunu seviyorum Jungkook..."

Jungkook'un duyduğu şey ile kaşları havalandı.

Omegası kokusunu seviyordu.

Taehyung, gülümseyerek devam etti.

"Kokunu hissettiğim an tüm vücudumu huzur kaplıyor, öyle güvende hissediyorum ki kendimi o an, hiçbir kuvvet bana zarar veremez gibi geliyor. Sonra... Kokun beni mutlu ediyor... Kampta en olmayacak anda bile mutluydum Jungkook, sayende... Geçtiğimiz tüm hafta... Rüya gibiydi."

Jungkook biraz daha yaklaştı omegasına, çok mutlu olmuştu.

Çünkü Taehyung çok mutlu anlatıyordu hislerini...