Beautiful Monster - Jeongcheol

1.bölüm: giriş (yağma)

Yeg, aralarında sahip oldukları gücü, statüyü belirleyen ve sınıf farklılıklarının oluşmasına sebep olan çeşitli hayvan boynuzlarına sahip iblis türü canlıların genel adıdır.

Kertenkele boynuzlular en alt sınıftadır. Köleleri ve genellikle dışlanmış grubu temsil eder. Genellikle efendilerine hizmet ederek hayatlarını sürdürürler.

Boğa boynuzlarına sahip yegler ağır işlerde çalıştırılır. Bunlar inşaatta, madencilikte geçimini sağlayan veya çiftçilikle uğraşan gruptur.

Koç ve keçi boynuzlular orta sınıftır. Fazla güçlü olmasalar da çevik ve atletik yapıları sayesinde askerler genellikle bu gruptan çıkar. Memur, öğretmen gibi kamu görevlileri de bu gruba dahil edilir. Eğitim seviyeleri orta düzeydir.

Zanaat ve sanatla geçinenler antilop boynuzlulardır. Boynuzları ne kadar uzunsa o kadar değerli hale gelirler. Gezginler, yazarlar, ressamlar ve müzisyenler bu gruptan çıkar. Eğitim seviyeleri yüksektir. 

Sıralamanın en üstünde bulunanlar ağaç dallarına benzeyen geyik boynuzlulardır. Siyasiler ve soyluların oluşturduğu gruptur. Narin görünüşleri ile dikkat çekerler fakat bir o kadar da heybetlidirler. Krallar taç şekline sahip devasa geyik boynuzlulardan çıkar ve bu türün çıkması oldukça nadirdir. Geyik boynuzlular içinde en güçlüleridir.

Savaşçı sınıfı gergedan boynuzlulardır. Boğa boynuzlular da bu gruba dahil edilir.

Büyük burma boynuzlular da egemenlik sahibi olabilir. Soylulardan daha fazla çıkar. Kraliyet ailesinde mutlaka bir burma boynuzlu bulunur. 

Uzun, ince, uçları kıvrık boynuzlular genellikle büyücü olmalarıyla ünlüdür.

Doğuştan boynuzsuzlar, boynuzu kırılanlar veya bir şekilde boynuzunu kaybetmiş olanlar en alt sınıftan da aşağıdadır, dışlanırlar ve vasıfsız olarak görülürler. Boynuzunu kaybeden bir yeg işe yaramaz sayılır. Boynuzsuz olmak onlara göre büyük utanç kaynağıdır.

Dişi yegler genellikle boynuzsuzdur fakat bu durum dişi oldukları için bir itibar kaybı ya da utanç kaynağı olarak görülmez. 

***

Yegler insanlarla yıllar boyu savaşmışlar ve genellikle mücadeleleri mağlubiyetle sonuçlanmıştır. Çünkü insanların ellerinde içlerine barut sıkıştırılmış ölüm makineleri varken galibiyet mümkün değildir.

Savaşların çıkış noktası avcılıkla uğraşan bazı insanların yegleri avlamasıyla başlar. Hayvani boynuzlara sahip yegleri bilerek veya bilmeyerek avlayan bir grup avcının soylu bir yegi öldürmesiyle işler kızışır.

Beş yılda, on yılda, on beş yılda bir olan savaşların sonucunda insanlarla anlaşmaya varan yeglerin köyleri büyük bir orman yangınıyla yeniden mücadele sahasına döner. Ellerindeki birçok kaynak tükenmeye başlar, güç bakımından insanlara göre fazlasıyla zayıflamışlardır.

Yeglerin ve insanların son savaşının patlak vermesine sebep olan büyük orman yangınından sonra başlayan kıtlık nedeniyle bir grup yeg et yiyebilmek için insanların köylerini basar. Gözleri dönen bazıları insanların etini bile tatmıştır. İnsanlar bu duruma bilenir ve yegleri öldürüp, büyük bir kısmını yok ederler. Yıllar sonra yeglerin köyü toparlanıp eski haline gelir, insanlarla yeglerin savaşları son bulur. Ancak bazı insan grupları halen yeglere çiğ et yiyen ve kan içen iğrenç birer canavar olarak bakmaya devam eder. Yegler ise insanları güçlü nefislerinin kölesi olmuş aptallar olarak görmektedir. Şu anda birbirlerinden haz etmeyen bu iki türden biri olan yeglerin toprakları insanların yönetiminde devam etmektedir.