Altay'lardan Tuna'ya

12 3 0
                                    

(tanıtım bölümü gibi düşünebilirsiniz.)
Zaman akışının dışında yazılmıştır sonraki bölüm 1. Bölüm olacak ʕ⁠っ⁠•⁠ᴥ⁠•⁠ʔ⁠っ

Haydi bismillah yazalım bakalım.

..


Altay, Üstüne geçirdiği beyaz gömleğin düğmelerini sakince iliklerken telefonu çaldı.

Sahibi olduğu barlardan birinin başına yönetici diye diktiği saf akıllı it yine onu arıyordu.

"Ne oldu Hüseyin." Diyerek açtı telefonu Altay. Giydiği kumaş pantolonun kemerini takıyordu.

Her gün itinayla giydiği klasik gömlekler ve pantolonlardan onu ayıramazdı hiçbir güç.

"Abi selamın aleyküm. Barista olmak isteyen biri geldi de bugün bara."

"Aleyküm selam Hüseyin, al uygunsa."

"İşe uygun aslında ama bilemedim abi."

"Neyi bilemedin Hüseyin." Dedi Altay. İyiden iyiye gerilmişti. Ota boka arıyordu çnükü Hüseyin onu.

'abi bu bardaklar kırıldı napayım?'

'abi koltuklar yenilenecekmiş ne renk olsun?'

'abi adam damsız girmek için diretiyor dövdüreyim mi?'

'abi kızın biri bayıldı hastaneyi mi arayayım dışarı mı atayım?'

Aslında işini iyi yapıyordu. Her şeyi sormasının sebebi hata yapmak istememesiydi. Ama sabrı taşıyordu Altay'ın.

Eski ocaktan kardeşi bu mal çocuğa yanık olmasa belki dayanamayıp kovmuş bile olabilirdi.

"Hüseyin. Abicim, her boku bana sorup durma uygunsa al işte uygun değilse alma. Seni oraya korkuluk niyetine mi diktim he aslanım?"

"Abi sen mi gelip baksan ki, baristalığı iyi kokteyl falan da biliyor da çinli bu çocuk heralde, çok konuşmuyor da, bilemedim." Dedi.

Altay kaşlarını çattı. "Türkçe bilmiyor mu?"

"Biliyor abi."

"Adı neymiş."

"Tuna, abi."

Altay kollarını katlamayı bitirdikten sonra elini alnına atıp şakaklarını ovdu.

"Çocuğum, sen hiç Tuna adında çinli gördün mü amına koyayım!?"

Çok sık küfür etmezdi ama iş çığrından çıkmıştı.

"Görmedim ama abi çekik bu çocuk baya."

"İşe uygun mu, siktiret Çinli olup olmadığını."

"Ne bileyim abi sen milliyetçi olunca ben istemezsin diye bi sorayım dedim."

"Suriyeli değil demi aslanım."

"Yok abi." Dedi, Hüseyin.

"Afgan falan da değil?"

"Yok abi, hiç çekik gözlü afgan görmedim."

"Al o zaman işe içine sindiyse Aslanım."

...

(not: kitap yanlış numara isimli kitaptan bağımsız bir zaman diliminde geçmektedir. Sadece Yanlış Numara'daki Serhat bardan ayrıldıktan sonra Tuna bara geliyor
YN' 46. Bölümde olan sahneden daha sonra ayrıca)

Önceki yazdığım bölüm cennete gitmiş haıtrlamadığım için tekrar yazdım. Valla nereye gider bu kurgu bilmiyorum anlık bi istekle yazdım.

Yine /rkçılık yaparken altaylardan Tuna dinleyerek otobüste gidiyordum. Aklıma böyle bi şey geldi cldldldldclc .

Dedim kızıl yarı çinli Tuna ve bizim milliyetçi Altay nasıl bi şey olur denemek lazım.

KIZIL ÇİNLE ARASI VAR {GAY}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin