"Ne bebeği?" diye sordu Yaman.
Alaz ters ters bakarak cevap verdi, "Ben sabahtan beri ne anlatıyorum acaba abisi?"
Güven oturduğu tekli koltukta öne doğru eğilerek kollarını dizine yasladı. "Çocuklar buraya kadar tamam. Kabul planınız işe yaramış-" tepkisini ölçmek ister gibi Neslihan'a baktı, "-ama sahte olduğu anlaşılırsa daha büyük bela açar başınıza."
"Ahmet bey nasıl izin verir böyle bir şeye?" Dakikalar önce rahatlamışken şimdi oğlunun hapse girebilecek olma ihtimalinin yeniden gündeme gelmesi Neslihan'ın endişelerini su yüzüne çıkardı. "Alaz suçsuzken suçlu durumuna düşersin. Üstüne bir de belgede sahtecilikten-"
Alaz annesinin yüzünü elleri arasına aldı. Göz göze gelmelerini sağladı. "Bir şey olmayacak. Dava kapandı." dedi, "Bir daha da açılmayacak." Kadının kendisi için endişe etmesi içinde bir yerlerde, abisinin kıyafetlerini giyip sevgi dilenen o çocuğa iyi geliyordu.
"Alaz.." Ayağa kalkıp sıkıntıyla bir nefes verdi Yaman. "Anlaşılmayacak mı oğlum ortada bebek falan olmadığı?" Evlenmeleriyle ilgili bir yorum yapmamıştı, kimse yapmamıştı, kanuna uydurmak için yaptıkları bir hamle olarak görmüştü. Ama o da en az Cesur kadar hoşlanmamıştı bu durumdan. Beraber olmalarına bile henüz tam anlamıyla alışabilmiş değildi.
"Gerçekten, ülke çapında aranırken hadi evlendiniz, bir de üstüne sahte hamilelik mi ayarladınız?" Cesur, Yaman'a hak vermeden edemedi. Paranın, dolayısıyla Soysalanlar'ın, her kapıyı açtığını zaten biliyor olmasına rağmen bu şekilde canlarının istediğini yapabiliyor olmalarına hala hayret ediyordu.
"Bir dakika.. Siz anlatmadınız mı?" diye sordu Elif. Karakolda kalan evrak işleri yüzünden onlarla gelememişti. Şimdiye kadar çoktan anlatmış olduklarını düşünmüştü. Alaz'ı hala pek sevdiği söylenemezdi ama Asi adına mutlu olmuştu. Sokaklarda annesiz büyünen kız çocuğunun anne olacak olması heyecanlanmasına yetmişti.
"Ya Elif bırak." dedi Yaman sinirle, "Hadi bunlar saçmalıyor, sen niye kenara çekip demedin "ne yapıyorsunuz" diye!" Sonunu düşünmeden böyle bir şey ayarlamış olmalarını aklı almıyordu.
"Abisi yabani modunu açtı." dedi Alaz. Elif'i kastederek, "Buyur sen dene anlatmayı."
"Alaz sen de bir dur artık." Asi az önce Alaz'a itiraz eden kendisi değilmiş gibi ceketin cebindeki ultrason fotoğrafını çıkarıp masada duran evlilik cüzdanın üzerine koydu.
Dün mezardan dönüş yolunda Alaz cebine koymuştu fotoğrafı. O zamandan beri de oradaydı. Kaçarken yanlarına aldıkları ceket, üstte olduğu için Alaz'ın ceketiydi. Fotoğraf en başından beri hep onlarla beraberdi. Zaten evde kalmış olsa polisler çoktan bulmuş olacaktı.
Elif, Yaman'ın sinirini kendinden çıkarmasına izin vermedi. "Sahte belge falan yok." dedi Asi'nin masaya koyduğu fotoğrafa ithafen. "Kemal komiseri çıldırttınız. Adam yer mi bu numaraları? Bu ikisi-" parmağıyla yanındaki Asi'yi ve karşı koltukta hala annesi ve ikizinin arasında oturan Alaz'ı gösterdi. Adam yaşanan durumdan zevk alır gibi sırıtarak arkasına yaslanmıştı. "-dün doktora gitmiş. Kamera kayıtları, muayene kaydı, laboratuvar sonuçları-"
"Ne?" Neslihan olayın gerçekliğini kavradı sonunda. Sahte bir şey ayarlamamışlardı. Doktora gitmiş, kan vermişlerdi, ultason fotoğrafı vardı.. Asi ara ara Alaz'ı uyarsa da dediklerini inkar edecek bir şey söylememişti. Genç kızın "Alazla konuşmam lazım" demesi geldi sonra aklına. Bu yüzdendi demek ki. "O yüzden mi dışarı çıktınız siz?"
Elif'in söylediklerinden çok annesinin kabullenişine şaşırdı Yaman, "Nasıl yani?"
"Amca oluyorsun yani abisi." dedi Alaz. Kocaman gözlerle kendine bakan Çağla'ya döndü sonra. "E sen de ikizim kontenjanından hala."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Belki Ben Bir Ailem Olsun İstiyorumdur | aslaz
FanfictionYa Alaz sahilde başka bir tepki verseydi.. "Belki ben bir ailem olsun istiyorumdur."