10 Mayıs 2022 - İntihar girişiminden 15 gün sonra.
Candan: Senin burada ne işin var?
Ufuk: Çantanı getirdim.
Candan: Ben sana demedim mi akşam getir diye.
Ufuk: Bütün gün bununla mı dolaşsaydım.Candan: Ne var çantamda be Allah Allah dolaşsaymışsın.
Ufuk: 1. beni gay sanabilirlerdi. 2. de sevgilim var sanılabilirdi.
Candan: He kısmetin kapanmasın diye bu saatte çantamı getirdin öyle mi?Ufuk: (Sinirli bir ses tonuyla) Hayır telefonun lazım olur diye getirdim.
O sırada Candan'ın patronu arabadan indi. Tam içeri girerken "günaydın" dedi ama geri adım atarak Ufuk'u işaret etti...
Taner: Sen Candan'ın sevgilisi olmalısın.
dedi. Ufuk ne diyeceğini bilemedi. Candan'a baktı...
Candan: Evet Taner Bey. Bu Ufuk.
Taner: Senden önce haberin geldi. Benim çatımda sevgilinle alem yapmışsın.
Ufuk: Öyle demeyelim. Konuşuyorduk sadece.
Taner: Kafa buluyorum ya rahat olabilirsin.
Ufuk: Candan da sizden çok söz etti. Ne kadar iyi biri olduğunuzdan? Onu anlayışla karşıladığınızdan falan.Taner: (Candan'a bakarak) Candan'dan beklemediğim hareketler doğrusu. Neyse siz ne yapıyordunuz burada.
Ufuk: Candan'ın bana kahvaltı sözü vardı da.
Taner: Tamam siz kahvaltı edin o zaman. Candan'ın benle şu anlık bir işi yok. 1 Saat sonra yukarıda ol tamam mı?
Candan: Tamam efendim. Olurum.
Ufuk: Eee nereye götürüyorsun beni.
Candan: Ne götürmesi be? Ben yukarı çıkıyorum.
Ufuk: Duymadın galiba şu anlık bir işin yokmuş zaten.
Candan: Sen kafayı mı yedin? Tabi ki var adam kibarlık olsun diye söyledi. O 1 saat dedi aslında o 30 dakika demek.
Ufuk: Tamam yarım saatimizi burada konuşmak yerine şurada bir şeyler yemek için harcayalım.
Candan: Yine mi börek yiyeceğiz.
Ufuk: Poğaça yeriz.
Candan: Of açım zaten. Yoksa gelmezdim emin ol.Ufuk: Ne zaman doydun ki zaten?
Candan: O ne demek şimdi?
Ufuk: Yani seni tanıdığımda sanki biraz daha zayıftın.
Candan: Sanane be ister 100 kilo olurum istersem 50 kilo olurum.Ufuk: Her halinle güzelsin.
Candan: Diğer kızlara uygulasana bu taktiklerini belki işe yarar.
Ufuk: Diğer kızlar bana güzel gelmiyor ki.Candan: Bu ne demek şimdi?
Ufuk: Ispanaklı börek bütün kainattaki kızlardan güzel demek.
Candan: Maşallah sende hep yemek hep yemek.
Ufuk: Gördüğün üzere fitim ama.Mekana geçip oturduklarında...
Candan: Bana 2 poğaça 1 çay.
Ufuk: Bana da aynı olsun.
Candan: Ne o beni mi taklit ediyorsun?
Ufuk: Yine söylemedin.Candan: Neyi?
Ufuk: Poğaçanın neyli olacağını?
Candan: Kaç seferdir geliyorum buraya artık ezber etmişlerdir herhalde.
Ufuk: Yani senin yüzünden peynirli yiyeceğim öyle mi?
Candan: Niye peynir sevmiyor musun? İstersen söyle.
Ufuk: Peynir sevmem. Zeytin sevmem.
Candan: Sen valla cinssin, normalde kahvaltıda ne yiyorsun?
Ufuk: Yumurta ya sen?
Candan: (Yüzünü buruşturarak) Yumurta mı? Bende onu yemem.
Ufuk: Evlensek kahvaltıyı çok başka yapacağız desene.
Candan: Ne evlenmesi ya? Saçmalamayı kes poğaçanı ye.
Ufuk: Neden hep agresifsin.
Candan: Çünkü sinir bozuyorsun.Ufuk: İki lokma yiyeceğiz boğazımda bıraktın.
Candan: İstersen kalkabilirim.Ufuk: Gerek yok o kadarına.
Candan: Beğendin mi?
Ufuk: Neyi seni mi? Çok güzelsin evet bugün yine.
Candan: Gevşekliği bırak. Poğaçayı beğendin mi?
Ufuk: Alt tarafı poğaça işte.Candan: Alt tarafı mı?
Ufuk: Yani poğaça işte ne dememi bekliyorsun?
Candan: Senin gerçekten damak zevkin yok.
Ufuk: Yemeklere bu kadar takılmam. Sonuçta hayatta kalmam için bir araç.Candan: Bizim de amacımız değil herhalde ama hayattan zevk almak diye bir şey var.
Ufuk: Hayattan ne yemekle ne giydiklerimle zevk alırım.
Candan: Evinin duvarları siyah olan birinden ne beklersin ki?
Ufuk: Evin değil sadece benim odamın siyah.Candan: Annen eminim ki odana girmiyordur bir yerden kesilmiş kedi çıkar diye.
Ufuk: Neden saçmalıyorsun? Sana söyledim siyahı seviyorum diye.
Candan: Siyahı bende seviyorum ama odam siyah değil.
Ufuk: Eminim ki kardeşlerinle aynı odayı paylaşıyorsundur.
Candan: Kardeşlerim? Kardeşlerimin olduğunu nereden biliyorsun.Ufuk: Geçen söyledin.
Candan: Ne zaman?
Ufuk: Geçen işte. Çocuğu eve bıraktığımız zaman.
Candan: He öyle desene. Yahu benim tek odam olsa bile ben siyah yapmam. En fazla beyaz yaparım eşyaları siyah alırım.
Ufuk: Tamam benim odamda öyle sayılır. Duvarlar siyah eşyalar beyaz.
Candan: Beşiktaşlısın yani.
Ufuk: Evet. Ya sen?
Candan: Bende.Ufuk: (Sırıtarak) Yer siyah gök beyaz en büyük Beşiktaş.
Candan: Ne diyorsun be?
Ufuk: Siyah deyince beyaz demeyen sevgiliyi ne yapayım ben?Candan: Sapıttın iyice.
Ufuk: Hani Beşiktaş ruhu.
Candan: Yok canım bizde o ruh. Sabah sabah ne bu sendeki çene.
Ufuk: Bana enerji veriyorsun.
Candan: Ya tabi benim çok var da sana veriyorum. Sen kaçta kalktın buraya gelmek için.
Ufuk: Herhalde 5'ti.
Candan: Sen harbi malsın. Akşama verirsin dedim değil mi?
Ufuk: Dedim ya telefonuna belki ihtiyacın olur diye getirdim.Candan: Ben valla başkası için 5 de falan kalkamam.
Ufuk: Ben kalktım ama az değerimi bil.
Candan: Değerini falan bilemem. Yok çünkü. Ben sana akşam getir dedim. Kafana göre iş yapmışsın. Umurumda mı?
Ufuk: Değil.
Candan: Aynen öyle canım. Bitirdin kalkalım hadi. Bu sefer ben öderim.
Ufuk: Tabi bir zahmet. Ayağına kadar gelmişim yok bir de ben ödeseydim.
Candan: Uzatma maaşı alıyım borcunu da ödeyeceğim.Ufuk: Sen ilk söz verdiğin yemeğini ısmarla.
Candan: Yahu yedik ya.Ufuk: Bu kahvaltıydı. Hani öğle yemeği.
Candan: Yok öğle yemeği.
Ufuk: Sözünü tutmayacaksın yani.
Candan: Evet tutmayacağım.Ufuk: Peki tutmayacaksan ben gidiyorum.
Candan: Bir zahmet git artık.Ufuk gitti. Candan da arkasından söylendi: "Gerizekalı ya bak sabah sabah çantayı getirmiş bir de. Kesin telefonuma da programla falan girmiştir bu. Bakayım bir (Şarjının tam olduğunu görür) Salağa bak ya bir de şarj etmiş. Bu çocukta gerçekten kafa yok. Sonra da öğle yemeği istesin. Nah sana öğle yemeği." Candan söylene söylene masasına gitti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK BÖYLE OLMAZ
RomanceBir kız bir oğlan sen buna aşk hikayesi dersin ben buna mutsuzluk hikayesi diyorum Bu kitabı neden okumalıyım sorusundan çok nasıl okumalısınız onu söyliyim. Karakterleri aklınızda belirleyin. Sonra benim yazdıklarımı onlara açtığınız baloncuklara k...