Cerrah

....
Dünyaca aranan seri katil. Cerrah ismi ile bilinir.
Bugün saat 6:30'da kendisini eksiksiz bir şekilde yakalamış bulunmaktayız.
Herkesi canice öldüren caniyi soruşturmaya devam ediyoruz,artık derin bir nefes alabilirsiniz.
Röportaj sonu.

••••
Rosé: "Yakaladık diyorlar birde, adam kendisi geldi.
Chan: Korkuyorlar çünkü. Seri katil olmasından değil. Onların pisliklerini bildiği için.
Rosé: Evet, herneyse bugün soruşturma ekibi de gelecekmiş. Sorgulamak için.
Chan: Soruştursunlar bakalım.
••••
S.E - sana son kez soruyoruz. Bütün cinayetleri sen mi işlerdin yoksa ortağın mı var?
? - Bende son kez cevaplıyorum,sadece Komiser Han'a cevap veririm.
S.E - Şu ruh hastası aishh.. Komiser Han. İş sizde.
? - Sonunda geldin komiser :)
Han: Uzatma,soru soracağım sende cevaplayacaksın.
? - Asıl soru sorulacak kişilerin soru sorması ne kadar saçma değil mi?
Han: İsmin nedir?
? - Lee Minho
Han: Sonunda, Lee Minho.
Minho: =)
Han: Doğum tarihin?
Minho: 25.10.1998
Han: Güzel
Minho: Neden sadece sen soruyorsun komiser?
Han: Pekii, şöyle yapalım bir sen soracaksın bir ben.
Minho: Pekii.
Han: Tüm cinayetleri tek mi işledin?
Minho: 2 tanesi hariç, evet.
Han: O iki tanesini kiminle öldürdün?
Minho: Sorma sırası bende.
Han: pekii
Minho: Kendini nasıl hissediyorsun?
Han: İyi?
...
Minho: Sormayacak mısın?
Han: Diğer cinayetleri kiminle işledin?
Minho: 2 tanesini ben değil,babam öldürdü. Sadece arkasını topladım.
Han: Baban kim?
Minho: Emin ol tanımak istemeyeceğin birisi.
Han: Baban kim dedim.
Minho: Sıra bende.
Han: Oyunu bozma. Cevapla.
Minho: Şuan ölü olduğu için,tanıman birşey değiştirmez.
Han: Dosya için gerekli ama.
Minho: Eğer bu bilgiler üzerinden kimliğime ulaşmak istiyorsan. Yanılıyorsun.
Han: Neyi hedeflediğimiz seni ilgilendirmez. Soruma cevap ver.
Minho: Bence benim babam yerine senin babanı konuşalım hm?
Han: Yapmış olamazsın değil mi ?
Minho: ;)
••••
Memur: Sakin kalıp sorguya devam etmelisin.
Han: Nasıl devam edeyim adam babamı kaçırmış!?
Memur: Biz babanın durumu hakkında senç bilgilendiririz.
Han: Ona bugün ulaşmayı denedim ama olmadı. O İÇERİDEKİ PİÇ-
Memur: Elimizde bunu kanıtlayacak bir veri var mı? YOK. O zaman içeri gir ve kanıta ulaş!
...
Memur: Bana bak, seni yönlendirmesine izin veriyorsun. Sadece sorulara odaklan. Unutma onun profili bizim için önemli. Eğer gerçekten yaptıysa onu bu sayede bulacağız.
••••
Han: Nerede!
Minho: Nerede değil. Neden.
Ben sizin sunmadığınız adaleti sunarken zevk almadım onları öldürürken mutlu olmadım. Kendi çıkarım için yapmadım. Ama senin baban çıkarı için onlarca insanı öldürdü. Tıpkı senin gibi.
Han: Son kez soruyorum. Nerede o!
Minho: Beni tehtid etmeyi bırak. Beni öldüremeyeceğini ikimizde biliyoruz.
Han: Yok, sen ölmeyeceksin,sonsuza kadar hapiste çürüyeceksin. Ve biz bunun olması için herşeyi yapacağız.
Minho: Bak komiserim. Beni siz yakalamadınız. Ben kendim teslim oldum. Şimdi konuya dönecek olursak-
Han: SORUMA CEVAP VER. BABAM NEREDE!

Minho: Yozlaşmış bir dünayada yaşıyoruz, kimisi zengin kimisi senin gibi :) Herkesin merak ettiği ve tanıştığı gün aslında hiç tanışmamış olduğu birisi var. Sende merak ediyorsun. Ölüm
Birisi diyorum çünkü bir trafik kazasında ölürsen, ya senin ya da karşı tarafın suçudur. Bu ölümü Birisi yapar. Eğer ki bir çatışmada öldüysen, seni karşı taraf öldürmüştür. Bu da ölümü birisi yapar. Asıl sorun, sizi bu noktaya getiren, hakkınızı çalanlar. Eğer bu dünyada hakkınız olmayan birşeyi elde ederseniz birisinin ölümü hızlandırmış olduğunuzu biliyor muydunuz? Tabii şimdi benim ahlaki değerlerden yoksun bir cani olduğumu düşünüyorsunuz, pekii size herkesten daha yüksek etik değer ve ahlaki kriterlere sahip olduğumu söylesem, şaşırır mıydın? Sana bir soru. Silahı tutan kişi ile namlunun ucundaki kişiden hangisinin suçlu olduğuna veya hangisinin suçsuz olduğuna kim karar verir? Ahlak mı? Yasa mı? Ya da her ikisi mi?
Karşında X kişisinin işine yasa dışı olduğu için karışan Y kişisi var. Bu X kişisi kendince güçlü ve önemli birisi. Ve senin yakın dostun. Senden yardım istiyor. Sende gidip Y kişisi ile konuşup onu uyarıyorsun. Ama Y kişiside kendince onurlu biri. Bir yandan bu iş kendi çıkarlarınıza da uymuyor. Ve size de karşı çıkıyor. Sonra X kişisinin sizi kayırdığını düşünüyorsun ve Y kişini infaz ediyorsun. Y kişisi unutuldu. Bu sizin için iyi tabii. Ama şöyle bir sorun var. X kişisi ve sen hiç sorgulanmadınız. Sorgulanamadınız. Şimdi hanginiz suçlusunuz?

Han: Buna cevap vermeyeceğim.
Minho: Buna kim cevap verecek? Yasa mı, ahlak mı?
Han: Babam nerede!
Minho: Güç yozlaştırır, mutlak güç mutlaka yozlaştırır tek sorun şu ki Sen X ve Y kişisini çok iyi tanıyorsun.

S.E- müdahale edelim. Dünyaya rezil oluyoruz.
S.E 2 - Dur devam etsinler.

Minho: Şöyle yapalım, sen basına yaptığın tüm yolsuzlukları anlat, bende babanı bırakırım. Ama yapmazsan bu sefer onu ben değil, SEN öldürmüş olursun.
••••
Memur- komiserim az dışarı gelir misiniz?
Minho alay edercesine göz kırpar ve sırıtır.

Memur- Bu sorguya böyle devam edemeyiz.
Han: Yardım etmeniz lazım.
Memur- Yapıyoruz zaten, adam resmen babanı kaçırdığını itiraf etti.
Han: BENDEN ASILSIZ ŞEYLERİ YAPMAMI İSTİYOR.
Memur- ASILSIZ DEDİĞİN ŞEYLERİ BU SABAH MAİLİMİZDE BULDUK HAN O DEPODA ÖNCE BABANIN SONRA SENİN İNSANLARI ÖLDÜRDÜĞÜNÜ HEPSİNİ BULDUK MAİLİMİZDE!

İç işleri bakanı- Han benimle gel.
••••
Rosé Minho'yu hücresine getirir. Diğer polisler gider.
Rosé: Ee planın ne?
Minho: Sensin.
••••
İç işleri bakanı- Sen burada kal Han.
Rosé'un yanına gelir.
İç işleri bakanı- Müsaade et bize.
Rosé kafa sallar ve çıkar.

Bakan- Ah,sonunda karşılaştık. Beni tanıyorsun,hatta gerekenden daha çok şey biliyorsun. Ama senin kim olduğun.. inan umrumda değil.
Sunduğun teklifi duydum. Kabul ediyoruz. han o açıklamayı yapacak. Sende üzerine düşeni yapıp adresi vereceksin.. ee hadi adres?

Minho: Önce açıklama sonra adres.
Bakan: sana nasıl güvenelim?
Minho usulca hücresinin kare boşluğuna yaklaştı gözlerini kadının gözleri ile kilitledi.
Minho: Ben size nasıl güveneceğim? Ama merak etmeyin, zamanınız daralıyor. Bence acele etseniz iyi olur.
Lee son sözleri bastırarak söylemişti.
Bakan olan kadın Lee'nin hücresinin önünde onun görebileceği şekilde oturdu.

Bakan: Yaklaşabilirsin.
Bu sözün üstüne Minho'nun yaklaşmasını bekleyen kadın yanıldı. Yerinden kımıldamamıştı kızıl olan. Kadının irite olduğu yüzünden anlaşılıyordu. Minho ise alaylı bir şekilde sırıtarak, "Böyle iyi" dedi.
••••
Han: değerli basın mensupları ve bizi izlemekte olan sevgili vatandaşlar. Bugüne kadar onurlu bir meslek olan polisliği şerefim ile yürütmek istedim. Ama bazı gerçekleri itiraf etmeliyim. Bugüne kadar bazı cinayet,kötülük yolsuzluğun yükü üzerimde,bunu yaparak adaletimizi ayaklar altına aldım. Bugün bunu açıklama sebebim vicdanımın baskın gelmesidir, işlediğim tüm suçların dosyalarını değerli basın mensupları ve yetkililerle paylaşmış bulunaktayım, herkesten özür diliyor ve bu onursuzluktan dolayı istifa ediyorum.
••••
Bakan: Evet gördün biz üzerimize düşeni yaptık,sıra sende. Minho gözlerini Rosé'a çevirdi, rosé belli etmeden kafasını yapma anlamında salladı.
••••
Memur- Adresi verdi bay han orada.
••••
Bakan: Doğru olanı yaptın. Yarın Amerika'ya sevk edileceksin,onlar bu kadar nazik olmaz ama.
••••
Rosé: Neden ona adresi verdin?!
Minho: Bazı insanlar ihaneti 5 saniyede unutur. Bazıları ise unutmaz. Ben unutmayanlardanım.
••••
Han adrese gelmişti ekibi ile.
Han: Burası,kapıyı kırın.
••••
Rosé: geldiler galiba. Birşey oldu sanırım. Ne yaptın yine?
Rosé Minho'ya döndüğünde gözleri kapalı bir şekilde duruyordu. Rosé Chan'ın yanına geldi. Onun izlediği ekranı izliyordu. Han'ın gittiği yer. Daire patladı o sırada.
Daire patladığı an Minho sırıtmaya başladı,İşte şimdi burada işi bitmişti.
Unutma her son bir başlangıçtır.

....

Ufak bir açıklama (Anlamayan olursa diye)

Han'ın babası eskiden Han gibi polisti. Sonrasında kirli işlere bulaştı. Adam öldürmek,işkence etmek gibi. Yıllar sonra Han'da babası gibi yapmaya başladı. Minho bunu bildiği için karakola gidip teslim oldu. Amacı Han'a itiraf ettirmekti, ama gördüğünüz gibi itiraf gerçek değildi.

Han'ın babasının olduğu dairenin patlaması da, kapının arkasında bomba olmasıydı.