Tuna'nın Gözünden
Abim bizi her ne kadar saklasa da dikkatli olmak zorundaydım sonuçta düşmanlarımızın yetenekleri hakkında tam bir bilgiye sahip değildik . Berru yaklaşık 5 dakikadır meditasyon halinde bekliyordu . Bir an önce uyansa çok iyi olacaktı , şuan ekibimin durumu merak ediyordum ve elimden hiçbir şey gelmiyordu .
" Şşşttt Berruuuuuu , ne zaman uyancan ? Çok yattın bak maaşından keserim ona göre . Canım çok sıkıldı kalk artık , bizde savaşalım ya . " dedim .
" Tuna bir sus az kaldı . " diye tersledi Berru .
" Tamam ya sustuk . Bende beklerim öyle boş boş . " dedim oflayarak . Tam o sırada ormandan bir ses işittim . Kalabalık bir ekip bize doğru yaklaşıyordu . Yansıttıkları niyete göre pek dost canlısı değillerdi . Abimin kurduğu perde bizi korusa da dikkatli olmam gerekiyordu . Etrafa enerji çizgilerimden kurdum . En kötü ihtimalde Berru'nun kaçmasını sağlayacak kadar koruma düzeneği yerleştirmiştim .
" Tuna 10 kişi buraya doğru yaklaşıyor . " dedi Berru .
" Farkındayım Berru . Sen rahat ol ve odaklan . Şuan ki görevin bir an önce düşman komutanını bulmak . " dedim ciddi bir ses tonuyla . Berru'ya baktığımda yavaş yavaş terlemeye başlamıştı . Yorulma belirtileri tahmin ettiğimden erken başlamıştı .
" Berru yakın bölgeleri denetledin mi ? " dedim bir anda .
" Ne ? Hayır . Gece bizi buraya getirdiği için burayı temiz bölge olarak sınıflandırmıştım . " dedi Berru ve zamanımızı boşu boşuna ziyan ettiğimizi fark ettik .
" Acilen yakın çevreyi tara bende o sırada davetsiz misafirlerin işine bakacağım . " dedim . Gölge perdesinden sakin bir yürüyüşle çıktım .
" Zaman Enerjisi - Kronometre " dedim . Bu enerji tekniği 5 dakika ileride veya 5 dakika geride neler olduğunu ve olacağını gösteriyordu ve bunlar üzerinde oynama yapma imkanı sağlıyordu . Bugün 5 dakika ilerisine bakacaktım . Yeteneğimi kullanmaya başladım ve diğerleri için zaman durdu ve ben transa geçtim . 3. bakış açısından olanları izliyordum . 10 kişinin üstüne doğru saldırmıştım ve bunları kolayca alt etmiştim . Hiçbiri mızrağımı hak edecek dövüşçüler asla değillerdi ama bunlarda daha önce savaştığımız gibi yalnızca zihnimizin bize kurduğu hayallerdi . Mızrağım onları deldiğinden bir anda duman olup yok oluyorlardı . Ben onları öldürdükçe yenileri hemen geliyordu . Nefes almama fırsat vermeye niyetleri yok gibiydi . Tek ümidim Berru'ydu . Umarım bir an önce bunların kaynağını bulur ve yok ederdik . Güçsüz olsalarda sayıları yüzünden beni zor duruma sokabilirlerdi . Ancak enerjimi kullanamazdım . Düşman komutanının gücü hakkında hala herhangi bir bilgimiz yoktu . Tüm bunları düşünüp savaşırken Berru'nun sesini duydum .
" Tuna buldum . Beni takip et , savaşımız bitmek üzere . " dedi Berru .
" Acele et daha fazla zaman kaybedemeyiz hemen arkandayım Berru . " dedim ve koşmaya başladık ama Berru normalden daha hızlıydı ve bir anlığına gözden kayboldu . Tekrar Berru görüş alanıma girdiğinde düşman komutanı Berru'yu ayağıyla eziyordu .
" Zaman Enerjisi - Zamanın Mızrağı " dedim . Tek bir savaşta gerçekten tüm kozlarımı ortaya koymuştum . Mızrağım beyaz mavi bir ışıkla aydınlanmaya başladı . Bu tekniğimin özelliği Mızrağımın dokunduğu şeylerin iradesi benden düşükse varoluştan siliyordu . Berru'yu ezen düşmana doğru atıldım . Mızrağım ona değdiği an düşman komutanı varoluştan silinmişti diye düşünürken ağaçların arkasından tekrar ortaya çıktı . Berru'yu kollarımın arasında tutarken karnıma bir şeyin saplandığını hissettim . Berru'ya doğru baktığımda orada da düşman komutanı vardı . Apaçık tuzağa düşmüştüm , Berru sandığım kişi bir illüzyondan başka bir şey değilmiş . Kendimi geriye doğru attım ama kanamam çok fazlaydı . İllüzyonlar sinsi bir gülümsemeyle üstüme doğru geliyorlardı . Daha kaybetmeyi kabullenmemiştim , kimsenin bilmediği bir yeteneğim daha vardı .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gölge Lordu
FantasíaTüm Dünya çapından meydana gelen uzaylı işgal saldırılarından sonra kurulan ÖSB isimli askeri örgüte katılan Gece ve arkadaşları kullandıkları zırhlar ve enerji güçleriyle birlikte uzaylılara karşı topyekün bir savaş başlatırlar . ' Gölgeler kaderin...