0.0 on ikiden önce

15 1 1
                                    

AYÇİN ÇELİK

Yine aynısıydı.Aynıydı herşey.Neden böyle olmak zorunda,Böyle başlamak istemezdim anlatmaya ama hiçbir şey istediğim gibi gitmiyorki benim.Ben Ayçin,Ayçin Çelik değil Çelik ailesi beni kabul etmemişti.İstenmeyen bir ihanet meyvesindenfazlası değildim.Beklentilerim yok hayattan zaten buna iznim de.İçine atmak her zaman kolay olan,zor olansa anlatmak.Ben ve benim gibiler ilk kendimizden nefret ederiz bilir misiniz?Evet öyle içimizdekileri aktaramamaktan belki de öfkemiz,bize yapılanları sineye çekip en küçük umut kırıntısına tutunup kaybetme korkusuyla hareket etmekten.Bağırışlarımızı duyuramamaktan vazgeçişlerimiz,haykıramamamız, için için ağlamamız ve tüm bunlara kendi hür irademizle izin vermemiz.

Bende böyleyim nefret ediyorum kendimden.Herkes nefret ediyor beni ben bile sevmezken nasıl sevgi arayışına düşerim ki saçmalık.Bir gece babamın Menekşe hanımı aldatmasıyla ortaya çıkan bir ihanettim yılandım.Babam beni hiç sevmedi kundakta terk etmiş beni annemse karnındayken ölmem için herşeyi yapmış ama başaramamış.Beni yoklukla büyüttü sevgi yokluğu   babam  benim yüzümden annemle olmak istememiş adını çıkarmak istememiş çünkü. Beni hep saklamıştı kıymetli ağalık gururu zedelenmesin diye.Hatta bununla kalmamış bir de beni öldürmesi için sayısız adam tutmuştu.Kaçırdığım bir şey var annem Müzeyyen Kutlu babam Tolga Çelik'i Menekşe hanımdan boşanmak istemeyince 23 kere bıçaklayıp öldürdü 1 yıl önce.Ölünce bütün mirasını bana bıraktığını vasiyetinde iletmişti.Buna benden üç yaş büyük kızı çok sinirlenmiş İstanbul'a kadar beni dövmek için teşrif etmişti sağolsun.Çelik konağına babam götürmüştü daha fazla saklamak istemediğini korkusundan arındığını söylemiş ve ailesine beni kızı olarak tanıtmıştı.Tabi ki kimse benden hazzetmediğini saklama girişiminde bulunmadan yüzüme söyledi.Bir keresinde Menekşe hanım sadece birkereliğine konuşmuş ondada ölümle yaşam arasında bir çizgide durduğumu ne ölü ne yaşıyor gibi gözüktüğümü şen şakrak olmadığım için Çelik ailesine hiç uygun olmadığımı söylemişti.Ardından konaktan atmak için bir yol bulup konaktan atmışlardı beni.Kafamı toplamak için deniz kenarına gitmek istediğimi düşündüm ve birçocuk parkının içinden geçerken siyah uzun büyük bir arabadan dört kişi inip bana doğru gelmeye başladı.Hızla parkın içine koştum bir umut.Yüksek sesle bağırdım "Yardım edin."lütfen.

"Biri yardım etsin!!!"

"Yalvarırım yardım edin!!!"Bir mucize olsun.

"Lütfen!!"

"İmdat !!"Baktılar,baktınız baktı ve baktın beni arabaya bindirirlerken sadece izlediler.İlk defa hayattan bir beklenti içindeydim.Bana yardım eli uzatsınlar istedim.Bir mucize olmasını diledim.Gerçekleşmedi olmadı bir mucize istedim istediğim olmadı.Küçük bir kızın sesini duydum."Anne ablaya yardım." dedi.Annesiyse kıza "O abla sanırım kötü biri, kötülere yardım edilmez."dedi. Ben kötü değilim ki.Sevgisiz ,istenmeyen yetim öksüz bırakılan ama bunun yüzünden kimsenin kılını incitmemiştim.İşte bu yüzden çoçuklar yetişkinlerden iyi kalplidir belki dedim.Bu kadın bilmeden infaz emrimi vermeye hazırdı.

Ben pes eden biri olmayı sevmem burada düşünürken adamların ikisini yere serdim ve üst üste koydum.Üzerime gelen yeni adamıda oraya fırlattım.Dördüncü adam bana bir tekme savuracakken son anda alttan sıyrıldım.Koluma bir şey girdiğini hissettiğimde başımı o yöne çevirdim koluma şırınga saplayıp bir şey enjekte etti durduramadım.Şoförü hesaba katmamıştım.Sonra karanlığa çekildim yavaş yavaş.

EBE SENSİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin