Intikam ve Aşk

Bölüm 14

                                                                                              ☾ 



Hazan'ın içgüdüleri anında devreye girdi, vücudu tetikteydi. Alkan'ın kolları hâlâ etrafındayken, çevresini hızlıca gözleriyle taradı.

"Hayır olmaz," dedi Alkan,Hazanın duyamayacağı fısıltıyla.Sesi ciddileşerek devam etti "Buradan çıkmamız gerek."

Hazan, Alkan'ın elini sıkıca tutarak onu dans pistinden çekti. Nabzının ne kadar hızlandığının farkına vardı.Alkan koskoca ajan şirketinde çalışıyordu.Sadece siren seslerinin onu bu kadar tedirgin etmesi normal miydi?

Hızlı adımlarla restoranın arka çıkışına doğru ilerlediler. Siren sesleri yaklaşıyordu ve Hazan'ın zihni olası tehlikeleri hesaplamaya başlamıştı. Restorana gelmeden önce yaptığı araştırmalarla kimsenin bilmediği gizli bir çıkış biliyordu.Az önce işlediği cinayet yüzünden peşine düşmüş olabileceklerini düşündü. Ama onu ihbar edebilecek kimse yoktu; her detayı titizlikle planlamış ve gerçekleştirmişti.

Arka çıkışa ulaştıklarında, Alkan'a döndü. "Bir planın var mı?" diye sordu. Alkan'ın gözlerinde kararlılık ve gizlemeye çalıştığı duygu vardı, ama bu sefer Hazan, onun da endişelendiğini görebiliyordu.

"Arka sokakta bir araba var," dedi Alkan, sesi ciddi ama sakin. "Oraya gitmemiz gerek."

Ancak, ilerledikleri yolda 10'a yakın polis vardı.Hazan ve Alkan, polislere doğru adım attıklarında durumun ciddiyetini anladılar. Siren sesleri yankılanırken, polisler kalkanlarını ve coplarını hazır halde bekliyorlardı. Hazan ve Alkan, birbirlerine bir anlık bakış attılar ve aynı anda harekete geçtiler.

Hazan, ilk polisin üzerine hızla atıldı. Hızlı ve keskin hareketlerle polisin copunu etkisiz hale getirdi. Ardından, bir tekme ile polisin dengesini bozdu ve onu yere serdi.Bu kadar kolay olması onu afallatmıştı. Diğer iki polis, Hazan'ın üzerine doğru gelirken, Alkan da hemen devreye girdi.

Alkan, kuvvetli bir yumrukla ilk polisin yüzüne vurdu. Polis sendeledi ve yere düştü. Diğer polis ise copuyla Alkan'a saldırmaya çalıştı, ama Alkan hızlı bir manevrayla copu elinden alıp polisin bacaklarına doğru savurdu. Polis, acıyla yere yığıldı.

Bu sırada Hazan, arkasından gelen bir polisi fark etti. Hızla geri dönerek, polisin karnına sert bir yumruk attı. Polis acıyla geri çekilirken, Hazan onu etkisiz hale getirmek için bir dirsek darbesi daha indirdi. Polis yere düştüğünde, Hazan hızla çevresine bakındı. Alkan, iki polisle aynı anda mücadele ediyordu.

Hazan bir anlık dikkatsizlikle omzuna isabet eden bir kurşunla sendeledi.Ama yüzünde hiç bir ifade yoktu.Sanki kurşun ona değmemiş gibi hala mücadele ediyordu. Alkan, bunu fark eder etmez, daha da öfkelenerek polislere saldırmaya devam etti. Bir yandan da sesinin duyulması için öfkeyle bağırdı."Hazan!" "Kanıyorsun,arabaya taraf git!" Hazan omzundan akan kanları daha yeni fark etmiş olacak ki,yüzünü buruşturarak omzuna baktı.Daha fazla kan kaybederse bilincini kaybedebileceğini biliyordu ancak bunu umursamayıp Alkanın 2 kişiyle aynı anda savaştığını görünce onun yanına gitdi ve bir diğer polisi de etkisiz hale getirdi.

Nihayet, son birkaç polisi de etkisiz hale getirdiklerinde, Alkan yaralı Hazan'ı destekleyerek arabaya doğru çekti ve kapıyı açtı. İkisi de arka koltuğa oturduklarında, araba hızla hareket etmeye başladı.

Siren sesleri hala yakındı, ama araba hızlandıkça sesler arkada kaldı. Hazan, yanındaki Alkan'a baktı. İçindeki profesyonel yanını bir an için bastırarak, onun yanında olmanın verdiği güvenle derin bir nefes aldı.